21. Kelebek hissi

5.4K 448 132
                                    

Selamlar, ben geldiiimmm!!!

Kısa bir konudan bahsedip bir daha aynı konuyu açmayacağım. Bölümlerin sana kısa geldiğinin farkındayım. Bölümleri önceden yazdığımı defalarca kez söyledim, e o zaman şu an yazdıkların uzun olsun dediğini de biliyorum. Bir bölümü yazmak senin pencerenden ne kadar kolay görünüyor bilmiyorum ama benim penceremden kolay değil. Ne yazıyorsun da zorlanıyorsun deme kırılırım xuemcowm

Şaka bir yana Aleda İzem'den de burada olanlar varsa eğer bilirler ki bir yerden sonra bölüm araları uzar. Aleda İzem'de bunu çok fazla yaşadım. Bölüm uzun olsa da aralığı da uzun oluyordu. Bölüm arasının uzun olmasındansa ben bölümün kısa olmasını tercih edenlerdenim.

Hem bölümü kısa tutup hem de arayı uzatsam inan bana haklısın, ama iki günde bir bölüm geliyor, bu kadar kısa olması bence aramızda sorun olmamalı.

Her neyse, şu an yazdığım bölümleri uzatmaya çalışıyorum balım. Öyle bir bahsetmek istedim, bil diye yani.

Murat Boz- Özledim

Keyifli okumalar!!!!

🦋

Şansıma, bahtıma tükürseydim keşke. Sakin ol Naz, sakin. Doğal karşıla. Babalarına söylememeleri için doğal davranmam gerekiyordu. Bu yüzden güldüm.

Evet, ikizlere baka baka güldüm. "Evet," diye birde onayladım cümlelerini. "Asaf abiniz beni seviyor, bu çok normal." Hiçbir şey yokmuş gibi elimi Asaf'ın omzuna attım. "Bende onu seviyorum."

"Ne?"

"Ne?"

"Ne?" Üç ağızdan aynı anda çıkan soru cümlesi ile iyice boka battığımı anlamıştım. Asaf bile yanlış anlamıştı, çocuklar nasıl anlamasındı?

"Nasıl?" dedi Ömer babasıyla neredeyse benzeyen, daha yumuşak yüzüyle. Kaşlarını derince çatmıştı. "Annemin babamı sevdiği gibi mi seviyorsun?"

Defne'den bir çığlık daha duyulduğunda, "oha!" diye bağırmayı ihmal etmedi.

"Asıl sana oha!" diye çemkirdim hemen ona. "Tüm mahalleyi yığ buraya Defne!" Ömer'e çevirdim başımı. Yanlış anlamaması gerekiyordu. "Hayır elbette Ömer, Asaf abiniz benim arkadaşım. Ben onu arkadaş gibi seviyorum. Değil mi Asaf?" Asaf ne yaşadığımızı anlamıyor gibi üçümüze garip garip bakıyordu.

Tamam dört yaşında olan iki yer cücesine hesap veriyor gibi görünebilirdim ancak işin esası öyle değildi. BABALARI BİLMEMELİYDİ!

"Hala!" Ömer en az babasına benzeyen bir ciddiyetle suratıma bakıyordu. Kolumdan tuttu hemen beni, kaldırmaya çalıştı. Neden kaldırıyordu anlamıyordum ancak ona ayak uydurarak ayaklandım. Hemen bacağıma sarıldı. Ters bakışları Asaf'a odaklıydı. "O benim halam," dedi gözdağı verir gibi. "Onu sevemezsin!"

"Hayır sevsin," dedi Defne el çırparak. Asaf'ın hemen yanında dikiliyor ve ters ters bakıyordu ikizine. "O zaman bende Bera'yı sevebilirim!"

ALTIN KADEHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin