İçimi kemiren bu huzursuzluk beni inanılmaz rahatsız ediyordu. 17 yaşında değildim artık. Yalanla dolanla bir yere varılmaz bunu artık öğrenmem gerekiyordu.
Her şeyi göze aldım ve gerçekten hayatıma birisini almayı ve gerçek bir erkek arkadaşımı tanıştırmayı karar verdim. Kerim' e çok kızamazdım. Sonuç olarak bir yanlış vardı ve ben onu çocukluk arkadaşıyla aldatmıştım.
Buğra benim ilk aşkımdı belki de ozamanlar ben öyle sanıyordum. Kerim'e bir daha yalan söylemek istemiyordum. Belki de Gerçekten eskisi gibi iyi bir arkadaş olabilirdik.
O benim düşmanım değildi. Evime kimseyi almamayı uzun süre boyunca ne yaptığımı bilmediğini farkettim. Annem ölmüştü ve benim bu içimde boşluk olan şey kolay kolay geçmedi.
Bizim Mahallenin Ayaklı Gazetesi Saadet Ablaya gidip akıl almam gerekiyordu. Çok kafam karışıktı. Gizemli adama başka bir ev bakmasını söyledim. Kerim'e de biz fikir ayrılığına düştük ayrıldık dedim. Ama kararım kesindi hayatıma birini alacaktım. Bunun için bence yalan söylemiyordum . Ama aşka kapalı olmadığımı söyledim.
Bizim evin biraz ilerisindeydi evi.Zaten istersen gecenin bir yarısı git sana kapısını açardı Saadet Abla. Saat henüz akşam üzeriydi.
Evi mis gibi portakallı kek kokuyordu.. Hamarat bir kadındı. Bu koku bana çocukluğumu hatırlatıyordu.
Bugün aynı şeyleri tekrarlama günü olabilir mi? Her şeyi anlattım ve yeni bir arkadaşı nasıl bulurum bilmiyorum dedim .
Bana çok güldü ve Onun Çok Efendi bulduğu birisi olduğunu söyledi. Bu çocuk annesiyle yaşayan kendi halinde Mahallenin bakkalının oğluydu.
Hakkında çok bir şey bilmediğini adınında tam aklında kalmadığını söyledi ama istersen git bak bakalım dedi.
Böyle saçma şey duymamıştım ama merakta ediyordum. Bana bir ton cilve çeşitlerini anlattı.Hemen bir bahane bulup kalktım. Benim istediğim şey bu değildi ayrıca elbet ben de odun bir kadın değildim. Bilmem belki de öyleydim ama bir kere aklıma sokmuştu bu efendi çocuğu.
Bizim evin iki sokak uzaklığında küçük bir bakkaldı bu. İçinde ne ararsanız vardı. Klasik gazeteler dışarda,cips ve dondurmalar dışardaydı. Bir küçük sandalye almış öyle oturmuş gözleri bir şeye dalmıştı. Saçları kömür kadar karaydı. Boyu 1.70 vardı aniden içeri girdiğinde dikkat etmiştim. Lavinia Mahallemizin Çınar Ağacı olan ağacın altında bir bank vardı oturdum ve onu uzaktan izlemeye başladım..
Ne çok gelen giden vardı. Mutsuz olan yüzünde her gelende bir gülüş kalıyordu. İlgimi Çekmişti . Dükkanın içine girdim arkası dönük bir şeyler diziyordu raflara .
" Bir kilo toz şeker alabilir miyim? Dedim. Aklıma ilk gelen şey nedense Şekerdi.
Gözleri elaydi koyu yeşil olabilirdi ama baktığımda içimde bir şey filiz bulmuştu. Gerçek olan şey: Bakışları çok sıcak ve gerçekten temiz bir yüzü vardı. Oda benden etkilendi mi bilmiyordum..
Ama hiç bir şey demeden şekeri uzattı. Parayı verdim ve gittim. Herkese gülümseyen yüzü neden bana gülmedi. İşte şimdi bütün gün bunu düşünecektim..Evin içine girdim sabahtan temizleyip bahara hazırladığım balkona oturdum . Hiç dikkat etmemiştim ama dikkatli bakarsam bakkalı görebiliyordum.
Uzaktan onu izlemeye başladım ve evet Lavina Mahallesi sanırım uzun bir süre sonra birisine tutuldum....
Belki de Saadet ablanın dediği gibi saçlarımı savurarak içeri girmeliydim.
Bunu denemek için sabahı bekleyecektim. Biraz tv izledim, biraz daha balkonda oturdum. Ve yarın için heyecanla uyudum.
İyi Geceler Lavinia Mahallesi. Yeni bir macera mı? Yeni bir sey bizi bekliyordu adını koyamadığım...
52
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LAVİNİA MAHALLESİ
Chick-LitHER EVİN VE MAHALLENİN KENDİNE ÖZEL SIRLARI VARDIR. Yıldız Babası intihar ettikten sonra; Zengin Hayatından vazgeçip. Annesinin Eski Mahallesine taşınmak zorunda kalır. Zengin bir kız olarak 17 yaşına kadar büyüyen Yıldız. Seneler Sonra Annesinin; S...