Bu bölüm argo, küfür, kan vahşet gibi unsurlar içerir. Rahatsız olan, küçük yaşta veya etkilenen okuyuculara okuması tavsiyem değildir.
Oy verip yorum yaparak destek olursanız çok sevinirim <3
İyi okumalar...
~~ON DÖRDÜNCÜ BÖLÜM~~
Zeren Aslanoğlu
Dudaklarım dudaklarına bu kadar yakınken bizi bir ses böldü ki -ben o sesin anasını avradını, ses halay sesiydi, başımı o tarafa çevirdiğimde halay başı olan abimi gördüm.
"Yuh artık!"
Abimin yanında, halaydan asla anlamadığını belli eden, Seylan abla onun yanında abilerim diziliydi.
Karan elini yüzüme koyup yüzümü tekrar yüzüne döndürdü ve "Siktir et sarışınım, lütfen." dedi, hala dudaklarıma bakıyordu.
Bense ondan uzaklaştım. Abilerim buradaydı.
Karan bir çocuk gibi bana bakıyordu "Sarışın-" diyordu ki sözü bölündü. Sözünü bölünmesinin sebebi, bir elinin abim tarafından yakalanmasıydı.
"Hadi Karan halay çekelim, düğüne prova olur!"
Abime gözlerimi devirirken abimle bu konu hakkında konuşmaya karar kılmıştım.
Karan abim tarafından çekilirken omuzlarının üzerindeki ellerim boşluğa düştü, bıkkınlıkla nefes alırken "Ne yapıyorsun abi?" dedim, abim "Halay çekelim dedim düğüne hazırlık-" diyordu ki sözünü kestim.
"Yağmurlu havada mı!"
Şuan hala üzerimize yağan yağmur sorunlarımızın sonuncusu bile değildi.
Abim masum masum gülümsemeye çalışırken gözümün seğirdiğini hissettim. Meriç abi "Kusura bakmayın, valla beni de zorla çektiler." dedi, ona da gözlerimi devirirken "Kaç yaşındasınız siz ya!" diye cırladım.
Seylan abla halay çekmeye çalışırken "Zera bence bir dahakine özel bir an yaşamaya karar verirsen abinden uzaklaşabildiğin kadar uzaklaştığın bir yerde yaşayın." dedi.
Abim ise "Bence hiç gerek yok, yaşamayın!" dedi, ona bir kez daha gözlerimi devirirken bu konuşmayı daha da ertelememeye karar verdim.
Abimin karşısına sert adımlarla geldim, hem Seylan ablanın elini hem de Karan'ın elini bırakmasını sağladım. İki elini de tutarken birden "Karan'dan hoşlanıyorum!" diye bağırdım, Karan dahil herkes ani çıkışıma şaşırırken ben öfkeyle bağırmaya devam ettim.
Yani daha kendime itiraf etmediğim bir şeyi abime bağırarak itiraf etmek?
Tam benlik bir durumdayız yine.
"Karan'la aramda ne olursa olsun ben hala senin küçük kız kardeşin kalacağım! Sen Seylan ablamla evlendiğinde benim abim olmaya devam etmeyecek misin?" Abim şaşkınlıkla başını sallayarak "Edeceğim..." diye mırıldandı bense öfkeyle devam ettim.
"O zaman bende Karan'la ne yaşarsam yaşayım senin kardeşinim! Büyümemi engelleyemezsin. Yirmi yaşındayım yarın yirmi beş, öbür gün otuz! Bunu durduramazsın!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Haziran - Yirmi Bir
ChickLitBir uçak arkasında bir afişle geçiyordu. Afişte yazana dikkat kesildim. 'Bize günbatımı kitabında mutlu bir son yazdım, çünkü sana en çok gülmek yakışıyor, sarışınım.' Arkama döndüğüm de bir dizinin üzerine çökmüştü. "Her günbatımında seni sevdim...
