67. Bölüm

23.2K 1.7K 1.6K
                                    

Selam nasılsınız?

Umarım iyisinizdir.

Oy ve yorum atmayı unutmayın bebekler.

Yorumlarda buluşalım.

1500 yorum olursa diğer bölüm yarın 🤭🙃

İyi okumalarrr😘

67. BÖLÜM

Arabadaydık. Yarım saat olmuştu ve bir yerlere gidiyorduk.

Somurtkan bir yüz ifadesinde Deniz'den olabildiğince uzaklaşmış, kollarımı göğsümde bağlamış oturuyordum. Yarım saattir konuşmuyordum. Sol tarafıma dönüp ona da bakmıyordum. Onun başının zaman zaman bana döndüğünü hissediyordum ama bakmıyordum işte. İnada bindirmiştim biraz bu işi.

Nereye gittiğimizi bilmiyordum. Deniz beni arabaya zorla bindirmişti. Sonrasında da benim kapıyı açıp kaçma girişimlerime engel olurken bir yandan da birisiyle ayak üstü konuşuvermişti. Telefonu kapatıp zorla açtığım kapıya bu kez kapatmaya zorlamamış ama geçmeme de izin vermemişti. Peki ne yapmıştı dersiniz? Ben ön koltukta ona ters ters bakarken o kapıyı kapatıp şoför koltuğuna geçmek yerine eğilerek dudaklarımı öpmüştü. Onu geri itmek istesem de bunu yapmamıştım. Sonra da sırıtarak geri çekilmişti zaten.

Şimdi de bilmediğim bir yerlere götürüyordu beni...

"Beyazıt seni parçalayacak!" dedim benim sessizliğime uyup yarım saattir konuşmaması beni deli ediyordu. Tamam ben konuşmuyorum, çünkü kendine sinirliyim. Peki o? Sessizce durmaktan nefret ettiğimi bildiği halde tek kelime etmemişti. En sonunda da sataşmıştım işte ona...

"Çok korktum..." diye mırıldandı stabil bir sesle.

"Korksan iyi edersin!" dedim. "Beyazıt'ın spor geçmişi var. Ayrıca boyu da bir doksan sekiz dikkatini çekersem!"

Bana baktığını hissedince ben de başımı ona doğru çevirdim. Biraz önceye kadar ona dönüp bakmayacağım diye ne mücadeleler vermiştim oysa... Yok daha neler Mavi...

Bana sen ciddi misin der gibi bakıyordu? Benimle alay mı ediyordu? Sinir bozucu gülüşünün ortasına yumruk sallamamak için kendimi zor tutuyordum zaten..."Ne var!" diye bir an yükselir gibi oldum.

"Güzelim, bir adamı yere sermek biraz zeka işidir." dedi benim sinirimi biraz daha bozacak bir sesle.

"Bir kendini beğenmişliğin kalmıştı, şimdi o da oldu!" dedim onu kınar gibi bir ses tonuyla. "Ayrıca benim kardeşim gayet de zeki!"

Keyifli bir kahkaha attı. "Evet ama daha doktor değil!"

Doktorlukla ne alakası var diye düşündüm... Deniz göz bana göz kırparak, "Bir insanı etkisiz hale getirecek yerlerini bilirsen..." Bir doktor olarak biliyorum der gibi kendini gösterdi. Ne kadar da zekisin der gibi alaylı bir bakış attım ona. Bu halimle eğleniyordu. Kahkaha atarak önüne döndü.

"Komik değil!" diye yakındım. Ama Deniz bana aldırmıyordu. Ona dönüp omzuna bir tane geçirdim. O sıra gözleri bana birkaç saniye uzun baktı. Arabayı yavaşlatıp yol kenarında durduğunda ne yaptığını anlayamadım. "Ne oluyor?" diye mırıldandım. İfadesindeki ciddiyet beni bir tık korkutmuştu. Arabada bir sıkıntı mı vardı? Ya da yolda bir şey mi görmüştü?

El frenini çektikten sonra bana döndü ve kafasını yaklaştırdı. Ben halen ondan bir açıklama beklerken neredeyse burun buruna gelmiştik. "Bir kez öpsem..." dedi kısık bir sesle. Yutkunarak kafamı geri çekmeye çalıştım. Gözlerine kocaman açtığım gözlerimle bakıyordum. Deniz kafasını biraz daha yaklaştırdı. Gözleri hafif kısık, dudakları da aralanmıştı. Git gide ateşim yükseliyor gibi hissettim. Derince yutkundum ve nefesimi tutarak gözlerimi kapattım.

MAVİ DENİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin