GÜLÜM•

62 Ne evliliği?

2 gün sonra;

Karstan Ankara'ya döneli 2 gün olmuştu ancak Özer dün iş için İstanbul'a gitmişti ve onsuz çok sıkılıyordum.

Herkes aksam yemeği için Zehra Teyzelere toplanmıştı. Bende işten sonra az uzanıp oraya gecmistim.

"Özer ne yapıyor acaba?" demişti Zehra Teyze oğlunun yanında olmamasina üzülerek. Altı üstü gideli bi gün olmuştu.

"Akşam yemeği yemiş, otelde uzanıyormuş." dediğimde Zehra Teyze ve Özge haric herkes şaşkınlıkla bana bakmıştı.

"Bu kadar bilgi sana nerden geldi?" dedi annem sorgucu gözlerle.

"İş için sormam gerekenler vardı, aradım konustuk o sıra söyledi."

Yemek sonrası herkes farklı yerlere dağılmıştı. Annem ile Zehra Teyze arkadaslarinin evine oturmaya gitmişti. Abim ile Özge ise bebek icin bir seyler bakmaya gitmisti. Ben ise Özgelerin koltuğunda kalmış yarı uyuklar halde televizyona bakiyordum.

Ayak sesi duyduğumda kalbim korkuyla atmaya başlamıştı. Arkamdan gelen kişi beni belimden tutup kucağına aldığında kokusundan tanımıştım. Özer gelmişti.

"Gelm-" konuşmama izin vermeden dudaklarıma yapışmıştı.

"Gelmişsin." diyebildim dudaklarını üzerimden çektiğinde.

"Dayanamadım sensiz. Zaten bir daha gittiğimde seni de götürecegim."

"Çanta mıyım ben be adam nasıl her yere tasiyacaksın."

"Evet çantasin, benim kol cantamsın hatta her şeyimsin." demisti burnumun üstünden öperek.

Beni kucağından indirmeden odasına çıkarmış ve usulca yatağa bırakmıştı. Kendisi de üstüme çıkıp alnımdan baslayarak hafif hafif her yerimi öpmeye başlamıştı. Burnum, yanaklarım, dudağım, çenem ve boynum. Usul usul talan ediyordu bedenimi.

Boynuma ıslak bir öpücük bırakan Özer kafasını bir kac saniye omzuma yaslayıp durmuştu. Daha sonra dayanamıyor gibi kafasını kaldırıp gözlerime bakmıştı.

"Ben artık herkese söylemek istiyorum."

Ağzından çıkan cümleler kulağıma iliştiginde kalbim yerinden çıkacak gibi atmaya başlamıştı.

"Olmaz, çok erken."

"Nesi erken gülüm? Söyleyelim ve yaz sonunda evlenelim."

'Evlilik' dediğinde gözlerim fal taşı gibi açılmıştı.

"Ne evliliği?"

"Beraber yatıp beraber kalkalim istiyorum, hatta bütün bedenine sahip olmak, istedigim zaman istedigim gibi davranabilmek istiyorum."

"Yapamam ben Özer." dediğimde hayal kırıklığı ile gözlerime bakmıştı.

"Neden gülüm?"

"Bi evi geçindirmek, çekip çevirmek kolay degil. Senelerdir okul okuyorum, şimdi ise işe başladım senin yanında. Bilmediğim cok sey var ve ben seni mutsuz etmek istemiyorum."

"Hizmetli tutarız o yapar her şeyi, ben senin yorulmani istemiyorum zaten."

"İyi de hic biseyim yok elimde avucumda, çeyizim yok, tabağım tencerem yok." dediğimde kahkaha atmıştı.

"Ya dert ettiğin şeye bak, sen iste Karaca'nın mağazasını üzerine yaptırayım."

"Bi babam bile yok." dediğimde yüzündeki gülüş solmuştu.

"Gülüm ben senin her şeyin olurum. Baban, annen, abin, en yakın arkadaşın olurum. Ancak bırakıp giden babanı tutup kolundan geri getiremem ama tabi ki gidip konuşurum gelmesi icin sende istersen ikna etmeye çalışırım."

'Hayır' anlamında kafamı sallamıştım. Özer gözümden akan bir iki damla gözyaşını büyük parmaklarıyla hemen silmişti.

"Ben seni evimin sultanı yapmak istiyorum."

"Bilmiyorum, bir süre düşünmem lazım. Zaten ailen de birlikte olmamızı istemiyor."

"Tamam gülüm düşün ama ailemdi, oydu buydu dert etme çünkü kimsenin fikri önemli değil bize karışamazlar." diyerek alnimdan öpmüştü.

Özeri bacaklarımın arasına alıp onu bu kez alta ben almıştım. Kucağına oturacağım sırada kalcamdan tutmuştu.

"Noldu?" dediğimde dudağımın üzerinden öpmüştü.

"Hakim olamıyorum kendime."

Bu kurduğu cümle benim daha da hoşuma gitmişti. Elini kenara çektirip erkekliginin üzerine oturduğumda Özer dogrulmaya çalışmıştı ancak üstüne doğru uzandığımda kalkamadan sıkıca belimden tutmuştu.

Tekrar yatar pozisyonda olduğuna emin olduğumda geri doğrulup bi kere de tişörtümü çıkarıp kenara fırlatmıştım. Özer açıkta kalan göğüslerime yiyecek gibi bakıyordu. İki eliyle iki yandan askılarımı indirip beni tek koluyla tekrar alta almıştı.

Bir eliyle sağ göğsümü yoğururken sol göğsümü ise ağzına almış yalayıp emiyordu.
Ancak bacaklarını ve erkekligini benden uzak tutuyor dokundurmuyordu. Bacaklarımı beline sarıp kendime bastırdığımda sabretmeye çalışır gibi kafasını göğsüme yaslayıp soluklandı. Erkekliği neredeyse pantolonunu delip kısa şortumdan iceri girmek üzereydi.

Özer bi anda üstümden kalkarak kendini geri çekmişti. Tam o anda erkekliğinin kocaman olduğunu ve pantolonun önünde çadır kurduğunu farketmiştim.

"Gülüm annemler gelir şimdi hadi toparlanalim."

Yatakta dizlerinin üstünde durmuş masum masum bana bakıyordu. Zevkten sersemlemiş ve aklı havaya uçmuş gibiydi.

"Ama sevgiliiim." demistim cilve yaparak.
Elimi şortumun iki yanina getirip kıvırtarak ve dikkatini şortuma çekerek şortumu çıkarmıştım.

"Delirdin mi kızım yakacaksın bizi?" demişti Özer altımdaki sadece ipli ic camasirimdan kadınlığımla gözgöze geldiğinde.

Bir şey dememe vakit kalmadan aşagıdan Zehra Teyze ile annemin seslerini duymuştuk, eve gelmişlerdi.

Bende Özer gibi yatakta dizlerimin üstüne gelmiş ve elimi Özerin erkekligine atmıştım.

"Yarın bir kaçamak mı yapsak?"

Özerin nabzı kalbi yerinden çıkacak gibi atıyor ve deli gibi nefes alıyordu.

Elimi erkekliginden cekerek boynuna dolayıp Özer'in dudaklarından öptüm. Özer ise kalçamı avuçlayarak karşılık vermişti.

"Badee."

Aşağıdan Zehra Teyzenin bağırmasıyla dudaklarımız ayrılmış ve yataktan kalkmıştık. Üzerime kıyafetlerimi hızlıca giyinmiştim.

"Ben uyuyakaldim derim sende sonra gel Özgenin odasindaydim Bade odamda yatinca bende oraya yattim dersin." diyerek dudağının üstünden öpmüştüm ve kapıya doğru ilerlemistim.

Çıkmadan önce Özerin çadır kurmuş önüne bakarak gülmüştüm.

"Şunu da hallettikten sonra in gözükürse öldürürüm seni." dediğimde kıskançlığıma gülerek odasındaki lavaboya girmişti. O sırada bende odadan çıkarak annemlerin yanına inmiştim.

...

Bu bölüm boll Özer ve Badeli oldu, mis.💫