AKSİYON MÜHENDİSİ (Tamamlandı)

#37

Multi Buğra ve Melisa.

***

Düzenlendi.

Bölüm 37

İçinde bomba olan bir binanın yamacında, ölümün kıyısında, dalgaların bizi yutmasını bekliyoruz sanki. Boğazları parçalanırcasına çığlık atanlar, haykırarak ağlayanlar, çıldırmış gibi kaçışanlar... Herkes o dehşetengiz patlamaya şahit olmamak için çırpınıyor. Zarar görmeme umuduyla kulaklarını tıkayıp kendini yere atanlar var mesela. Ben mi? Bende korkuyorum. Ölmekten değil. Ölümle pek çok kez burun buruna geldim, ölümün soğuk nefesini ensemde ilk kez hissetmiyorum, hayatım film şeridi gibi gözlerimin önünden de geçmiyor. Hayır... Korkuyorum çünkü, Selim içeride... Birlikte pek çok zorluğa göğüs gerdiğim ekibimin bir parçası olan yoldaşlarımdan o. Canımı hiç düşünmeden emanet edebileceğim sayılı insanlardan. Ve ben ona bir şey olmasından ölesiye korkuyorum.

Önünde kendisinden medet umarak kollarını bırakmayan masum insanlar onu engelliyordu. Selim'i bulmak için içeri girme çabaları sonuçsuz kaldığında fark ettiği gerçekle duraksadı. Beklenen ses hala gelmemiş, bomba patlamamıştı. Yani bu demek oluyordu ki, bomba imha ekibi tam zamanında yetişmiş ve etkisiz hale getirmişlerdi. Patlamanın gerçekleşmeyeceği herkesçe idrak edildiğinde yüzlerdeki rahatlama görülmeye değerdi.

Kargaşadan yararlanıp kaçmaya yeltenen zeki! sanığın kıçına büyük bir zevkle tekmesini geçirdiğinde yere yapıştı. Gerizekalı... Genç kız Adamı kolundan kavradı, ayağa diktiği gibi sürükleyerek polislerden birine teslim etti. Arka tarafta indirdikleri adamlar çoktan merkeze gönderilmişti. Aslında olay polislerin halledebileceği bir mevzu olarak görünse de, işin içine bomba girince MİT'te dahil olmak zorunda kalmıştı.

İnsanları yatıştırmak, kalabalığı dağıtmak, raporları hazırlayıp teslim etmek derken eve döndüklerinde saat onu bulmuştu. Neal gündüz uyuyup dinlendiğinden oldukça dinçti ve dışarı çıkmak için hazırlanıyordu. Onu da götürmeyi teklif ettiğinde dinlenmek istediğini söyleyerek geri çevirdi. Israr etmedi Genç adam. O giderken Melis'te telefonunu eline aldı ve whatsaaptan ne zamandır ihmal ettiği gruba mesaj attı. Yine bir ton konuşmuşlar. Şuan ki hissettiği kırgınlığa moral olabilecek en büyük etkenlerdendi, onların bitmeyen enerjik ve eğlenceli halleri...

Koltuğa iyice gömülerek cevap beklemeye karar vermişti ki, çok geçmeden mesajlar yağmaya başladı.

Venedik Çılgınları WhatsAap konuşmaları..

Melis: Hey çılgınlar güruhu, ses verin!

Peet: Ooo, bebeğim nerelerdesin? Özlettin kendini.

Melis: Hiç sorma Bebişim ya, lanetlendim mi nedir! İşler peşimi bırakmıyor!

John: Siz ikiniz hemen hesap verin! Bebeğimler falan noluyor?

Barn: Bende merak ediyorum açıkçası! Grubumuzun tek seksi prensesini böyle sözlerle tavlayamazsın fırsatçı Peet!

Peet: Sevgilim, bu hanzolar aramıza girmeye çalışıyor. Lisa'm gereken cevabı onlara sen ver. Hadi bebeğim.

Buğra: Bir defa söyleyeceğim, ikinciye uyarmam, yakarım. SEVGİLİME ŞAKAYLA BİLE OLSA YAVŞAYANI DEŞERİM!

Barn: OHA LAN.. MELİS? BUĞRA? SEVGİLİ? beynim yandı galiba.

John: Bu bir rüya olmalı!

Peet: YIKILDIM! Devrelerim çöktü! Gitti güzelim kız!

Buğra: Lan ben az önce ne dedim! Dellendirme beni Peet!

Melis: Tamam, sakin ol ağır abi. Üzülme Peet, buluruz sana da bi güzel. Buğra itiraf etmeliyim ki, çok tatlısın şuan.

Buğra: Gece falan demem gelir öperim seni.

Melis: Korkmam mı gerekiyordu şimdi?

Buğra: Nefesin kesilene kadar da ayrılmam bak ve sen beni durduramazsın!

Melis: Peki şuan da seni durduran ne? Yoksa korkuyor musun!

Buğra: Geliyorum.

John: Lan bunlar resmen gözümüzün önünde cilveleşiyorlar.

Melis: Höst len. Yavaş gel. Cilveleşme falan! Ayıp oluyor.

John: Siz yaparken ayıp değil yani!

Peet: Aman tanrım, yalnız öleceğim !!

Barn: Yürüyün gidiyoruz!

Peet: Nereye bebeğim?

Barn: Evlenmeye!

John: Şüphesiz son yolların en bomba haberi olacak. Yaşasın.

Melis: Ne haberi ?

John: Barn evlenme teklifi etti ya. Üç kişilik evlilik dünya çapında bir ilk.

Peet: Barn karı, ben koca olacaksam sen ne olacaksın peki John?

John: Bende karıkoca olucam.

Melis: Anlamadım?

John: Anlatayım Melis'cim. Hani süt ayrı, kahve ayrı, ama birleşince sütlü kahve oluyor ya, onun gibi düşün! Barn karı, Peet koca, bende birleştirici olarak karıkoca.

Barn: Beyinsizler {Aşık çiftimiz hariç.}

Melis: Ahahaha... Ya siz harikasınız. :)

Buğra: Hayırdır sevgilim, aşık çift terimine tepki vermedin!

Melis: Sanane, veririm vermem seni ilgilendirmez. Hem sen hani buraya geliyordun? Boş boş tehditler savuruyorsun birde!

-Kapıdayım!

Oha, cidden geldi. Allahım çok teşekkür ediyorum.

Heyecan ve mutlulukla kapıya koşarken elindeki telefonun nereye fırladığını düşünmeyi sonraya erteledi. Kapıyı açtığında iki saniyelik bakışma geçti aralarında ve birbirlerinin dudaklarına resmen atladılar.

Kaç dakika sürüyor bilmiyordu kız. Bulutların üzerinde uçmuş, serin sularda yüzmüş, uçurumdan atlamış, dünyayı gezmiş gelmişti sanki. Harbiden nefesimi kesiyor anlayacağınız.

Sonra bir öksürük sesi ve kapanış. Upps... Yakalandık!

******