Ertan bey'in, Deniz ile benim oturduğumuz kanepenin karşısındaki gri koltuğa yerleşmesini izledim. Dikkatli bakışları ikimizin arasında gidip geliyor, kanepenin iki uzak ucuna oturduğumuzu ve savunma pozisyonları aldığımızı not ediyordu bes belli. Yol boyunca aynı şekilde davranmıştık.
"Aranızdaki gerginliğin sebebi ile başlayalım mı?"
Önce Deniz'e konuşma şansı vermek için bekledim. Orada öyle sessizce oturmasına çok şaşırmadım.
"Pekala... Yaklaşık 24 saat önce Deniz'in, burada yaşadığını bilmediğim eşiyle tanıştım."
"Eski eşimle." Deniz kızgınlıkla düzeltmişti.
"Biraz geri gitmek istiyorum. Deniz, neden Nil'e eski eşinden bahsetmedin?" diye nazikçe araya girdi Ertan bey.
"Bir noktada kesinlikle söyleyecektim."
"Bana hiçbir şey söylemiyor ki." diye fısıldadım. Rimelim yanaklarımdan akmasın diye çantamda bir mendil aradım.
"Neler konuşuyorsunuz?" diye sordu Ertan bey her ikimize birden.
"Ben genelde özür diliyorum." Deniz benden önce davranıp cevaplamıştı.
Ertan bey başını kaldırıp ona baktı.
"Ne için?"
"Her şey için." Parmaklarını saçlarının arasından geçirdi.
"Nil'in çok talepkar olduğunu ya da senden çok fazla şey beklediğini mi hissediyorsun?"
Deniz'in bakışlarını üzerimde hissettim. Sessizce cevapladı.
"Hayır. Hiçbir şey istemiyor benden."
"Hakikat dışında." diye düzelttim ona dönerek.
Alev alev yanan gözlerinin ateşiyle dağladı beni.
"Nil'in senden bir şeyler talep etmesini mi istiyorsun, Deniz?" diye sordu Ertan bey.
Deniz kaşlarını çattı.
"Bunu biraz düşün. Bu konuya sonra tekrar geleceğiz."
Ertan bey dikkatini bana çevirdi.
"Birçok kadının son derece rahatsız edici bulacağı bir durumla karşılaşmışsın, Nil."
"Durum filan yoktu." dedi Deniz soğuk soğuk.
"Nil'in algıladığı durum." diye netleştirdi Ertan bey.
"İlişkimizin fiziksel yanı göz önüne alınırsa bunun ne kadar gülünç bir algılama olduğu ortada"
"Pekala. O konuda konuşalım biraz. Haftada kaç kez sevişiyorsunuz? Ortalama olarak."
Yüzüm yanıyordu. Deniz'e baktım, o ise karşılık olarak pis pis sırıttı bana.
"Şey..." Kederle büzdüm dudaklarımı. "Çok."
Ertan bey tabletini kucağına bırakırken Deniz'in gözlerine baktı.
"Bu cinsel aktivite düzeyi senin için alışılmış bir şey mi?"
"Nil ile olan ilişkimde alışılmış hiçbir şey yok Doktor."
"Nil'den önce cinsel ilişki sıklığın neydi?"
Deniz'in çenesi kasıldı. Sonra bana baktı.
Ben olsam, bu soruyu onun önünde yanıtlamak istemezdim. Bunu kabul ettiğim halde "Haydi söyle." dedim ona.
Uzattığı eliyle aramızdaki mesafeyi kapattı. Elinin içine koyduğum elimi güven veren bir şekilde tutup sıkması hoşuma gitti.
"Haftada iki kere." dedi gergince. "Ortalama olarak."
