4.9

39 1 0
                                    

Merhaba aşk kuşlarım

*
*
*

Liva...

Kahvaltıdan sonra ben bahçeye çıkmıştım. Ardil'in ise incelemesi gereken dosyalar olduğu için yukarı çıkmıştı.

"Liva kalk bakalım ders çalışacağız." dedi arkamdan.

"Ne dersi?" dedim anlamsızca.

"Üniversite sınavı için bebeğim." dediğinde hala anlamsızca bakıyordum.

"Üniversiteye gideceksin yavrum." dediğinde gülümsedim ve ayağa kalktım. Koşarak geldim ve kucağına atladım.

"Teşekkürler." diye fısıldadım. Bacaklarımı tuttu ve beline doladı. İçeriye girip merdivenlere yöneldi. Çalışma odasına girdi ve beni masaya bıraktı.

"Konularını hatırlıyor musun?" diye sorunca beynimi yokladım.

"Yani biraz baksam hatırlarım." dedim.

"Ben de yardım edeceğim sana." dedi ve yeni farkettiğim masayı gösterdi.

"Bak bu da senin masan." dedi ve beni o tarafa götürdü.

*
*
*
(Üniversite sınavı konuları hakkında bir bilgim yok.)

"Bu ne biçim soru amına koyim." dedim ve elime tekrar silgiyi aldım. Yaklaşık bir on beş dakikadır soruyu çözüyordum.

Kafamı kaldırıp karşıya baktığımda Ardil bana tek kaşını kaldırmış bakıyordu.

"Soruya küfür mü ediyorsun?" dedi ve alayla güldü.

"Anlamıyorum soruyu." dedim ve tekrar kitaba döndüm.

Gelen adım sesleriyle ona baktım. Geldi ve başımda dikildi.

"Ne?" dedim.

Cevap vermedi ve beni koltuktan kaldırıp masaya oturttu. Kendisi de koltuğa oturdu. Kalemi aldı ve silmekten yıpranmış kağıda bir şeyler yazmaya başladı.

Bir iki dakika sonra C şıkkını işaretledi.

"Gel anlatayım." dedi ve beni tekrar koltuğa oturttu. Sorunun cevabını nasıl bulduğunu anlatıp tekrar bana baktı.

"Anladın mı?" diye sorunca gözüm bir an dudağına kaydı.

"Anladım." dedim.

Hafifçe güldü ve dudağımı öptü.

...
Bu kadar

AŞK İÇİN (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin