Mor Aziz Hazine Sarayının üçüncü katında, yeniden birleştikten sonra, sonunda ana konuya girmişlerdi.
“Kıdemli Mor Aziz, burada ne yapabilirim?”
Zhao Feng inanılmaz bir şekilde saygılıydı. Ne de olsa, Mor Aziz Kısmi Ruhu hayattayken, Boş Tanrı Alemini aşmış bir varlıktı.
Üstelik, o Zhao Feng’e Yeşim Ejderha Koruması, Buz İmparatorluk Mızrağı, On Bin Hayalet İncisi vb. gibi eşyalar vererek yardımı dokunmuştu.
“Zhao Feng, Mor Aziz Harabeleri henüz gerçek tehlikeyle yüzleşmedi ama bildiğin gibi dışarıdaki üç iki yıldızlık tarikatın Boş Tanrı Aleminde uzmanları var ve onlar da sürekli harabenin gücünü zayıflatan bir düzenek ustasını çağırdı.”
Dedi Mor Aziz Kısmı Ruhu.
Mor Aziz Harabelerindeki durum karmaşıktı.
İlk olarak, Mor Aziz Harabeleri sekiz bin mil uzunluğundaydı, ki bu ayrı bir boyut için inanılmaz bir şekilde büyüktü. Buradaki ortam Azur Çiçek Kıtasından on kat daha iyiydi ve burada büyük bir miktarda kaynak vardı.
Zhao Feng çoktan bunları biliyordu.
Gerçek Ruh Alemine ulaşmış binlerce canavar vardı ve hatta küçük bir sayıda birkaç uyuyan Hükümdar canavar vardı.
Bu canavarların arasında, dışarıda önemli bir ölçüde değerli olacak nadir veya nesli tükenmiş türler vardı.
“Yufei’nin bu yeri varis olarak alma şansı diğer Gerçek Ejderha dahileri için düşünülemez bile.”
Zhao Feng kalbinde iç geçirdi. Tüm bu dahilerin arasındaki en şanslı kişi beş Ezici Dahiden biri değildi, Zhao Yufei idi.
“Senin şu an gördüğün Mor Aziz Harabeleri zayıflayıp küçülmeye başladığından on bin sene sonraki hali. On bin sene önce ki gücü şu anki gücünden çok daha fazlaydı…”
Mor Aziz Kısmı Ruhu iç çekti.
Zhao Feng’in kalbi sarsılmıştı. Mor Aziz Harabeleri şu an zayıf durumda mıydı? Zirve halindeyken tam olarak ne kadar güçlüydü?
“Kıdemlimize sorabilir miyim; ne tür tehlikeler var ve yardım edebilmek için ne yapabilirim?”
Zhao Feng sordu.
“Gücüm zamanla azaldığı için, artık kuvvetimin %5’ine bile sahip değilim ve hala Yufei’ye mirası arındırması için yardım etmem gerek. Artık bu yer üzerinde pek bir kontrolüm yok.”
Dedi Mor Azız Kısmı Ruhu uzun bir iç çekmeyle ve devam etti, “Eğer zirve halimde olsaydım, tek bir düşünceyle tsunamiler ve fırtınalar yaratabilirdim.”
Zirve halindeyken Mor Aziz Kısmı Ruhunun bu miras üzerinde mutlak bir güce vardı.
