18. Kriz

6.3K 476 150
                                    

Merhabalar ben geldiiim!!! 22yi bitirebildim sonunda. 23e ise bu akşam ya da yarin baslayacağım. Yazma sürem ister istemez uzadığı için beklemeyin diye önden yaziyorum.

Öncelikle bölüm başlığı aklına neler getirdi bilmiyorum ama bu bölümün yazılması lazımdı. Her şeyi okuduk, Naz'ın Akça ailesine ne yaptığını, Akgül ailesine bırakılmasını ve Akgül ailesi ile Naz arasında olanları. Bu bölüm biraz da Naz'ın onlardan neden nefret ettiğini öğreneceğiz. Bu biraz Yusuf'tan kaynaklı olacak ama ona kızmayın, çocuğum her şeyden habersiz🥹🥹

Ben böyle deyince daha bir meraklandın değil mi? O zaman daha fazla uzatmayayım, gel bölüme.

Jabbar- Cesaretsizce Olmuyor

Keyifli okumalar!!!!

🦋

Bir itiraf etmem istenirse kesinlikle bu itirafım Baran hakkında olurdu. Ali Baran Akgül, babasına benzeyen manyaklığıyla birlikte tertemiz bir deliydi.

Herkesin içinde özür dilemek de neydi?

Uzun zamandır özür duymayan kulaklarım ve bu özrü algılayan beynim ne yapacağını şaşırmış olmalı ki, Baran'a bakarken "şov yapma geri zekalı." demiştim. Evet evet, herkes bize bakıyorken ve insanlar benden bir cevap beklerken bu aptallığı yaparak böyle bir cevap verdim.

Masada gülüşmeler başlarken Baran eyvallah dercesine gülerek başını sallamıştı. Utanmıştım ve bir an önce şu masadan kalkmam gerekiyordu. Buna dayanarak hızlı hızlı ağzıma salatalık, zeytin, domates tıkıştırırken ikizlerin adımı söyleyerek güldüklerini duyabiliyordum.

O an olmasını istemediğim bir senaryo oldu ve telefonum çaldı. Arayanın abim olmaması için dua ettim çünkü şu an onunla ağzım bu kadar doluyken konuşamazdım.

Beklediğim olmadı ve telefonu çıkardığımda ekranda abimden gelen görüntülü aramayı gördüm. El mecbur telefonu açarken hemen bir dakika işareti yaptım ağzımdakileri hemen bitirmek için çabalarken. "Obo bo dokko." diyebildim ancak abimin anladığını hiç sanmıyordum.

"Ağıza bak," şaşkınlıkla konuşması çok normaldi. Ağzım dopdoluydu resmen. "Kızım aç mı bıraktılar seni? Haftalardır yemek vermiyorlardı da bugün mü kavuştun yemeğe?"

Gülen sesler masada çoğaldığında Defne sandalyesinden indi ve pıtı pıtı benim yanıma geldi. Telefonu ona doğru eğdiğimde el salladı abime. "Yusuf," diye seslendi abimde ona el sallıyorken. "Halam çok komik!" Elini ağzına kapadı ve kıkırdadı eşek. "Böyle tıktı ağzına salatalığı!" Avcunu açtı ve ağzına kapadı hızla. Sanki ağzında kocaman bir yemek parçası var gibi çenesini oynatmaya başladığında ona laf yetiştirebilmek adına küçülttüğüm lokmayı yuttum.

"Eşeğe bak beni ispitliyor!" derken kafasına vurdum hafifçe. "Git ananın dizinin dibinde otur." Masadakileri rahatsız etmemek için ayaklandım ve salona geçtim. Bahçeye çıkmak mantıklı olabilirdi ancak hava soğuktu ve sabah beşten beri yeterince üşümüştüm. Odaya ise gitmek istemiyordum. "Sana da aşk olsun abi, gülüyorsun bana ya!"

ALTIN KADEHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin