"Ne zamandır sendeyim..." (Altay Bayındır)

"💗"

ALTAY'dan

Uyandığımda Simay üzerinde benim tişörtümle uyuyordu. Saçlarına öpücük bıraktıktan sonra dolaptan bir tişört alıp giydim ve mutfağa indim.
Krep yapıp yanına da çilek ve portakal suyunu koyup hepsini tepsiye koydum ve yukarı çıktım. Kapıyı açtığımda Simay hala uyuyordu. Tepsiyi kenara bırakıp yanına oturdum ve saçlarını okşamaya başladım.

Ellerim saçlarında dolaşırken uyanıp bana güzel gülümsemesini sunmuştu. "Günaydın bebeğimm"
"Günaydın" tepsiyi alıp dizinin üstüne bıraktığımfa gözleri çileklere kaydı ve gülümsemesi büyüdü.

"Ay çileekk" gülümseyip yanağına bir öpücük bıraktım "ye hadi biticek onlar. Sonra da çok güzel bir yere gidicez" yemeği ağızındayken cevapladı "nereye"

"Sana gelinlik almaya" duraksayıp gözlerime baktı. Bebekler gibi...

"Bugün mü" olumlu anlamda başımı salladığımda gülümsemesi büyüdü. Yemeğini bitirdiğinde mutfağa inip tabakları temizledikten sonra kapı çaldı.
"Kim ki?" Neden olduğunu anlamadığım bir şekilde gözlerinde bi korku belirmişti. "Dolapları getirmişlerdir güzelim" "haaa"söylediğimde derin bir nefes bırakıp salona geçti. Dolaplar yerleştiğinde salona indim. "Dolaplar tamaaaammm" gülümseyip telefonunu bıraktı. "O zaman hazırlanalımmm" yerinden kalkıp odaya gittiğinde peşinden gittim. Simay hazırlanırken kitap okumaya başladım.

"Altaayy sence hangisi" gülümseyip elindeki iki pantolona baktım. "İkiside güzel birtanem" kaşlarını çattı. "Birini seçmen lazım amaa" gülümsedim "lacivert giysene. Çok yakışıyo sana" gülümseyip diğer pantolonu kenara bıraktı. Üzerini değişip geldiğinde o kadar güzel gözüküyordu ki. Makyaj masasına oturup makyajına başladığında kitaba olan bütün odağım kaybolmuştu ve sadece sevgilimi izliyordum...

Makyajını bitirip saçlarını savurdu. "Tamaaaamm hadi çıkalım" kitabı yatağa bırakıp yanına gittim. Ellerimi beline dolayıp boynuna bir öpücük bıraktım. "Çıkalım bebeğim"

Elimi tuttuğunda aşağı inip arabaya geçtik. Her zamanki gibi sağ koltuğunda şarkıları yönetiyordu.

SİMAY'dan

Heyecanımı belli etmemeye çalışsam da Altay'ın anladığına emindim. Gelinlik bakıcaz şaka gibiii.

"Gözdeleri de çağırsak mı" bana bakıp gülümsedi "Çağıralım güzelim" Gözdeyi aradığımda her zamanki neşesiyle açtı telefonu

"AAALOOOOOO"

"GOZDEEEEEĞ"

"NEEEEE"

"GELİNLİK ALMAYA GİDİYOOOZZ"

"NEEEEEYYY! BENSİZ Mİ ŞAKA MISIN SEN"

"Haber vermek için aradım şapşal. Sizin evin yakınlarındayız hazırlan"

"Ayyy bak heyecanlandımmm Can yok zaten İrfana söylüyorum ben hemen. AAYYY ÇOK HEYECANLANDIM"

"Bir de bana sor"

"Sen zaten heyecanlanıcaksın be! Sanki ben evleniyorum şuna bak"

Gülümsediğimde Altay beni sırıtarak izliyordu.

"Gözde eve yaklaştık 20 dakikan var bebişim"

"Ay tamam tamaammmm kapat"

Telefonu kapatıp başımı geriye yasladım ve dudaklarımı ısırdım. "Heyecanlı mısın" gülümsedim

"Çokk. İçimde kelebekler uçuyor gibi hissediyorum" gülümseyip yanağımı sıktı ve arabayı kenara park etti. Elimi tutarken baş parmağıyla da elimi okşuyordu. Telefonumu alıp fotoğraf çektim ve hikayeye attım.