•5.Bölüm•

5.1K 266 27
                                    

"Ne sorunuysa bu dershane sırf seninle ilgilensin diye buna para vermiyor mu? Anlamadım. Sorunsa sorun. Hepimizin sorunları var. Eee?" dedi Beril kaşlarını çatıp

"Çok öküzsün Beril"

"Paşama bak sorunları varmış. Sanki şu anki yüzyılda sorunsuz adam kaldı?" dedi elindeki iskambil destesini karıştırmaya devam ederken.

"Deneme bir açıklansa da rahatlasam ya" dedim konu değişsin diye.

Salı harika çalışmıştım. Çarşamba sadece paragraf çözmüştüm ve Perşembe voleybol antrenmanından sonra uyumuştum direkt yorgunluktan. Bugün cumaydı. Gerçekten denemeden yüksek beklemek hakkım asla değildi ama iyi geçtiğini düşünüyordum

"Bir şey derse sorunlarım vardı dersin. Her şey için güzel bir bahaneye benziyor çünkü" dedi Beril ve kağıtları dağıttı aramızda. Elime aldım. İki kişi pek zevkli olmuyordu ama arkadaşımız sevgili Züleyha dersinden çıkıp bir türlü gelememişti.

"Neden sinirlendin bu kadar?"

"Bak mesajların arasında iyisin değil mi, sorun yok değil mi ve benzeri insancıl şeyler yazmışsın ve o putperest pezevenk iki satır mesaj yazmış."

"Ya belki cenazesi falan var bana neden anlatsın?"

"Öyle bir şey olmadığına eminim"

"Nereden eminsin acaba?"

"Ben hissederim ve bu sefer hissetmedim" dedi. gözlerimi devirdim. Laf etmedim ama. Beril gerçekten hissediyordu.

Bir keresinde durup dururken bugün bir şey olacak demişti ve Züleyha düşüp bacağını kırmıştı

Bir keresinde Yunus'a ,kendileri mezuna kalma sebebim sayılır, bakarken içimde kötü bir his var demişti ve akşamına Yunus'un beni iki kişiyle aldattığını öğrenmiştik.

Evet. Cinliydi biraz.

"Peki ne hissediyorsun sevgili spiritüel kişilik arkadaşım?"

"Boktan bir mesele olduğunu. Çok önemli olmayan" dedi omuz silkerken. O an telefonuma mesaj geldi. İçeriği gizli olan SMS'i atan dershaneydi.

"Peki deneme sonucum hakkında?"

"Bana bak ben doctor strange değilim Petek. Mallanma lütfen!" dedi. ofladım ve ekranı açtım. Mesajı okudum. TYT denemesinde altmış, AYT denemesinde ise otuz iki buçuk net yaptığımı görünce gözlerim büyüdü.

Geçen hafta on ikinciydim. Ve bu hafta kırk kişiden yirmi beşinci olmuştum

"Hasiktir"

"Noldu?"

"Yirmi beşinciyim?" dediğimde elindeki kartları bıraktı

"Kaydırma mı yaptın?"

"Ben malmışım" dedim şaşkınca. Beril elimden aldı telefonu. İçime çöken huzursuzlukla kaşlarım çatıldı.

Otuz iki buçuk neydi ya? Otuz iki buçuk?

Yirmi beşinci olmuştum.

Annem ve babam zaten mutsuzdu. Mezuna kalmamdan memnun değillerdi. Bu sonuçtan ben de memnun değildim.

Akın?

Hasiktir.

"Şey...mesaj geldi sana"

"Kim?" dedim merakla.

"Boğaziçi" dedi ve telefonumu uzattı. Ekrana baktım. Yukarıdan gelen mesaja tıkladım

Akın(Boğaziçi): Yarın öğlen on ikide konumunu atacağım kafede ol.

Akın(Boğaziçi): denemen hakkında konuşacağız.

Akın(Boğaziçi): ve bu rahatlığın.

Petek: gerçekten iyi geçmişti

Akın(Boğaziçi): Görüyorum onu Petek.

Petek: Yarın annemle dışarıya çıkmam gerekiyor

Akın(Boğaziçi): Kendin bilirsin Petek.

Akın(Boğaziçi): yeni programını atarım Pazar günü. İstediğini yap

Akın(Boğaziçi): pek dinliyor gibi değilsin ama genel atacağım zaten. Bir ay kadar aynısını uygularsın.

Akın(Boğaziçi): iyi günler. 

BOĞAZİÇİ |Yarı Texting (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin