8

223 19 51
                                    

Arkadaş

Yapayalnızdım, kendime sarıldım.

(Sekiz Yıl Önce)

"Gözlerinin rengi çok tuhaf Shinobu. Bu yüzden seninle konuşmak istemiyorum.

"Neden saçların bu kadar çok kısa?"

"Saçların mı dökülüyor Shinobu?,"

Ben Shinobu. On iki yaşında, gözlerindeki parlaklığı çoktan kaybetmiş küçücük bir kız çocuğuyum. Annesi tarafından bırakılmış, babası tarafından şiddet görmüş, her şeyini kaybetmiş ama en çok gözlerindeki ışığı kaybettiğine üzülmüş küçücük bir kız çocuğu... Yurtta büyütülmüş, bunalımlardan bunalımlara sürüklenmiş, depresyonun en derini içinde boğulmuş minicik bir kız çocuğuyum ben.

Bin tane şey duydum, duyduğum her cümle beni benden aldı. Herkes konuştu, herkes bir şeyler söyledi, onlar konuştukça ben sustum. Başım hep öne eğikti benin. Ellerim hep titrerdi, vücudum hep soğuktu, kalbim hep deli gibi atardı. Güzel cümleler de duymadım değil. Oysa duyduğum kötü cümleler o kadar fazlaydı ki güzelleri de yanlarında kaynadı gitti.

"Arkadaşına neden vurdun Shinobu?"

"Gözlerimin rengiyle dalga geçiyor. Ve saçlarımın şeyiyle... Dökülmesiyle... Öğretmenim, ben pis değilim. Saçlarımın dökülmesinin stresten olduğunu söylüyorlar."

"Güzeller güzeli kızım, saçlarının dökülmesinden de gözünün renginden de onlara ne? Ne derlerse desinler gülüp geç. Bak Shinobu, bazen içinizde yaşadığımız sıkıntılar dışımıza vurur. Bazen içimizdeki sıkıntılar saçlarımızı döker, bazen bize tırnaklarınızı yedirir, bazen yüzümüzde sivilceler çıkartır, bazen saç derimizi döker, ellerimizi titretir, midemizi bulandırır, bizi zayflatır ya da bize kilo aldırır. Hayat bu, güzel kızım. Sen gözünün renginden ibaret değilsin, sen saçlarından ibaret değilsin, sen dışarıdan nasıl görünüyorsan o değilsin. Shinobu Kocho aynanın karşısındaki kız değil. Shinobu Kocho nerede, biliyor musun?"

"Nerede öğretmenim?"

"Burada. " Eli kalbimde, gözleri gözlerimdeydi. Gözlerimden birer damla yaş almıştı, sadece birer damla...

"Her şey düzelir hepsi geçer. Bir tane sivilcen de kalmaz, bir tane kepeğin de. Bir gün ellerin de titremez, aldığın kiloları da verirsin, verdiğin kiloları da alırsın. İnan bana, her şey düzelir Shinobu. İnsanın düzeltenmeyeceği tek şey buradadır, içinde... Eğer ruhuna böylesine işkence etmeye devam edersen onu toparlayamazsın güzel kızım. Kim ne derse desin sen kendinle konuş, kendi kendine, 'Takma bu salakları!' demeyi bil. Sen, kendinin en yakın arkadaşı ol. Dışın ne kadar yalnızsa, için o kadar kalabalık olsun. Anlıyorsun, değil mi? Hem sana bir sır vereceğim: İnsanlar hep kusurlarımızı görür, gece karanlık gökyüzünü izlerken nasıl ki sadece yıldızlar dikkat çeker, insanlar da hep bizim kusurlarımızı görür. Kusurlarımız bizim yıldızlarımızdır, bırak parlasınlar."

İşte İç Ses ve benim maceram böyle başladı.

Yapayalnızdım, kendimle arkadaş oldum.

Yapayalnızdım, kendime sarıldım.

Yapayalnızdım, kendimle dertleştim.

No 26 ~GİYUSHİNO~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin