Özgürlük Ağıtları (bxb)

Sevda Büyüsü Gibisin

Sabaha ilk gözlerini açan Özgür olmuştu. Üzerindeki ağırlık terlemesine neden olurken boynunun da tutulmasıyla gözlerini zar zor aralayabilmişti. Güneş direkt olarak kurumuş gözlerine temas ederken yeni uyandığı belli olan boğuk sesiyle belirsiz sesler çıkarmıştı. Üzerindeki ağırlık bu sesle biraz kıpırdanırken Özgür nefesinin bir an kesildiğini ve ezildiğini düşünmüştü. 

"Anasını satayım bu ne?"

Kısık sesle isyan ederken Alphan onun belinde olan kolunu sıkılaştırmış koala gibi sarmalamıştı. Özgür'ün aklına dün gece beraber uyudukları yeni yeni gelirken dudaklarında küçük bir gülümseme peyda olmuş kendisini saran esmer oğlana iç çekerek bakmıştı. 

Yüzünü tam olarak göremiyordu fakat huzurla uyuduğunu boynuna sokulan başından anlamıştı. Bebekler gibi mışıl mışıl uyuyan bu adam onun sevgilisiydi. Dün gece konuşulanlar aklına geldikçe gülümsemesi genişliyor odada onlardan başka kimsenin olmadığını bildiği halde gülümsemesini saklamaya çalışıyordu. 

Bu şekilde uyanmak son derece hoşuna gitse de vücudunun bu ağırlığı daha fazla kaldıramayacağını fark edince Alphan'ı uyandırmak adına yerinde biraz daha sert hareketlerle kıpırdamıştı. Alphan yine uyanmak yerine bacaklarını oğlanın bacaklarına sararken Özgür bu hareketlenme ile az öncekinden daha zor durumda kalmıştı. O sırada tam erkekliğinin üzerine temas eden sertlikle birden "Hassiktir!" diye mırıldanmıştı. Oğlanın sabah ereksiyonunu çok net bir şekilde hissediyordu ve kendisinin aleti de bu hareketle şişmeye başlamıştı. 

"Ne kıpırdanıp duruyorsun solcu?"

Alphan'ın boynuna sokulduğundan boğuk çıkan sesi Özgür'ü daha çok delirtirken derin derin nefes alıp kendini sakinleştirmeye çalıştı. Oğlanın boğuk sesi bile onu bu derece yükseltmişken kendi aletine temas eden aletinin düşünmemeye gayret ediyordu.

"Ezildim amına koyayım altında. İç organlarım dümdüz oldu şerefsiz herif uyan."

Alphan bütün gece Özgür'ü izleyip uyumadığı için daha birkaç saat önce kapattığı gözlerini zorlukla aralamıştı. Gözüne uyku bile girmemiş öylece yanında sıkış tepiş yatan oğlanın nefes alış verişlerini dinlemiş ara ara kıpırdanan gözlerini izlemiş uyanmasından korkarak arada bir boynundan kokusunu içine çekmişti. Arada bir bir şeyler mırıldanan oğlanına yanağına korka korka minicik öpücükler kondurmuştu. Sabah gün aydınlanırken de gözleri daha fazla dayanamamış kendiliğinden kapanmıştı. Alphan çok gece uykusuz kalmıştı fakat yaşadığı en güzel uykusuz gecesi de bu olmuştu. Kapalı bir çift göz nasıl bütün bir ruhunu ele geçirdiyse aynı şekilde bütün gecesini de ele geçirmişti. Yine de oğlanın kokusunu aldığı sürece bütün gecelerini de uykusuz bırakmaya razıydı.

"Bu şekilde hoşuna gitmediyse başka türlü de ezebilirim yavrum."

Özgür duyduğu şeyle bir an ne diyeceğini bile bilemezken ağzını açtı açtı kapattı. Alphan hafif kaldırdığı başı ile gözlerini alttan alttan kendisine dikerken yalnızca utançtan kızaran yanaklarını nasıl saklayacağın düşünüyordu. Bir yandan da bu yaşa bu kalıba gelip hala yanaklarının kızarmış olmasından utanıyordu. Oysa duyguların ne yaşı ne de kalıbı olduğunu Alphan'la çok net bir şekilde öğrenmişti.

"Siktir oradan sapık piç aklın fikrin başka yerde."

Huysuzca söylediği şey yalnızca güldürmüştü Alphan'ı. Oğlan sarsılarak gülerken Özgür'ün de bedeni onunla hareket ediyordu. Bir an onun şekilli dişleri ile sarsılarak gülmesi donup kalmasına neden oldu. Alphan'ı çok kez tebessüm ederken görmüştü. Dudakları kıvrılırken tebessüm ederken de görmüştü fakat hiç sarsılarak sesli bir gülüş bıraktığını görmemişti. O öylesine güzeldi ki Özgür bu gülüşü hayatı boyunca izleyebileceğini düşündü. O an o kadar büyülendi ki bu sesi kaydedip tekrar tekrar dinlemeyi bile hayal etti.