BOĞAZİÇİ |Yarı Texting (TAMAMLANDI)

•58.Bölüm•

"Hayatımda hiç bu kadar utanç verici bir şey duyduğumu hatırlamıyorum."

Biten ses kaydının peşinden Züleyha'dan gelen yorumla gözlerimi açtım.

"İyi yanından bakalım. Yerim seni demiş." dedi Beril.

"Gördü salak gibi kızı, yiyecek tabi." dedim.

"Aşkım acıktım dese kolunu koparıp mangalda yeller bu kız ya..." dedi Züleyha.

"Negatif basma Züleyha, kafanı koparırım." dedi Beril. Sonra bana baktı.

"Bir günaydın falan yaz şu çocuğa."

"Hayır. Ben mesaj falan atmayacağım artık. Gidip annemlere vereceğim bu telefonu ben artık ya. Yeter bu geri zekalılık, telefonum yokken kendi kendimeydim en azından."

"Ay bir kere de abartma be Petek. Dramana başlayacağım ha, her haltın olay." dedi Züleyha. Kaşlarımı kaldırdım. "Ne var? Yunus'la beraber hayatına drama girdi bir çıkamıyor. Bu arada ben hatırlamıyorum, büyü falan yaptık mı biz?" dedi merakla.

"Yok be. Bir ara yapacaktık da Arap alfabesi gerekiyordu, Petek de alkol aldık günah olur falan dedi panikledi sen de ağladın korkudan. Sonra sızmışım gerisi bende yok." dedi Beril.

"Sanki büyü yapmak günah değil de alkol aldık diye günah olacak." dedi Züleyha.

"Sen ağlamışsın ya geri zekalı." dedim.

"Hadi ben geri zekalıyım kabul ettim, sen niye potansiyel manitana eski sevgilinin çükü hakkında büyü yapacağımızı söylüyorsun ki?" dedi Züleyha direkt.

"Hep sen içirdin bana ya."

"Ulan sen demedin mi geri zekalı? Niye benim suçum oluyor?"

"Ay başım şişti!" diye bağırdı Beril bizi susturmak için. İkimiz de susarken telefonun ekranına baktım. akın uyanmıştı sanırım, son görülmesi birkaç saat önceydi ama sanırım benim uyanmamı bekliyordu. O yüzden klavyeye dokundum yavaşça.

Petek: Günaydın. (12.43)

"Ne yesek ya?" dedi Beril.

"Canım fırında tavuk patates yanına makarna istiyor bir de soğan halkası ve birazcık da patates kızartması."

"Tamam, Petek mantıklı bir şey öner." dedi Beril Züleyha sustuğu an. Kahkaha attım.

"Canım çorba istiyor benim."

"Niye kırk yaşında Urfalı bir ağa gibi içip içip sonra çorba içiyoruz ya? Ne alaka, çirkin. Bari patates kızartalım." dedi Züleyha.

"Patates kızartıyorum o zaman?"

"Yanına bira iyi gider ha..." dedim birden. Züleyha bana baktı hevesle ama burada grup annemiz Beril'e düşüyordu söz hakkı. Ki o da "Tövbe estağfurullah ya!" diye bağırınca cevabımızı almış olduk. Beril mutfağa giderken koltuğa uzandım. Züleyha da ben de telefonla oynarken Akın'dan mesaj geldi.

Akın(Boğaziçi): Günaydın. (12.58)

Akın(Boğaziçi): Ayılabildin mi bari?

Petek: Hiç sorma.

Petek: Niye çok az içtiğimi tekrar anladım ben.

Akın(Boğaziçi): çok içsen bu kadar etkilemez ama az içmen daha iyi.

Petek: Karşı mısın ki böyle şeylere?

Akın(Boğaziçi): Saçmalama.

Akın(Boğaziçi): Yarış dönemi değilse Şitana'dan çıkmıyorum bile genelde.

Akın(Boğaziçi): Ama zararlı olduğu için dedim.

Petek: Şu Şitana'ya da bir ben gidemedim...

Akın(Boğaziçi): Hala orada mıyız ya?

Petek: Valla yeni yıla girerken sen söz verdin bana, mart bitti bitiyor, nisan demek zaten mayıs demek oho hazirandayız bile.

Petek: Anladın mı?

Akın(Boğaziçi): Başka bir yere gidelim seninle.

Petek: Niye Şitana olmaz?

Akın(Boğaziçi): Ortamı çok pis yavrum, sen girme böyle yerlere.

Petek: Beni muhallebiciye götürmezsin değil mi?

Akın(Boğaziçi): Kütüphaneye gideriz.

Petek: Ben gidecek adam bulurum bara merak etme.

Petek: Seninle kütüphaneye gideriz.

Akın(Boğaziçi): Öyle mi?

Petek: Evet.

Akın(Boğaziçi): Bul lütfen.

Petek: Bulurum sana ne?

Akın(Boğaziçi): Allah'ını seversen bul.

Petek: Bulacağım.

Akın(Boğaziçi): Bana da haber ver.

Petek: Niye?

Akın(Boğaziçi): Götünü sikeyim o herifin diye.

Petek: Ne?

Petek: Kıskandık sanırım??

Akın(Boğaziçi): Evet.

Petek: Ne?

Akın(Boğaziçi): Ne ne? Yalan mı söyleyeyim sana?

Petek: Ay belli etmemen gerekiyordu senin.

Akın(Boğaziçi): Yoo ederim.

Akın(Boğaziçi): Yok başka adam falan.

Akın(Boğaziçi): Şakaydı ayrıca. Kütüphane değil güzel bir yere gideriz ama önce şu sınav bir geçsin.

Petek: Ohoo sen beni oyalıyorsun...

Akın(Boğaziçi): Sarhoş olmak iki gün götürüyor insandan Petek. Ders çalış iki gün, söz sınav bitsin gideriz.

Petek: Kıskanman işini bu kadar çabuk mu geçeceğiz biz şimdi?

Akın(Boğaziçi): Hoşuna gitti bakıyorum da...

Petek: Öyle bir şey demedim.

Petek: Neyse tamam sınavdan sonra gideriz.

Petek: Gidiyorum ben.

Akın(Boğaziçi): Dur dur, bir şey soracağım.

Petek: Efendim?

Akın(Boğaziçi): Yaptınız mı büyü?

Petek: SUS AKIN!

*

yıldıza basmayı, yorum yapmayı ve diğer kitaplarıma da bakmayalı unutmayalım. 

<3