LAVİNİA MAHALLESİ

UMUT DOLU BiR SABAH

Bazı sabahlar mis gibi kahvaltı kokularıyla uyanmak istersiniz. Kendinizi ondan önceki gün sonsuz bir yorgunluk içinde bırakmış olduğunuz için sadece kızarmış ekmek ve çay bile olsa sizin için ziyafettir.

Gözlerimi açtığımda mis gibi sucuk kokusuyla açtım bir an kendimi başka bir evin içinde bulunca biraz tedirgin oldum sonradan aklıma geldi. Bir kaç gün burada kalıp evime dönecektim .

   Kapım çaldı . Bülent kahvaltının hazır olduğunu söylemeye gelmişti .Odanın içinde kocaman bir ayna vardı saçlarım dağılmış yüzüm solmuş sanki yaşlanmaya başlamıştım.

   Elimle saçımı düzelttim yüzümü yıkadım ve oturma odasına gittim .Masada bir çok çeşit peynir vardı ve bir çok reçel okadar çok  acıkmıştım ki ne kadar yedim nasıl yedim bilmiyordum.

Bülent beni izliyor bir yandan gülüyordu. Onunla sohbet etmek istesemde kendimi yemek yemekten geri alamıyordum.

'' Yıldız bugün senin için yoğun bir gün olacak. Benim kendi çapımda bir  ev yemekleri dükkanım var.  Yemek benim dünyam bunun üzerine bir çok eğitimler aldım . Teyzem beraber işletmemizi istedi ,  sen nasıl istersin bilmiyorum fakat ben çok isterim elbet orası senin  fakat ben cesaret edip kendime bir yer açamadım . Hep başkalarının yanında çalıştım bu işletmede aç insanlara yemek yapıyorum .''

Onun sözünü kesmek istememiştim . Benim de söyleyeceklerim vardı.

'' Bu beni çok mutlu eder ayrıca belirli saatlerde kimsesiz insanlara  veya aç olan insanlara yemek dağıtabiliriz. Babam yaşıyor olsa buna çok sevinirdi. ''

Bülent birden masadan kalktı ve bana sarıldı ağlıyordu . Neden ağladığını hiç anlamadım.

''Yıldız bana dünyaları verdin ben istemeyeceğini sanıyordum . Kimse iyilik yapma peşinde değil herkes cebini doldurmak istiyor.''

'' Kalbi pas tutmuş insanlar sadece kendine yaşar . Hadi Teyzene uğrayıp eşyalarımı alalım bugün çok işimiz var. Hazırlanmam lazım .''

''Tabii ''

Aydan Abla bizi bekliyordu kızı yine kendini odaya kapamıştı bir faydası olur mu bilmiyordum. Onun odasına gidip konuşmaya karar verdim.

Kapısını çaldım ve içeri girdim. Odası oldukça dağınıktı ve çok ağır kokuyordu . Henüz daha çok erken olmasına rağmen oda kapkaranlık ve çok kötü bir enerji veren hislere sahipti .

'' Ben yıldız uzun uzun kendimi anlatmak isterdim ve şuan değil başka sohbetlerimizde yapacağım . Biz Bülentle yeni bir yer açacağız senin de bize yardım etmeni istiyorum. Hem kimsesizlere belirli saatlerde yemek vereceğiz güzel hayallerimiz var . Bu yer sana iyi gelecek . Şuan virane ama orayı hep beraber  aydınlatacak ve kendimizi onaracağız .''

Ayağa kalktı ve yüzüme baktı şöyle dedi :

'' Hazırlanıp geliyorum.'' Bir yandan çok şaşırmış bir yandan çok mutlu olmuştum.

Dün geçmiş beni soldururken bugün geleceğin bizi aydınlatmasına şahit oluyordum...

Umut dolu bir sabah acaba nasıl sonlanacak çok merak ediyordum....

                                                            70