"13- Karmaşık Durumlar"

1.8K 118 21
                                    

Selam güzellikler😍 mini bir bölüm ile karşınızdayım. Kısa bir bölüm, farkındayım ama idare eder. Bugün sacmalayacak bir şeyim yok o yüzden direk bölüme geçebilirsiniz.

Yorum yapıp beğenmeyi unutmayın lütfen 🌸🌸

İyi okumalar 💖

______________________________________

2 Ay Önce

"Yemek yemek ister misin?" Diye sordu Ömer karşısındaki güzel kadına. Şu an yaşananlara inanamıyordu. İlk gördüğü anda vurulduğu, anca rüyamda görürüm dediği kadınla kafede karşı karşıya oturuyordu. Sevgili olarak.

Heyecandan içi içine sığmıyordu. Ne yapsaydı acaba şimdi? Hahaha bakın dünyanın en güzel kızı benim sevgilim diye bir çığlık atsa mıydı kafede? Yok bu Esma'yı rahatsız edebilirdi. Bir buket çiçek mi alsaydı? E bu da az kalırdı. İkinci günlerine özel bir yaş pasta mı kesseydiler? Vayy bee gerçekten de iki koca gün olmuştu sevgili olalı. Ömer'e kalırsa bu oldukça uzun bir süreydi ve yıldönümü olarak kutlamak için maküldü.

"Yok aç değilim" dedi Esma utangaç bakışlarını önüne çevirerek. Hangi ara bu noktaya gelmişlerdi bir türlü anlayamamıştı. Çok gergin ve utangaç hissediyordu. Böyle mi olmalıydı? Söz konusu ağız burun kırmakken Esma zerre utanmazdı. Ömer'i de yerlebir ettiği çok olmuştu. Ama bir ilişki onun için yeni bir şeydi ve nasıl davranması gerektiğini bir türlü kestiremiyordu.

Elinin üzerindeki sıcaklığı hissettiğinde yere diktiği bakışlarını karşısındaki adama dikti. O kadar güzel gözleri vardı ki... Esma bazen neden dünya üzerinde böyle biri tek yaratılmış diye düşünüyordu. Esmer teni, kara kaşı, kara gözü uzun boyuyla çok yakışıklıydı. Ama yakışıklılığın da ötesinde çok güven veren bir duruşu vardı. Sanıyordu ki o da buna vurulmuştu. Dünya yansa, sığındığında hayatta kalabileceği tek güvenli yer bu adamın kollarıymış gibi hissediyordu.

Hiç Kimse için yıkılmayan duvarları Ömer söz konusu olduğunda sadece dört ay dayanabilmişti. Bin türlü iç savaştan sonra ikinci kez kalbini dinleyerek beynini susturmaya karar vermişti. İlki askerlikti. Ve ondan asla pişman olmamıştı belki bu kararından da olmazdı.

Ömer bir süre sonra masadan kalkmış Esma'yı yalnız birakarak garsonlarla konuşmaya gitmişti. Bu sırada Esma da derin bir nefes aldı. Ömer'leyken nefes almayı unutuyor gibiydi ama nefes alabildiği tek yer de Ömer'in yanıydı.

Çocukluktan beri, malum zamandan beri, doğru düzgün konuşmamıştı. Çünkü içinden konuşmak gelmemişti. Kimse de onu dinleyecek kadar önemsememişti zaten. Ama şimdi durum çok farklıydı. Ömer'in yanına gelince aptal gibi her şeyden konuşmak istiyordu. Sürekli konuşup hiç susmamak istiyordu. Konuştuğu zamanlarda da Ömer gözlerinin içine bakarak dinliyordu onu. Bir şeye ihtiyacı olup olmadığını her seferde soruyor, kendinden önce Esma'yı düşünüyordu.

Esma bu hareketlere düşmüştü. Tek aşkı mesleğiyken birden ikiye bölünmüştü kalbi. İlk defa böyle hissediyordu. İlk defa birine şans veriyordu ve pişman olmaktan deli gibi korkuyordu. Zira yıkılacak olursa ayağa nasıl kalkacağını bilmiyordu çünkü bu savaş daha önce girdiği bir savaş değildi.

LAÇİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin