-6-

414 26 36
                                    


.

Dağılmış yüzü, kan olmuş parkeler, kelepçenin yıprattığı kandan görünmeyen bileği ve asla konuşmayan o adam...

Vera gözyaşları içerisinde onu izlerken Jungkook sessizce yediği darbeleri izliyordu. Polis arkadaşları neler olduğunu sorsada Vera sessiz kalmayı tercih ediyordu.

Daha bir hafta öncesine kadar katil olduğunu bas bas yüzüne bağırdığı adam, sırf rütbesi ondan alınmasın diye kendini ele vermişti.

Bilerek.
Onun için..

Jungkook'un bakışları geldiğinden beri sadece ikinci kez Vera'ya kaydığında onun kan çanağı olmuş gözleriyle karşılaşmıştı. Başını hafifçe iki yana salladığı sırada yüzüne yediği yumruk Vera'nın patlama noktası olmuştu.

Hızla önündeki düğmeye basıp bağırmıştı.

"Yeter! Vurmayı kesin!"

İçeridekiler dahil herkesin bakışları ona döndüğünde hızla bulunduğu yerden çıkıp sorgu odasına girmişti. Başkomiseri ona kaşları çatık şekilde bakarken, Vera konuştu.

"Süre dolalı beş dakika oldu komiserim, avukatı gelene kadar misafirimiz olacak."

Başkomiseri şüphelensede bir şey demeden onaylayarak komut vermişti. Nezarethaneye götürmek için Jungkook'u kaldırdıklarında Vera dolu gözleriyle ona bakmaya devam etmişti. Jungkook ona bakmazken yanından geçip onu odadan çıkartmışlardı.

Üzerindeki bakışları es geçip hızla revire gitmiş ilk yardım kitini alarak nezarete inmişti. Polisler onu selamlayarak anahtarı verip çıkarlarken sağ taraftaki boş olan yere ilerlemişti. En tehlikeli diyerek nitelendirdikleri tarafa..

Jungkook'un banka uzanmış bedenini gördüğünde gözleri tekrar dolmuştu.

"Jeon?"

Kısık sesi duvarlara çarpıp yankılandığında Jungkook gözlerini açarak ona bakmıştı. Elindeki anahtarla kapıyı açıp içeri girdiğinde kapatma gereksinimi duymamıştı.

Vera yüzünden gelmişti ve şimdi öylece kaçmazdı.

Doğrulup oturur pozisyona geçen Jungkook'un yanına oturduğunda kan revan hâline bakmıştı.

"Neden yaptın bunu?"

Fısıltısı Jungkook'un kulaklarına ilişirken Jungkook göz ucuyla ona baktı.

"İki şeref yoksunu için bu kadar hırslı olan küçük polisin ağlamasına içim el vermedi."

Rahatça arkasına yaslandığında titrek nefes veren Vera'ya bakmıştı. Kutuyu açıp batikonu pamuğa dökmüş dudağına yaklaştırıp yaralarını temizlemeye başlamıştı.

Hiç tepki vermiyordu?
Canı yanmıyor muydu?

" Katil sendin. "

Jungkook cevap vermeden öylece durduğunda Vera'nın gözyaşı sol gözünden düşmüştü.

"Sırf o gün sana rütbemin alınacağını söyledim diye, eldivenini kesip iz bırakarak gitmekte ne demek?"

Jeon Jungkook | KS1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin