Bölüm 24
Benimle kendisi arasında hafifçe boşluk bıraktı. Ama sarılmayı hala bırakmamıştı.
"Ne dedin sen?"
"Tekrar birlikte olalım istiyorum. Tekrar 'biz' olalım Leon. Beni affedebilecek misin? Sana uzak kaldım, tersledim, üzdüm. Beni affedebilecek misin?" dedim.
İlk önce bir güldü.
"Neden gülüyorsun ya?" dedim.
"Şey, bir kızın bir erkeğe çıkma teklifi ettiğini hiç görmemiştim ve şimdi benim başıma gelmiş olması biraz ilginç oldu da." dedi.
Bende güldüm. "Zaten bizim neyimiz ilginç değil ki?" diye yanıtladım.
"Haklısın. Ama düşünmem lazım."
Yüzüm düştü. "Neyi düşüneceksin ki?" diye soruverdim.
"Eee, beni o kadar beklettin. Bende düşünüyorum. Beni bu kadar üzen, yaralayan, deli dolu, sesi müthiş olan, güzel ve şeker kızla çıkmak ister miyim diye. Hım, sanırım cevabım evet." dedi.
Ona sımsıkı sarıldım. Kokusunu içime çektim.
"Ya, sen dünden razıymışsın. Neden beni reddettin o kadar o zaman?" dedi şakayla karışık.
"Aklım karışıktı. İhtiyacım olan şeyi göremiyordum." dedim.
"Hey şuraya bakın!" diye bir ses duyduğumda Leon'dan ayrılıp yanında yer aldım.
Ses camın önünden geliyordu. Cama baktığımızda Diego, Camilla, Francesca, Broadway, Federico, Ludmila ve Maxi'yi gördüm. Kahkaha atmama engel olamadım.
"Şu âşıkların tatlılığına bakın arkadaşlar!" dedi Maxi.
Dil çıkarttım karşılık olarak.
Federico "El sallayın kameraya çocuklar." dedi gülerek ve elindeki kamerayı gösterdi.
Leon güldü. "Bekleyin geliyoruz." dedi.
Yere düşmüş olan çantamı alıp Leon'un bana uzattığı elini kavradım. Birlikte dışarıya doğru yürürken bana döndü.
"Dur bir dakika ben üstümü değiştirip geliyorum."
Başımı sallayıp onun odaya girmesini izledim. Kısa süre sonra çıkmıştı.
Üzerinde griyle beyaz karışımı bir tişört vardı. Altına siyah kot pantolon giymişti. Saçları alnına düşmüştü. Kafasına siperli şapka takmıştı ve siper kısmını arkaya çevirmişti. Gözlerinde güneş gözlüğü vardı.
"Vay, bu yakışıklılık nedir? Yanında yetersiz kalıyorum." dedim.
"Asıl ben yanında yetersiz kalıyordum. Eşitlendik şimdi." dedi.
"Evet, ama üstümü değiştirsem iyi olacak."
Leon güldü "Ben giyinirken giyinseydin ölürdün değil mi?" dedi.
Omuz silkerek soyunma kabinlerine geçtim ve çıkarttığım kıyafetlerimi giydim. Yani pullu tozpembe üstümü altına somon rengindeki hafif kabarık eteğimi.
Çıktığımda Leon kolunu omzuma attı.
"Diego'da vardı orada gördün mü? Gülümsüyordu." dedi.
"Uzun hikâye. Sonra anlatırım." diye yanıtladım.
Başka bir soru soramadan dışarı çıktık ve diğerlerinin yanına gittik.
"Göster şu videoyu bakayım." dedi Leon Federico'ya.
Federico videoyu açıp gösterdi. Ses kaydını bile almışlardı nasıl aldılarsa. İzleyince gülmeme engel olamadım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Dans #Wattys2016
Fanfiction"Kalbinin atışlarını duyabiliyor musun? İşte o benim şarkım..." Kapak için Mrs_Melody'ye teşekkürler!