You Said "Blood" | Hyunlix'

Değersizlik

Hyunjin ertesi günün akşamı evden çıktı ve hızlıca arabaya bindi. Gitmediği yer değildi ama sadece önünde beklemişti daha önce. Şimdiki daha farklıydı.

Bu kadar umursamasının sebebi bu kadar uğraşmışken her şeyi sadece 15 dakikada mahvetmiş olmasıydı. Plan işe yarar sanmıştı içten içe. Kıskanması onu sevdiğini gösterirdi. Ama işte Felix kıskanmış değil de kırılmış gözüküyordu. Bu ikisi çok farklı şeylerdi. Ryujin'in, Felix'in umurunda olmadığına bile emindi Hyunjin.

Ama Felix emin değildi. O akşam arkadaşlarıyla eski anıları konuştukları yemekten sonra Felix yatağına gittiğinde bunları düşünüp durdu, kendine bunu umursamayacağına dair söz vermesine rağmen.

Felix, yok sayılmasına elbette ki üzülmüştü ama tek sorun bu da değildi. Ryujin'in anlattıkları... Hyunjin böyle biri miydi? Onun mekan mekan gezdiğini bilirdi ama Felix'e bunu ilk gün bara gittiklerinden sonra hiç yansıtmamıştı.

Hadi ama, o kız kimdi?

Felix en son bütün bu aklındaki koşturmacadan yorulmuştu. En sonunda da asıl problem kendini belli etmişti. O kızı ilk defa görüyordu ve böyle evine gidip sabaha kadar eğleniyorsa önemli biri olmalıydı.

Felix'in yine aklını toparlama vakti gelmişti. O yüzden o gece oturup bir şeyler daha yazdı hikayesine. Çok hali yoktu ama. O yüzden çok fazla yazamadı.

"Çocuk hep hata yapıyordu. Sürekli. Her seferinde aptal gibi her şeye gözünü uyumuyordu. O, kendisine bir yıldız verdi diye mutlu oluyordu ama elinden aldığı gökyüzünü görmüyordu. Çocuk çok ama çok saftı."

Hyunjin evin önündeydi. Cesaretini toplayıp o akşamın karanlığında kapıyı çaldı. Taehyung'a yemeğe gidecekleri bu akşamda.

Bahçedeki arabaya bakındı. Araba buradaydı, demek ki evdelerdi.

Sonrasında kapı açıldı. Kapıyı açan Jeongin'di. Jeongin'e baktığında dışarı çıkacağı belli oluyordu.

Çünkü hepsi yemeğe gidecekleri için hazırlanıyorlardı.

"Merhaba Jeongin."

"Merhaba."

"Felix içeride mi?"

"Evet de neden?"

O sırada Jeongin'in arkasından kimin geldiğine bakmaya Jisung geldi.

"Hyunjin? Ne işin var burada?" dedi o da.

"Felix ile konuşmam gereken bir şey var. Çok uzun sürmez zaten."

"Akşam akşam eve kadar geldiğine göre cidden önemli galiba. Geç o zaman. Felix odasında." dedi Jeongin ve kenara çekildi Hyunjin geçebilsin diye.

"Gel ben sana odasını göstereyim." dedi Jisung ve Hyunjin arkasında, önce merdivenlerden çıktılar sonra da koridorda ilerlemeye başladılar.

Bir odanın önünde durdular.

"Burası."

"Teşekkürler."

"Rica ederim." dedi Jisung ve geri gitti.

Hyunjin kapıyı çalmak için yine bekleme ihtiyacı hissetti. Bu sırada da Seungmin'in aşağıdan "Kim geldi?" dediğini duyabiliyordu.

Sonrasında kapıyı çaldı. Birkaç saniye sonra içeriden ses geldi:

"Gel!"

Hyunjin kapıyı yavaşça açtı.

Felix dışarı çıkacağı için giyinmişti ve Hyunjin de onu öyle görünce bir anlığına duraksadı.