Collette: nerede olabilirler? Umarım Edgar'ı bulmazlar
Diye geçirdi içinden colette. Her an etrafı kollayarak poconun gelip gelmediğini anlamaya çalışıyordu.
Poco gelecek mi bilemezdi ama bildiği bişey vardı. Edgar'ın aptal otistik her boka burnunu sokan arkadaşları buradaydı. Üstelik dümdüz içeri gidiyorlardı yakalanma kaygısı olmadan.
Collette: bu gerçek mi amk! Bunlar ne bok yiyo burada!?
Collette onlara kendini belli etse mi etmese mi kararsiz kalmıştı. Ya onlar yüzünden yakalanırsa? O zaman ne yapacaktı?
Collette: en iyisi burada kalmak.
Ama sonra aklına yakalanma olasılıkları geldi. Edgar için kendi canlarını feda edeceklerdi. Bu ne kadar mantıklıydı?
Collette bir süre yerdeki bok böceğiyle bakıştıkdan sonra gizliden yanlarına gidip onları da tarafına çekmeyi tercih etti.
***
Üçüde yakalanmamak için fısıldayarak konuşuyordu.
Chester:Colt kes sesini yakalatacaksin bizi!
Colt: ne var? Her yanım pislik oldu!
Brock: Colt tek kelime daha edersen sikerim belanı!
Chester'ın gözüne uzaktan bu tarafa doğru gelen bir adam ilişti. Saklanmalılardı aksi takdirde ölüceklerdi.
Chester: şuraya bakın! Biri geliyor.
Brock Chester ve Colt'u çekip hızlıca büyük hurda bir arabanın arkasına geçti. Sessizlik içinde adamın gitmesini beklediler.
***
Poco: nerde bu koduğumun picleri! Şimdi ne bok yicem? Kaçtılar...
Poco duyduğu çıtırtılarla hareketi kesip odaklandı. Büyük transitin arkasından geliyordu. Poco tekrar gelen o umut ışığıyla silahını hedefleyerek sakin ve temkinli adımlarla oraya doğru yürüdü.
Poco içinden: şimdi siktim belanızı!..
Poco ani bir sıçramayla arabanın arkasına geçti. Ama hevesi kursağında kalmıştı. Burada kimse yoktu.
Hızlıca etrafına göz gezdirdi ama sadece hurda toplayan bok spike'ı görebildi.
Poco: kahretsin!
Poco çaresizlikle adamlarının bişey bulup bulmadığına bakmaya gitti.
***
Chester: ne yani? Sen bizim tarafımızda mısın?
Collette: of aptal daha kaç kere dicem!
Colt: Edgar nerede peki?
Collette konterneri işaret ederek: uyuyor.
Brock ve Chester konternerin kapağını yavaşça kaldırıp baktı. Ama çöp poşetlerinden başka bişey görünmüyordu.
Brock: kızım onun burada olduğunu sanmıyorum.
Colette: orada. Sadece dikkat cekmesin diye üzerine poşet yerlestirdim. Fark etmediyseniz başarılı oldum demektir hah!
Chester poşetin birini kaldırdı ve altındaki örtüyü gördü. Sonra yavaşça onu da açtı. Evet Edgar buradaydı. Huzurlu bir şekilde uyuyordu.
Chester örtüyü ve poşetleri geri yerleştirip kapağını kapattı. Sonra diğerlerine döndü.
Chester: peki şimdi ne yapcaz?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BRAWLYWOOD'UN YILDIZLARI ✨
Ngẫu nhiênBrawltonya'nın ünlü brawlerlarının yaşadığı Brawlywood da herşey pahalı ve mükemmeldi. Genel olarak suç oranları da oldukça azdı. Herkes lüks ve şerefli bir hayat peşindeydi. Yani çoğunluk... Burada doğup büyümüş çoğu brawlerların meslekleri v...