"Hyung öyle mi?" Kollarımı çekiştiriyor beni hızlı adımlarla odaya sürüklüyordu.Onunla dalga geçtiğimi düşünüyordu."Öyle olsun gösteririm ben şimdi sana."
"Şaka yapmadım." Dedim.Arkasından gülerken.Gülmekten yürüyemiyordum.
"Öyle mi?" Dedi asla inanmamış bir edayla."Yüzün hiç öyle söylemiyor." Beni otelin kör noktasına doğru çekerek yüzüme olabildiğince yaklaştı."Ama birazdan o dudaklarında dökülecek şeyler sadece inlemelerin ve ismim olacak." Tekrar harekete geçip bileğimden tutarak asansörün düğmesine bastı."Kork benden." Fısıltılı çıkan sesi kendinden oldukça emindi.Asansörün sesi kulaklarıma dolduğunda ani bir hızla beni asansöre doğru çekiştirdi.Göz ucuyla etrafı kolaçan ettikten sonra çenemi sertçe kavrayarak dudaklarıma yapıştı.
Onunla tanıştığımızdan beri ilk defa bu kadar sert öptüğünü görüyordum.Dudakları dudaklarımı saniyelik bırakıyor ardından tekrar devam ediyordu.İçime akın akın sıcaklığını işliyordu.Elimi ensesine koyduğum esnada eli bacaklarımın arasındakini sıkıca sıktı.Kafamı arkaya atarak içten bir inleme bıraktım.Eli, beni delirtecek kadar sert bir baskıda bulunuyordu."Yaramaz.." Dedi üste çıkarak."Ceza almaktan hoşlanıyorsun diye mi yaramazlık yapıyorsun?" Ağzına doğru inledim ve gözlerimi acıyla yumdum.Nefeslerim kesiliyordu."İyi o zaman.." Asansör yavaşlayarak durdu."Cezanı verelim o zaman .Bu gece için planlarım vardı çünkü."
Asansör açıldı.Aynı kovalamaca tekrar başlıyordu.Hızla odaya odaya doğru ilerliyorduk.Odaya geldiğimizde kartını okutup beni hızla içeri sokmuştu."Gel."
Onu takip ettiğimde beni banyoya götürdüğünü fark etmiştim."Banyoda mı?"
"Cık.Başka bir şey için seni buraya getirdim." Etrafa göz gezdürürken birden elindeki şırınganın varlığını farkına varmıştım."Bu bugün bize yardımcı olacak.Şırıngayı eline alarak bana yaklaşmış ve bileğimi kavrayarak beni bir öncekinin aksine yavaş ve kibarca yatak odasına doğru çekiştirmeye başlamıştı.Odaya girdiğimizdeki atmosfer ister istemez insanı heycanlandırıyordu.Oda loş bir hal almış ve içeriyi yanan mumların hafif kokuları doldurmuştu.Ufak adımlarla odayı turlamaya başlamıştım.
"Tanrı aşkına.." Odanın duvar yerine geçen bir kısmı boydan boya camlarla kaplıydı."Buranın bir evden hiç bir farkı yokmuş.Hazırlanırken hiç bir şeye bu kadar dikkat etmemiştim." Kulaklarıma dolan adım sesleri iyice yaklaştı ve tam arkamda durdu.
"Ayrıca eyfel gözüküyor." Nefesi boynuma çarpıyordu.Tam arkamda duruyor bu güzel anı bozmamak adına çıtını çıkartmıyordu.Bense sadece mest olmuş bir şekilde dışarıyı izliyordum.Kollarını belime dolayarak sırtımı göğsüne sabitledi.
"Oldukça yüksekteyiz..Bizi burdan kimse göremez üstelik gece yarısını çoktan geçtik.Kimseler de yoktur."
İma ettiği şeyi çok iyi anlamıştım.
"Bay hwang?" Dedim ciddiyetle.
"Hmm?"
"Bu ahlaksız teklifinizi kabul ediyorum."
(M)
Göğsünden ayrılarak sırtımı iyice cama sıfırladım.Önce gülmüş ardından beklemeden dudaklarıma yerleşirken ellerini belimden kalçama doğru indirip sıkmıştı.O sıcak nefesini içime işlemek ile meşgulken ellerim gömleğine gitmiş ve becerksizce çözmeye çalışmıştı.Gömleğini çekiştirerek tamamiyle açmış ceketiyle beraber ikisinide üzerinden bir çırpıda atmıştım.Dudaklarımdan ayrılarak boynuma gömülmüştü.Elleri ceketimin düğmelerine gitmiş , benim aksime hızlıca üsten kurtularak ellerini, pantalonun fermuarına doğru indirmişti.
Nihayet pantolondan da kurtulduğunda eli çamaşırın altındaki şişliğe kaymış ve üzerinde masaj yaparcasına bir harekete başlamıştı."Ahh." Gülümseyerek dudaklarını boynumdan çekti ve doğruca gözlerimin içine baktı.Bir yandan eli arsızca şişliğin üzerinde geziniyordu.Tamamen cama yaslı vaziyetteydim.Kaçamazdım.Bir şeyden emin olmuşçasına benden ayrılmış ve az önce komidinin üzerine bırakmış olduğu şırıngayı alarak tekrar yanıma gelmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Secret revenge,hyunin ✓
FanfictionAynı kaderi paylaşan iki insan.Bir sözleşme ile bir araya gelmişti. Ancak işler hiçte sanıldığı gibi masum ilerlemiyordu. İki rakip şirket , iki düşman baba ve iki düşman oğul. Bütün kirli çamaşırlar tek tek ortaya çıkıyordu. Bir sözleşme sonucu ayn...
