Chester: a-alo? Mandy nasılsın tatlım?
+: ben mandy değilim. Sevgilin elimizde.
Chester: ne- NAPIYORSUNUZ MANDY'E! EĞER ONUN TEK SAÇ TELİNE BİR ZARAR GELİRSE...
+: sakin ol aslan parçası. O iyi. Mandy tatlım sevgiline iyi olduğuna dair ses ver bakalım. konusmayacak mısın? A doğru ağzın bantlı. Fazlasıyla çığlık atmanın bedeli güzelim. En iyisi bir video gönderelim soytarına a yani şövalyene.
Chester: siz kimsiniz ve ne istiyorsunuz!
+: çok bişey değil. Sadece ufak bir işimiz var seninle... Yarın sana atılacak olan konuma gel. Şimdilik beklemede kalmaktan başka çaren yok. Eğer polise yada başka birine haber verecek olursan! Biricik sevgiline veda edebilirsin...
Chester: NE İŞİ LAN! SEN NE-
Telefonun yüzüne kapanmasıyla Chester sinirle duvarı yumrukladı. Mandy ellerindeydi. Ve Chester'ın yapabilecek hiçbirseyi yoktu.
Telefonuna atılan videoyu açtı. Mandy'i ellerinden kollarından bacaklarından bir sandalyeye bağlamışlardı. Korktuğu her halinden belliydi. Chester üzüntü ve korkuyla izledi. Mandy fazlasıyla korkması dışında iyi görünüyordu.
***
Edgar: bekle burada.
Fang: başka bir seçeneğim yok küçüğüm.
Edgar utançtan kızarmış yanakları eşliğinde pansiyona girdi. Hızlıca salondaki imza defterini aldı. İmzalayıp çıkacakken volta atan Chester'ı gördü. Oldukça endişeli gibiydi. Yanına gitse mi gitmese mi bilemedi. En sonunda dayanamayıp Chester'ın yanına gitti.
Edgar: hey Chester! Napiyosun burada? İyi misin?
Chester hızla Edgar'a döndü. Yüzünden anlaşılan bir panikle bakıyordu. Edgar'a tam olan biteni anlatacakken aklına telefondaki kadının dedikleri geldi. Ve sustu.
Edgar: Chester?
Chester: b-b-ben iyiyim edgar. Sorun yok mükemmelim.
Edgar: emin misin? İyi görünmüyorsun.
Chester: haha ben hep böyleyim! Sen nereye böyle gece gece?
Chester edgar'ın cevabını duymamıştı bile. İçi içini yiyorken hiçbirsey almıyordu beyni.
Edgar: CHESTER! Duymuyor musun??
Chester: hı? Ben- duyuyorum.
Edgar: cidden Chester. bişey olduğu çok belli. Anlatsana.
Chester: B-bişey yok bişey yok! Sadece yorgunum iyi geceler!!
Chester hızla odaya girip kapıyı kapattı ve yatağına girdi. Uyuyamayacakti ama en azından sorulara maruz kalmamış olacaktı.
Edgar Chester'ın davranışına anlam veremedi. Ve bahçeye Fang'in yanına gitti.
Edgar: geldim.
Fang: hiç gelmeyeceksin sanıyordum! Neredeyse pansiyonu basacaktım.
Edgar: hah o kadar bekletmedim ya! Dimi?
Fang: yok canım ne bekletmesi ,Altı üstü 20 dk(!)
Edgar: o- o kadar oldu mu be.
Fang: hah! Hadi gidelim.
Edgar nereye gittiğini bile bilmeden Fang'in peşinden gitti.
***
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BRAWLYWOOD'UN YILDIZLARI ✨
RandomBrawltonya'nın ünlü brawlerlarının yaşadığı Brawlywood da herşey pahalı ve mükemmeldi. Genel olarak suç oranları da oldukça azdı. Herkes lüks ve şerefli bir hayat peşindeydi. Yani çoğunluk... Burada doğup büyümüş çoğu brawlerların meslekleri v...