"Benim şampiyonum"

377 17 1
                                    

Helloooo yeni bölüme hos geldinizzz. Vote atmayı unutmayın lütfen❤️❤️

⬇️⬇️⬇️⬇️⬇️⬇️⬇️⬇️⬇️⬇️⬇️⬇️⬇️⬇️⬇️⬇️⬇️

Alarm sesiyle uyandığımda hava daha çok yeni aydınlanmıştı. Altay göğüsünden kalktığımda alarmı kapattı. "Günaydınn" gülümsedim "günaydıınn"
"Sen geri uyumak ister misin? Ben antremana gidicem" "Bende uyansam iyi olur. Sen gelene kadar oyalanırım evde" kaşlarını çattı. "Benimle gelsene? Samandıra evden daha iyidir bence" aslında olabilir. Evde kalsam kesin uyurdum çünkü. "Sen evde durursan kesin uyursun zaten" içimi okumuştu... "tamda bunu düşünüyordum bak. İyi olur en azından seni izlemiş olurum" gülümseyip yanağımdan bir makas aldı. Çantasını akşamdan getirdiği için evine hiç uğraması gerekmiyordu. Ama benim hazırlanmam lazım...
Giyinme odamda hazırlanırken Altay da ger zamanki gibi makyaj malzemelerimi karıştırıyordu. "Küçük misafir çocuklarına benziyosun yaa" güldü. "Askım bu ne işe yarıyo?" Dediğimi hiç bozuntuya vermeden kaşları çatık bir şekilde malzemelerime bakmaya devam ederken bana kirpik kıvırıcısını gösteriyordu. "Kirpik kıvırmak için" gözleri fal taşı gibi açıldı. "Ne" gülümsedim "evett kirpiklerini arasına alıp sıkıştırıyorsun" parmağını kıvırıcının aradına koyup bastırdı. "Acıtmıyo mu be! Ya gözün çıkarsa?" Hala gülüyordum. "Gözüm nası çıksıııııınnn" yanaklarını sıkıp makyaj masama oturdum. Elindeki kapatıcıyı alıp yüzüme dokundurduktan sonra süngerle yaymaya başladım. "Döv kendini bebeğim döv. Boks eldiveni de istiyo musun"
"Ya ne alakaaa şdjsşsnsşsjxşb" "yüzüne süngeri vuruyosunn." "Tamamda yumuşak vuruyorum abartmıyo musun biraz. Hem sünger de yumuşak."
Yanıma gelip aynadan bana bakmaya başladı. O kadar komik görünüyordu ki. Yaptığım her şeye ayrı bir tepki vermesine rağmen sonunda 5 dakikalık makyajı Altay sayesinde 15 dakikada bitirmiştim,bitirmiştik. Aşağıya indiğimizde Altay çantasını aldı ve arabasına geçtik. Üzerime sade bir takım giymiştim.Vee tabi ki sağ koltuktaki tahtımdan şarkıları seçiyordum. "Bak bu şarkı kalsın işte!" Gülümsedim "pekii"
"Aybars çok seviyor bu şarkıyı. Haa bu arada bu hafta ablam bana geliyor sende gelirsen güzel olur. Tanışmış olursunuz"
Duraksadım. Doğruyu konuşalım biraz heyecanlansamda olumlu cevap verdim ve Samandıraya vardık.

Altay'ın antremanından sonra tekrar eve geldik Altay kendi evine geçip ufak işlerini hallederken bende maç için hazırlanmıştım. Forma giymek istememiştim o yüzden sade bi kombin yapmıştım kendime. Aynanın karşısında makyajımı tazeledikten sonra boy aynasında son bir kez kendime baktım. İdare eder.

Altay'ın aramasıyla çantamı alıp evden çıktım ve sitenin dışında beni bekleyen arabaya bindim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Altay'ın aramasıyla çantamı alıp evden çıktım ve sitenin dışında beni bekleyen arabaya bindim. "Çok güzel gözüküyosunn" gülümsedim. "Teşekkür ederimm" yanağımdan makas alıp bir süre gözlerimin içine baktıktan sonra arabayı çalıştırdı. Zaten maçta oynamayacağı için üzerine şimdiden Fenerbahçe eşofmanlarını giymişti. Bu maçı kazanıcağımıza emindim. İçime doğdu. Ama benim için önemli olan kısım Altay'ın ablasıyla tanışmaktı. "Ablama senden bahsettim. Daha doğrusu Aybars konuyu açtığında anlattım. Hatta kendisi söyledi sana nasıl kendimi ifade etmem gerektiğini. Seni de tatlı buluyor zaten eski dizilerden falan bildiği için. O kadar mutlu oldu ki" gülümsememi durduramıyordum. Sebepsizce ailesinden birinin beni sevmiş olması hoşuma gitmişti. Yol boyu ablası hakkında konuştuktan sonra stada vardık. Farklı bir yerden dolaşıp girmiştik stada görevliler hariç kimse yoktu burada. Altay arabayı park ettikten sonra indik. Altay soyunma odasına bense Gözde'nin yanına gittim. Yerimiz tam yedek kulübesinin arkasıydı. Oyuncularla dip dibe olucaktık. Gözde fotoğraf çekilmek için İrfan'ın kardeşiyle gittiğinde can kucağımda duruyordu. Stadın çoğunluk kısmı fenerbahçe bir diğer kısmı ise Başakşehir taraftarlarıyla kaplıydı. Can elindeki oyuncakla oynarken inceleme fırsatında bulunmuştum. Her yerde pankartlar hatta Atatürkle işgili bir çok yazı ve resim vardı. Fenerbahçe taraftarının Atatürk sevgisi...
Gözde sonunda gelmişti can Gözde ve benim aramıza oturup sahayı işaret ederken Altaydan gelen mesaja baktım.

Birazdan sahaya çıkıcaklar. Yerin iyi mi bir sıkıntı yok değil mi?

Gülümseyip cevapladım.

Kulübenizin hemen yanındayız. Yerimizde de hiç problem yok merak etme❤️

Mesajımı beğenmesiyle stadda sesler yükselmeye başladı. Maçın oyuncuları ve yedek kadro stada giriş yaptıktan sonra Altay beni görmesiyle tek gözünü kırpıp yedek kulübesine geçti. İstiklal marşı okunduktan sonra maç başladı. Gözde maçı büyük bir heyecanla izliyordu. Çünkü İrfanda oyuncular arasındaydı. Maç sonlara doğru geldiğinde 2-0 farkla kupayı alma şansı yakalamıştık. Bütün taraftar,oyuncular,yedek kadro. O kadar sevinçlilerdi ki. Maç bitiminde yedekler tamamen sahaya dağılmış birbirine sarılırken kenarda meşaleler yanıyordu. Bir süre sonra Gözde de sahaya inme kararı aldığında Altay'ın beni de çağırdığını görmemle Gözde'nin peşinden sahaya fırladım. Altay bana doğru koşup sarılmıştı. HERKESİN İÇİNDE BAKIN HERKES DİYORUM.

"Şans getirdin. Yemin ediyorum şans getirdin güzelim" gülümseyip sarılıyorduk. Herkes o kadar mutluydu ki. Kupa elden ele dolaşıyor fotoğraflar çekiliyorken elinde mikrofon arkasında kameralı bir adamda bize yaklaşan muhabiri görüp içimden küfür ettim. Ama Altay hiç bozuntuya vermeden belimi kavrayıp gülümsedi ve muhabirin sorularını yanıtladı. Eli hala belimdeydi ilişkimiz bildiğin herkes tarafından açıktı artık. 

"Kupa aldığımız tabii ki sevinçliyiz. Buruk bir sevinç. Taraftarlarımız bir nebze de olsa mutlu oldu, yüzleri güldü. Bizim için çok önemliydi. Gönül isterdi ki iki kupayı birden alalım... Ama böyle oldu. Elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz...

Uzun bir konuşmanın ardından konu bana geldi. Muhabir çenen tutulsun beni ne görüyosun be!

"Peki öncelikle hayırlı olsun da demek istiyorum ikinize de. ilişkiniz hakkında bi açıklamanız olucak mı?"

"Abi yeteri kadar iyi bi açıklamamız yok göründüğü gibi işte her şey"

Altay'ın ablam veremediğim cevabından sonra gülüşmeye katıldım ve yanımızda ki Mert hakan muhabiri esir aldı. Bildiğiniz esir aldı kupayla poz verebilmek için.

Kalenin karşısında kupayla poz verdikten sonra. Altaylar soyunma odasına geçmişti. Gözde ben ve İrfan'ın kardeşi de otoparkta bekliyorduk. Uzun bir sürenin ardından İrfan ve Altay. Arkalarından da diğer oyuncular otoparka girdi. Genelinin yüzünde buruk bir gülümseme vardı. Sebebi ise sezonun sonu olması ve bazı kişilerin. Özellikle Jesus. Kadrodan ayrılıyor olmasıydı. Arabaya geçtiğimizde ikimizde oldukça yorgunduk. Ama yine de elim Altay'ın elindeydi. Altay da transferi görüşmeleri aldığı için aynı burukluk onun içinde de vardı. Tabi ki benimde...
Yurt dışına gidicekse ben napıcaktım? Arkasından mı gidicem? Yoksa...
Bunları sonra düşünmek için kafamdan arıp Altay'a odaklandım. Elimizin fotoğrafını çekip hikayede paylaştıktan sonra. Eve varmıştık. Üzerimizi değişir değişmez uykuya dalmıştık zaten... yorucu ama güzel bir gündü.

Bu aralar bölümler saçmalaştıysa gerçekten özür dilerim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Bu aralar bölümler saçmalaştıysa gerçekten özür dilerim. Sınav haftam geliyor (diğer hafta🥲) sadece uyumadan önce bölüm yazabiliyorum bebisler tekrardan özür dilerim. Umarım beğenmişsinizdir. Vote atarsanız çokk sevinirim❤️

"Ne zamandır sendeyim..."  (Altay Bayındır)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin