Garip Bir Gün

112 14 74
                                    

Brock: Fang? Sizin burada ne işiniz var?

Fang: eh- gece biraz eğlenmek için bara gelmiş olabiliriz ne var bunda?

Colt: lanet olsun, siktir olup gidin buradan yoksa sizi tutuklamak zorunda kalcaz!

     Fang ve Colette birbirine baktı ve Colt ile Brock'a teşekkür ederek oradan hızlıca uzaklaştılar. İyice uzaklaştıklarında nefes nefese kalmışlardı. Soluklanmaya çalıştılar. Ama bir yandan attıkları kahkahalar nefes almalarını zorlaştırıyordu. Şansları yaver gitmemiş olsaydı şu anda karakolda sorguda olabilirlerdi.

Colette: Edgar'ın arkadaşları çok da işe yaramaz değillermiş ha??

Fang: evet. Neyseki görev alıyorlarmış.

Colette: senin escort- şey sevgilin de orada mıydı?

Fang: Colette sana ne zaman ısınsam pişman ediyorsun.

Colette: ne?? Dilim sürçtü!

Fang: tabii.

   Bu esnada ara sokaktaki tanıdık iki ses duydular. ikisi de sessizleşip birbirine baktı ve dinlemeye başladı. Sese doğru yürüdüler. Ve duvarın köşesinden baktılar.

Belle: Bunu neden yaptın! Senin yüzünden artık o yok!

Bull: Buna sebep olacağını bilemezdim Belle. Sam için üzgünüm, yapabileceğim bişey varsa söyleyebilirsin. Aramız bozulsun istemiyorum.

Belle: Bull sen nasıl bu kadar öküzken aynı zamanda bu kadar tatlı olabiliyorsun...

   Colette ve Fang birbirine baktı. Bayılma derecesine gelmişlerdi. Bu nasıl mümkün olabilirdi ki? Belle Bull'dan ölümüne nefret ediyordu, yani herkes öyle sanıyordu... Colette ile Fang aralarında fısıldayarak konuşmaya başlamıştı.

Colette: bu nasıl olur! Annem bunu nasıl diyebilir?!

Fang: sakin ol! Bir açıklaması olmalı.

Colette: ne açıklaması! Kadın bildiğin şu hayvana tatlısın dedi!

Fang: eh belki belle iri seviyordur-

Colette: FANG!

Fang: kızım manyak mısın bağırmasana!

      Yeniden susup dinlemeye devam ettiler. Sesler kesilmişti hızlıca bir yere -konteynere-  saklandılar. Ve evet tahmin ettikleri gibi Belle ve Bull onları duymuştu. Etrafa bakındılar. Kimse olmadığını görünce yanlış duyduklarını düşünüp konuşmalarına geri döndüler.

Bull: her neyse belle. Eğer istediğin buysa, bir daha karşına çıkmam.

Belle: ... Hayır... Ben sadece... Sam'in benim yüzümden ölmüş olmasına dayanamıyorum.

Bull: Bu... Senin suçun değildi. Kendini suçlama.

     Bull Belle'e biraz daha yaklaştı. Belle ise ona başını kaldırıp baktı. Bull ona nazikçe ellerini uzatıp Belle'in karşılığını bekledi. Belle bir süre öylece bakarken sonunda elini uzattı. Bull onun beline dolanırken Belle'in kollarını omuzuna koymuştu.

    Yavaşça eğildi, Belle'in de kendisine karşılık vermesi üzerine daha da cesaret elde ederek dudaklarına kapandı. O Belle'i kendine bastırırken bunu izleyenler ise kalp krizi geçirmek üzereydi.

Colette: bişey yapalım Fang!!

Fang: napabiliriz!? Yaşlı pornosu izliyoruz şu anda!

Colette: off! Burası leş gibi kokuyor!

BRAWLYWOOD'UN YILDIZLARI ✨Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin