Yoğun bakıma alınmasının üzerinden 8 saat geçmişti. Annesi ve diğerleri hâlâ bekliyorlardı. Fang yere çökmüş yüzünü koluyla kapatmıştı. Öylece duruyordu. Olanların hepsinin geçip gitmesini istiyordu. Ona henüz yeni kavuşmuştu. Ve şu anda onu kaybetme tehlikesiyle yüreği yanıyordu.
Omuzunda bir el hissetti. Başını yavaşça kaldırdı. Bu Belle'di yanına çökmüş onu teselli etmek ister gibi duruyordu. Fang yorgunluk ve göz yaşından kızaran gözlerini zorlukla açık tutuyordu. Belle'i görünce de gözleri yeniden dolmuştu. Belle ona sarıldı. Fang Belle'in kollarında teselli aradı.
Tam bu sırada yanlarına iri gövdeye sahip bir gölge yansımıştı.
Bull: öf amma abarttınız ha!iyi olacaktır muhakkak. Zırlamayı kesin. Aina bile yorgunluktan uyuya kaldı. Sen ise hâlâ ağlıyorsun.
Fang: bu durumu sen anlayamazsın. Kalbine daha önce hiç sevgi damlamamış kimsenin ne yaşayıp hissettiği umrunda olmayan bir adamsın sadece.
Bull: sevgi ve aşk saçma ve yersiz hislerdir çocuk. Seni sadece yapmaman gereken şeylere iter ve senden yüzlerce fedakarlık bekler.
Fang: hayır... Karşılıklı sevgiyle beraber Doğru insanı bulursan herşey güzel olur... Fedakarlık yapacak bir durum varsa da bunu beraber atlatırsın.
Bull: pıh... sence o senin için doğru kişi mi?
Fang: aynen öyle başka birisini asla düşünemem ve hayatıma sokamam.
Bull: peki sen onun için doğru kişi misin?
Fang duraksadı. Diyecek bişey düşündü. Yaşadıklarını, yaşattıklarını düşündü. Edgar'ın gözündeki mutluluğunu düşündü. Sonra kendinden emin bir şekilde başını kaldırıp Bull'a baktı.
Fang: evet.
Bull: emin misin?
Fang: Evet...
Bull: o halde o neden burada?
Fang: b-ben... Benim bir suçum yok. Onun kılına zarar gelsin istemem. Olmadığım yerde-
Bull: bunu yapan seni ondan kıskanıp da yaptı. Yani senin yüzünden yaptı.
Fang: ne...
Belle: Bull muhabbetin tadını kaçırma istersen!
Bull: çocuğun gerçeği öğrenmeye hakkı var Belle.
Belle: ama şu anda değil!
Fang: ne gerçeği Belle! neler oluyor??
Belle: Bişey yok Fang. Sen bu adama aldırma götten baştan sallıyor.
Bull: eminim öyledir!
Fang durdu düşündü.Bull'un neden böyle bişey dediğini düşündü. Kim onu kıskanacaktı ki?
Sonradan aklına gelen isimle yüz hatları kasıldı. Öfke bedenini ele geçirmeye başladı. Sıkılan parmaklarının farkında bile değildi. Sinirine zorla hakim olarak Bull'a döndü.
Fang: bunu o köpeğin yaptı değil mi?
Bull: aa nasıl da tahmin ettin sen öyle!
Belle: Fang öncelikle sakin ol-
Fang: sus belle. Bunu benden sakladığına inanamıyorum!
Fang sinirle Bull ve Belle'in yanından geçip gitti. Bull ise sırıtarak arkasından seslendi.
Bull: işini bitirmeden dönme!
Belle: sen napiyorsun! Niye söyledin şimdi?? Poco senin en iyi adamın değil miydi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BRAWLYWOOD'UN YILDIZLARI ✨
RandomBrawltonya'nın ünlü brawlerlarının yaşadığı Brawlywood da herşey pahalı ve mükemmeldi. Genel olarak suç oranları da oldukça azdı. Herkes lüks ve şerefli bir hayat peşindeydi. Yani çoğunluk... Burada doğup büyümüş çoğu brawlerların meslekleri v...