İÇİMDE KOPAN FIRTINA

144 10 6
                                    

Bir hafta sonra

Vücudumdaki ağrılar iyileşmişti. Hiçbir yerim ağırmıyordu. Gökay ise geldiğimiz ilk günden göreve çağrılmıştı. Tam bir haftadır yoktu.

Mesaj at.

Yazmaya üşenince sesli mesaj gönderdim. "Sevgili alarmı. Sevgili alarmı. Lütfen savaş sırasında dinlemeyiniz. Fazla tatlılık içerir." Boğazımı temizleyip sesimi hafif incelttim. "Gökay sevgilim seni çok özledim. Hadi gel de seni bir öpeyim."

Sesi gönderdim. O ancak görevden sonra görecekti. Hilal mutfaktan çıktı. "Sesli mesajını bende duydum yalnız." O da biliyordu. Ona da olanları anlatmıştık. Bu yüzden eskisinden daha çok ziyaret ediyordu beni. "Sevgilimize ses atıyoruz. Sende at." Hilal süslenip gelmişti yanıma. "Atmama gerek yok bugün dışarıya çıkacağız."

Vay be...

Hilal heyecanla bana ilişkilerini anlatırken telefonu çaldı. "Tamam iniyorum iki dakikaya." Sonra benim yanağıma bir öpücük kondurup hızlıca evden çıktı.

Ondan beş dakika sonra tekrar kapı çaldı. "Kimsin?" Kapıyı açınca karşımda bir adet Gökay gördüm. "Gökay!" Boynuna sarıldım.

"Çok mu özlemiş yoksa beni birileri." Evet deliler gibi özlemiştim. Hızlıca dudaklarına yapıştım. Sakin ol kız. Elinden alan mı var?

Uzun bir süre kapının önünde öpüştük. Gökay beni kucağına alıp ayağıyla kapıyı kapattı. Sırt üstü koltuğun üzerine bırakıp boynumu öpmeye başladı. "Seni çok özledim." Nefes nefese kalmıştım.

Gökay boynumu emmeye başlamıştı. "Bende seni çok özledim." İyice huylanırken ellerim boynundaydı. Nefesimi bulmuştum yeniden.

Gökay boynumu hızlıca öperken benim içim kıpır kıpırdı. Oturup benide kucağına aldı. "Güzel sevgilim benim." Dudaklarımız tekrar buluştu. Gökay'ın elleri tişörtümün içine kayıp sırtımı okşuyordu. Diğer eli ise kalçamda duruyordu.

(+18 ALANA GELDİNİZ. DİKKAT DİKKAT. Ha illa okuyacağım diyorsan geç gardaşım.)

Tişörtümü çıkarıp fırlattı. İlk defa işler bu kadar ileri gidiyordu. Gökay gerdanıma öpücükler bırakıyordu. Kafasını geri çekip bu sefer kendi tişörtünü çıkardı.

Kaslı vücudu şuanda elimin altında duruyordu . Ellerimi karın kaslarında gezdirince derin bir nefes aldı. "Beni delirtiyorsun." Küçücük bir öpücüğün bu kadar ilerleyeceğini düşünmemiştim.

Gökay sütyenimin kopçasını tekte açtı. Sütyenim vücudumdan ayrılınca artık üstüm tamamen çıplaktı. "Beni çıldırtıyorsun." Göğüs uçlarıma küçük küçük öpücükler bırakıyordu. Bu bana zevk veriyordu. "Gökay." Adını inlediğimde beni kucağına alıp ayağa kalktı. "Buradan sonra kendimi tutamayabilirim."

Dudaklarımdan öperken odamı bulmaya çalışıyordu. Yatağa beni usulca bıraktıktan sonra üzerime eğildi. "Canını acıtırsam söyle olur mu?"

Dudaklarıma hızlı bir şekilde ulaştı. Arada kendine engel olamayıp alt dudağımı ısırıyordu. Ellerimle onu biraz daha kendime bastırdım.

Dudaklarımdan ayrılıp göğsümü emmeye başladı. Sesli bir şekilde inledim. Gözlerimi kapatınca hemen eli yüzüme ulaştı. "Aç gözlerini. Görmem lazım." Gökay'ın elleri vücudumun her yerindeydi.

"Beni nasıl bir hâle getirdiğini görmelisin." Gerçekten çok ateşli görünüyordu. "Gökay." Ben ne olduğunu anlayamadan eşofmanım yavaşça vücudumdan ayrıldı. Altımda sadece külotum kalmıştı. Yavaş yavaş ıslanmaya başlamıştım.

Tak tak ben geldimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin