Son Dans #Wattys2016

IBölüm 47I

Bölüm 47

Güçlükle gözlerimi aralayıp saatime baktım. Bulanık gördüğüm için gözlerimi kıstım ve iyice baktım. Saat on iki olmuştu.

Yatağımdan kalkıp üstümü değiştirecektim ama o kadar yorgundum ki kendimde o enerjiyi bulamıyordum.

"Anne." diye seslendim ama sesim çatallıydı ve boğazım acıyordu.

Onun yerine komodinin üzerindeki telefonumu aldım ve Francesca'ya mesaj attım.

Gönderilen: Kardeş.

"Odama gel. Annemi de getir. Çok kötüyüm."

İki dakika sonra annemle Francesca odama gelmişti. Annem bana yaklaştı ve elini alnıma koydu. Koymasıyla çekmesi bir oldu.

"Violetta ateşin var senin." dedi ve odasına ateş ölçeri getirmeye gitti.

"O gün yağmur altında kalmasaydın böyle olmazdı." dedi Francesca bilmiş bilmiş ve üzerimdeki yorganı çekmeye çalıştı.

"Ya bırak, üşüyorum."

"Zaten üşümelisin akıllım. Ver şu yorganı." dedi ve çekip aldı.

Kollarımı omuzlarıma sarıp ısınmaya çalıştım. Çok üşüyordum.

Annem gelip ateşimi ölçtü ve "Otuz dokuz. Kalk duşa gir." dedi.

"Anne kalkamıyorum." dememle Francesca bir kolumu annem diğer kolumu tuttu ve beni banyoya kadar yürüttüler.

Endişelenmiyordum çünkü Francesca'nın dediği gibi muhtemelen yağmur altında kaldığım için olmuştu. Ama öte yandan ben o kadar sık hasta olmazdım ki.

Yani soğuk kış günlerinde dondurma yediğimi ama hasta olmadığımı biliyorum ben.

Duşa girince hemen altından çıktım. Yanımda duran Francesca beni yine içeri itti ve ben üşüye üşüye kısa bir duş aldım.

Duştan çıkıp üzerime pijamalarımı giydim ve geri yattım. Hala yorgansızdım ve üşüyordum.

Francesca "Saçlarını kurut. Daha fazla hasta olmaya falan mı çalışıyorsun!" diye bana çıkıştığında inleyerek yatağımdan kalktım ve saçlarımı kuruttum.

"Leon'u arayayım. O da hasta oldu mu acaba?" dedim ve telefondan numarasını tuşladım.

"Güzelim. Gece beni rüyanda mı gördün?" dedi.

Öksürüp "Leon çok hastayım. Sen nasılsın? Bir şeyin yok değil mi?" dedim.

"Ne? Hasta mı oldun? Ben iyiyim de... Dur ben size geleyim sana bakayım."

"Gelme. Sende hasta olursun." dememe rağmen telefonu kapatmıştı ve birazdan kapıda olacağını biliyordum.

On dakika sonra odamın kapısı açılmıştı ve Leon içeriye bir kutuyla girmişti.

"Leon hoş geldin." dedi Francesca.

Sadece başını sallayıp bana yaklaştı. Onu görünce yatakta doğruldum. Dudaklarını alnıma bastırdı ve ateşime baktı.

"Ateşin var. Çok sıcaksın." dedi.

"Otuz dokuz dereceydi. Duşa girdi çıktı belki düşmüştür." dedi Francesca ve ateş ölçeri eline aldı.

Ölçtükten sonra "Otuz sekiz nokta yediye düşmüş." dedi.

Leon onaylayıp yanında getirdiği kutuyu açtı ve içerisinden mis gibi çorba kokusu yayıldı.