SİMAY'dan
Uyandığımda hastane odasındaydık ve Altayda başını yastığıma koymuş uyuyordu. "Altay hadi kaalk"
Başını kaldırıp yüzüme baktığında gülümseyip yanağını okşadım."Çıkıyoruz dimi hastaneden?" Başımı salladığımda gülümseyip yerinden kalktı.
"İyisin dimi bak?" Göz devirdim "Altay dünden beri 100 defa sordun ya! İyiyiiiiiim" iki eliyle yanaklarımı araya alıp dudağıma bi öpücük bıraktı "emin olmak istiyorum bebeğim benim"
Yerimden kalktığımda Altay çıkış işlemlerini hallediyordu. Aklımda hala kaybettiğim bebeğim vardı. "Nasıl anlayamadım varlığını nasıl ya"
Kapı açıldığında gözlerimi silip ceketimi giydim. "Ağlamak yok ama artık" başımı sallayıp elini tuttum ve hastaneden çıktık. Arabada başımı cama yaslayıp olanları düşünmeye devam ettim."Güzelim. Az önce ne dedim?" Başımı salladım "ağlamıyorum" gülümsedi "emin misin" yanağımdan akan yaşların farkında bile değildim.
"O kadar yoğun düşünüyosun ki ağladığını fark edemiyosun." Dudaklarımı yemeye başlamıştım.
"Ve dudaklarını da uzun süredir yiyosun" eliyle dudağıma dokunduktan sonra arabayı park etti. Arabadan indiğimizde benim evimin önündeydik.
"Neden buraya geldik" elini belime doladı "şu Oğuz işinden dolayı bi süre burda kalıcaz. Ve hiç merak etme bütün eşyalarımız burda""Gelinliğim" gülümsedi "onu unutur muyum sence???" Kapıyı açıp gülümseyerek eliyle içeriyi gösterdi. Küçükte olsa bi gülümseme sağlayabilmiştim. "Özlemişim evimi" koltuğa oturup derin bi nefes aldım. "Temizlik lazım ama" kaşlarını çattı "gidiyoz gidiyooozzz ne temizliğiii hazırlanalım iyiysen. İyisin dimi?" Suratımı astım "iyiyim iyi İ Y İ!"
Gülümsedikten sonra yukarı çıkıp eşyalarımızı toparladık. Uçağımızın saati yaklaştığında havaalanına geçtik ve uçağın business kısmından bilet olduğu için ilk önce biz uçağa geçtik. Başımı Altay'ın omzuna yasladım. Yanımızda Sefa da vardı bu arada. Uyandığımda Altay deftere bişeyler yazıyordu.
"Günaydın birtanemm" gülümseyip burnuma bi öpücük bıraktı. Defterini kapatım kafamın altındaki kolunu kaldırıp ovaladı. "Uyuştu mu?" Başını olumlu anlamda sallayıp gülümsedi.
Uçağın inişe geçeceğine dair anons geçtiğinde arkama yaslanıp dışarıyı izlemeye başladım. Öyle güzel bi sebeple gelmiştik ki. Belki de hayatının en büyük kararını vericekti Altay. Aslında kararı vermişti. Bu kararı gerçekleştirmek için en büyük adımı atıyor bugün.
Yüzünde öyle güzel bi gülümseme vardı kı. Ara ara Fenerbahçeden ayrıldığına üzülmüyor değildi. Sonuçta Altay fenerbahçe için çok şey yaptı. Taraftarların bir kısmı ona çoğu zaman küfür etse de Altay Fenerbahçeyi hep çok sevdi...
Uçak indiğinde valizimizi alıp havaalanından çıktık. Kalıcağımız otele gittikten sonra Altay'ın telefonunun çalmasıyla görüşmeye çağırıldık.
Hepimiz hazırlandıktan sonra bi toplantı odasına girdiler. Bense kapıda bekliyordum. Yaklaşık 1 saat süren toplantıdan sonra kapı açıldığında Altay ve Sefa'nın yüzü gülüyordu.
"Noldu?" Altay yanıma gelip elini yanağıma koydu "imzaladık güzelim" gülümseyip sarıldıktan sonra toplantı salonundan çıkıp otoparka yürümeye başladık.
Belki de hayatımızı değiştiricek bi karar almıştı bugün. Ve ben Altay nereye giderse peşinden hiç düşünmeden giderim. Altay'ın mutluluğundan önemli bir şey düşünmüyorum bile. Arabaya geçtiğimizde Altay elimi tutup derin bir nefes bıraktı. "İstanbula gidip evlenelim." Sefa arkada oflayıp;
"Ne evlilik meraklısı çıktı bu da ya! Yenge bu böyle değildi ha alakası y-" Altay boğazını temizlediğinde Sefa susmuştu. Arabayı çalıştırıp otele doğru gitmeye başlarken aklımda Altay'ın neden Sefayı susturduğu vardı. Bişey mi saklıyosun Altay?Otele geçip odalarımıza çıktığımızda sırayla duş aldıktan sonra Altay yatağa kendini bıraktı.
"Altay bişey sorucam" başını kaldırıp gülümsedi. "Sor birtaneemm sorr" yanına oturup yüz ifademdeki ciddiyeti bozmadım. Ciddiyetimi anlayıp kendi de yerinde doğrulup elimi tuttu. "Bi sorun mu var?" Başımı salladım. "Sefa konuşurken. Bi anda onu susturup yüzünü astın. Neden?" Altay'ın yüzü tekrar asılmıştı. Elimi bırakıp yüzünü ovaladı.
"Eski konuları açsın istemedim" kaşlarımı çattım "hangi konular mesela" Derin bi nefes alıp tekrar elimi tuttu. "Simay. Ben seninle tanışmadan önce biraz... Farklıydım. Yani kimseyi sevemiyordum genelde soğuyordum. Hele ki seni o düğünde görüp bir daha hiç konuşamayınca iyice bozdum. Seninle davette karşılaştığımız günden de önce senin geliceğini öğrendiğimde ben her şeyi kapadım. Seni istediğimi biliyodum çünkü. Hatta herkes biliyordu.
O günden sonra kendime ve sana seni üzmeyeceğime dair söz verdim ben. Ve Sefa bu konuya girerse kafana takmanı istemedim. Ama takmışsın." Gözleri dolmuştu... İçini bir anda dökmesine şaşırmıştım."Bu kadar ayrıntılı anlatmamıştım hiç. Özür dilerim. Ama benden şüphelenmenden ya da vazgeçmenden çok korktum Simay" sözün yarıda kestim "Sakın. Ben sana her şeyimi anlattım ve defalarca söyledim.
Ben senden vazgeçmem Altay. Ne olursa olsun kimse vazgeçiremez. Sen bile" bi anda dudaklarını dudağımda hissetmemle kollarımı boynuna doladım. Beni belimden kavrayıp yatağa yatırdı. Üstümüzü örtüp başını göğüsüme yasladı. "Uyusam burda? Sadece burda bişeyleri düşünmeden uyuyabiliyorum" gülümsedim. "İyi uykular sevgilim..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"Ne zamandır sendeyim..." (Altay Bayındır)
Literatura Kobieca"Nolursun kaç kurtar kendini bu diyardan yar."