AKSİYON MÜHENDİSİ (Tamamlandı)

#21

Multimedia Melisa...

Düzenlendi

*****

Günümüz-California

Karanlık küçük bir oda yine, karanlık çift. Amirlerine bilgi veriyorlar. Bu defa beyaz bölgedeler. Şu birkaç ayda topladıkları bilgiler son derece önemli. Amir memnun gençlerin başardıkları işten. Gençler umutla amirin gözlerinin içine bakıyor, görev bitti demesini bekliyorlar. Amirin ise, buna niyeti yok, operasyon sonuçlanmamış. Devam edeceksiniz emrini duyduklarında gözlerindeki ışık sönüyor çiftin. Ancak kaçarı yok bu işin, mutlaka yapılacak. Kalkıyorlar masadan, odadan çıkıyorlar. Gözlerinde yine o boş bakışlar...

Günümüz-Tekirdağ

"Söylediklerimi unutma. Ses çıkarmak yok, uyuşuk hareket etmek yok, saniyelerle yarışıyoruz, hızlı olacağız. Göz teması kurmak yok. Ve son olarak ne olursa olsun arkana dönme. Başım belada olsa bile. Ben bir şekilde kurtulurum buradan. Verdiğim talimatların dışına çıkarsan, kendi kazdığın kuyuya düşmüş olursun."

"Anladım. Yalnız sormak istediğim bir şey var?"

"Evet?"

"Kimin adamısın?"

"Bu iş bittiğinde sorularının hepsine cevap vereceğim. Şimdi, az laf çok iş."

Ben adam değilim demeni bekliyordum aslında diyen iç sesinin ağzına defol git gerizekalı, iş üstündeyim seninle uğraşamayacağım diyerek tekmeyi bastı. Hayır, pişman değildi.

*****

Melisa şuanda Tekirdağ'ın, hatta Türkiye'nin en yüksek güvenlikli zindanlarından birinden kendi elleriyle içeri tıktığı adamı kaçırıyordu.

Şansımın gözünü seveyim ben. Neyse, sıkıntı yok halledeceğiz. Ne demişler "zor olanı hemen hallederiz, imkansız biraz zaman alır"

Eh, bu durum zaten imkansız kategorisine girecek kadar büyük bir olay değildi kıza göre. Bir sürü anlatılan firar hikayeleri vardı sonuçta. Yalnız olayı ekibe anlattığında, Selim, verdiği "tünel kazalım" fikrinin karşılığında kahkahadan nefesi boğazına kaçıp yerlerde debelenen bir Melisa görmeyi beklemiyordu.

Her neyse, konuya dönecek olursak şuanda 3 adım arkasında Bülent Serin, üzerlerinde gardiyan üniformaları, seri ve temkinli adımlarla yürüyorlardı. Tamam, baştan alıyoruz.

Gece Murat Balkan'a işi kabul ettiğini söyledikten sonra, Melisa dosyaları da alıp eve dönmüştü. Ekibe durumu anlattığında bu kaçırma işini üçü dışında kimseye bildirmeme konusunda karar almışlardı. MIT'e söyleseler kabul etmeme halinde çeteyi yakalama şansları olmayacaktı. Hadi kabul ettiler diyelim, bu seferde Melisa'nın gizli kimliği tehlikeye girecekti. Çünkü çetenin, attığı her adımın raporunu tutacağını biliyordu Melisa ve adamı hiç zorluk çekmeden kaçırırsa şüphelenirlerdi. Bu yüzden hiçbir emniyet kurumunu bu durumdan haberdar etmediler ki, gerçek zannedip doğal davransınlar.

Gece boyunca Sude, Selim ve Melisa yoğun bir şekilde çalışmış, gözlerini kırpmamışlardı. Her detayı hesaplayarak bir plan oluşturmuş ve vakit kaybetmeden Tekirdağ'da, dikkat çekmeyen minik bir ev kiralayıp yerleşmişlerdi.

Plana göre, Melisa içeri gündüz sızacak ve gece mahkumların sayımı yapıldıktan sonra kaçırma operasyonunu başlatacaktı.

Sude'nin hackerlığı sayesinde cezaevinin sistemine sızarak tüm kameraları, kayıtları ele geçirdiler. Gardiyan listesini tarayarak gece nöbetçilerini ezberledi Melisa. Sude'nin onun için ayarladığı gardiyan üniformasını giydiğinde yüzünü kamufle etti ve yola koyuldu. Kayıtlarda fark ettiğine göre bugün bir mahkum daha getireceklerdi, Melisa gelen arabanın altına saklanıp içeri girecekti.