Bölüm 44
"Violetta artık ne giyeceğini seçer misin? Yeter. Ben sıkıldım." dedi Francesca.
"Ya ne yapayım. Hiçbir şey bulamıyorum adeta." dedim.
Francesca yanaklarını şişirdi ve derin bir nefes verdi. Onu da deli ediyordum ama bir türlü ne giyeceğimi bulamamıştım.
"Diego gelecek birazdan ama hızlı ol." dedi ve sözlerine gülerek devam etti. "Diego ile yani eski sevgilinle yemeğe gittiğine inanamıyorum."
Omuz silkerek askılara bakındım. "Arkadaşım olarak görüyorum onu. Broadway'de davet etseydi giderdim." dedim.
Yarım Saat Önce...
Telefonumun zil sesini duyunca elime aldım. Diego'nun aradığını görünce çok şaşırdım. İki gün önce kafede herkese yeni numaramı vermiştim ve bende onlarınkini almıştım.
Avusturalya'ya gider gitmez ilk işim telefon numaramı değiştirmek olmuştu çünkü beni aramalarını istemiyordum. Bir tek Francesca ve aileme söylemiştim numaramı.
"Alo Diego?"
"Günaydın Violetta. Naber?" dedi.
"İyiyim. Sen?"
"Bende iyiyim. Baksana bugün birlikte öğle yemeği yiyelim mi?" dedi.
Şaşırdım. Zaten beni aramasından dolayı şaşkındım ve yemeğe çıkmayı isteyince daha da şaşırdım.
"Tabii." dedim şaşkınlığıma rağmen.
"Süper. Yarım saat sonra seni alırım olur mu?"
"Olur." dedim ve telefonu kapattı.
Günümüz...
"Tamam, buldum ne giyeceğimi."
"Sonunda yani." dedi Francesca.
Askımdan kalın askılı bordo elbisemi çıkarttım. Üzerine de omuz bölümünde zımbalar bulunan siyah deri ceketimi seçtim. Ceketin kollarını biraz kıvırdım.
Ayakkabı olarak açık sayılabilecek koyu gri topuklu ayakkabıları aldım. Çantamı ise siyah, zımba detaylı el çantası olarak seçtim.
Kuş motifli uzun kolyemi de alınca kombinim tam oldu.
Francesca'ya dönüp "Hadi çık da hazırlanayım." dedim.
Odamdan çıkınca üzerimi giydim ve saçlarımı taradım. Dudaklarıma bordo ruj sürdüm. Gözlerime de bir kat rimel sürünce aynada biraz gerileyip kendime baktım.
Derin bir nefes alıp elbiseyi düzelttim.
Biraz gergindim sanırım. Diego ile uzun zamandır baş başa kalmıyorduk ve benimle ne konuşacağı hakkında fikrim yoktu.
Odamın kapısını açıp aşağı inince annemin Francesca ile konuştuğunu gördüm. Ayakkabılarımın sesini duyunca bana döndü ikisi de.
"Kızım... Bu ne güzellik? Nereye gidiyorsun?" dedi.
Francesca beni sinir etmek için gözlerini süzerek "Diego ile öğle yemeğine gidecek anne." dedi.
"Francesca! Arkadaş olarak. Ben Leon'a aşığım biliyorsunuz."
Bunu yüksek sesli söyleyince içim bir garip olmuştu.
Francesca teslim oluyormuşçasına ellerini kaldırdı ve "Tamam, tamam sakin." dedi.
Kapı çalınınca annem açmaya gitti ve bana seslendi. "Violetta, Diego geldi."
Francesca "İyi eğlenceler." dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Dans #Wattys2016
Fanfiction"Kalbinin atışlarını duyabiliyor musun? İşte o benim şarkım..." Kapak için Mrs_Melody'ye teşekkürler!