RHAEGAL
Daeron ile ilk defa karşılaşmıştık, onun dışında sadece birbirimize uzaktan bakmakla yetiniyorduk. Mutoh hemen karşımda şaşkınlıkla bana bakıyordu.
"Daeron..." bana bakıp gülmeye başladı.
Onu kucakladım ve kokusunu içime çektim, doğumunda yanında olamadım. Onu bu zamana kadar yalnız bıraktım. Gerçekten kötü bir babayım...
"Hükümdar..." Mutoh şaşkınlıkla bana bakıyordu.
"Görüşmeyeli uzun zaman oldu Mutoh," dedim.
"Hükümdar, siz nasıl hayattasınız?" Mutoh hala şaşkındı.
"Benim bu kadar kolay öleceğimi düşünmedin değil mi? Beni gerçekten hafife mi alıyorsun?"
"Hayır, Hükümdar sadece biraz şaşkınım sonuçta hala insan bedenindeydiniz ama şuan kendi bedenindesiniz ve sizden yayılan güç eskisine nazaran daha güçlü."
"Biliyorum, kendim üzerimde biraz değişiklikler yaptım. Artık savaş başlamak üzere bunu biliyorsun, Agares ve diğerleri büyük bir ordu topladı."
Mutoh ellerini sıktı, "elimden gelenin en iyisini yapacağım ve size yardım edeceğim."
"Gerek yok, bunu benim halletmem gerekiyor. Çocuklarıma doğru yolu göstermem gerekiyor, onları düzgün yetiştiremedim."
"Hayır öyle düşünmeyin Hükümdarım. Siz bizim için elimizden geleni yaptınız, sizin sayenizde buraya kadar gelebildik," dedi.
Gülümsedim, Daeron boynuzlarımın arasına oturdu ve boynuzlarımı ısırmaya çalıştı.
"Bu çocuk çok yaramaz," dedim.
"Evet, geçen benim saçımı yemek istiyordu," dedi Mutoh.
Aşağıda bizi seyreden aileme baktım, "bizi bekleyenler var."
Yere indim, insanlar gücümden dolayı korkuyorlardı. Annem bana baktı, "Rey," dedi.
Koşup bana sarıldı, "beni tanıdın mı gerçekten?" Şaşkınlıkla sordum.
Annem bana sulu gözlerle baktı, "ister bir insan olarak gel ister bir canavar. Eğer oğlumu tanıyamazsam gerçekten kötü bir anneyim demektir."
"Sen dünyanın en iyi annesisin," dedim.
Annem bana sıkıca sarıldı ve mutluluk gözyaşları dökmeye başladı. Babam bana baktı, hala şoktaydı. Gerçekten benim yaşadığıma hala inanamıyordu.
"Baba, ben geldim."
Babam kırmızı gözleri ile hala şaşırmış bir şekilde bakıyordu. Bu halimi daha önce hiç görmemişti, böyle davranması gayet normaldi.
Yanıma geldi ve yüzüme dokundu, ardından sıkıca sarıldı. Onu daha önce hiç bu kadar duygusal görmemiştim, Daeron hala boynuzlarımı kemiriyordu. Diğer insanlar şaşkınlıkla bana bakıyordu.
Miranda hala şaşkındı, geldiğimi görünce heyecanlanır sanıyordum ama sadece şaşkın bir şekilde bakıyordu.
"Miranda," dedim.
Miranda yanıma geldi, gözleri doldu. "Bu gerçek olamaz değil mi?" dedi.
"Bu gerçek," dedim.
Daeron güldü, "an-ne," dedi.
Sonra yeniden boynuzlarımla oynamaya başladı, yanağını tutup çektim.
Daeron elimi ısırmaya başladı, onu aşağıya indirdim. Daeron, ben ve Miranda'nın arasına girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ejder Soyu (2. Kitap) - Bitti. -
ActionRhaegal gerçekte kim olduğunu öğrendikten sonra tanrılar ile savaşmak için hazırlanmaya başlamıştır. Bundan önce kıtayı feth edebilecek mi?