Bir uçak arkasında bir afişle geçiyordu. Afişte yazana dikkat kesildim.
'Bize günbatımı kitabında mutlu bir son yazdım, çünkü sana en çok gülmek yakışıyor, sarışınım.'
Arkama döndüğüm de bir dizinin üzerine çökmüştü.
"Her günbatımında seni sevdim...
Bölümü son dakika yetiştirdim, yine. Taslağım falan da olmadığı için son dakikaya kadar yazıyorum :)
Neyse ki yetiştirdim, yetiştiremeyeceğime emindim. Neyse, bu bölüm de çoğunlukla Kiraz-Kenan sahnesi göreceksiniz (Zeren sahnesi yazmaya vaktim yetmedi :) haberiniz olsun. Ben sizi bölümle baş başa bırakayım.
Bu bölümde argo, küfür, tecavüz ve benzeri unsurlar bulunmaktadır. Rahatsız olan, küçük yaşta veya etkilenen okuyuculara okuması tavsiyem değildir.
Oy verip yorum yaparak destek olursanız çok sevinirim <3
İyi okumalar...
~~OTUZ ÜÇÜNCÜ BÖLÜM~~
Sevgi/Kiraz Çevik
Üç Saat Önce... Kahve rengi, katlı peruğumu kulağımın arkasına ittim. Üzerimde ki mavi tonlarında dar ve uzun elbise beni baymıştı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hava soğuk diye üzerime de beyaz, sahte, bir kürk almıştım. İçeride en köşeden sözde yöneticinin adamlarını izlerken sıkıntıdan patlamak üzereydim. İleride yeni açılmış romantik şarkıda dans eden Zeren ve Karan'a bakıp ofladım.
Kenan ise "Daha kaç kez oflayacaksın?" dedi, nefesimi hızla vererek "Sıkıldım!" diye soludum. Kenan omuzlarını silkti, "Seni eğlendirmek için ne yapabiliriz?" dedi, cevapsız bırakıp bir kez daha ofladım. Sahnede ki çiftlerin sayısı arttıkça artıyordu, yeşil lensli gözlerimi Kenan'a çevirip "Dans edebiliriz?" dedim.
Gülerek "Bana dans mı teklif ediyorsunuz Kiraz Hanım?" dedi, elimle avuç içini kavradım "Kiraz değil, Ezgi." diyerek sahte kimliğimizi hatırlattım. Ardından tuttuğum eliyle onu sahneye çekerken de "Teklif değildi." diye ekledim.
Sahneye çıktığımızda yüzünde ki sırıtma bu hareketimi sevdiğini belli ediyordu. Ellerini belime sararken ellerimi göğsüne koydum. Fazlasıyla yakın ve samimi bir dans olacak gibiydi. Yüzünde ki çapkın sırıtma silinmezken "Beni şaşırtmakta iyisin." dedi, omuz silkerek "Bir çok şeyde iyiyim." dedim.
Gülerek başını önüne eğdi. Boyu benden hallice uzundu, başımı kaldırmış lensli gözlerine bakıyordum. Pekala 'dans edebiliriz' derken beklediğim ortam bu değildi, bu kesinlikle... fazlasıyla romantik bir ortamdı.
Belimde ki bir eli yavaşça belimden ayrıldı, önüme gelen kahve rengi peruğumu kulağımın arkasına sıkıştırırken bakışlarını lensleri bile saklayamadı. Nefesini verdiğinde sıcak nefesi yüzüme çarpmıştı. Gözlerime bakarken "Kiraz rengi saçlarını tercih ederim." diye mırıldandı.
