Dokuz Güneş Tanrısı 2

Bölüm 346

DOKUZ GÜNEŞ TANRISI
Pubfuture'ın reklamları

Qin Yun havadan onun iğrenmiş ifadesine baktı ve ne hissettiğini anladı.

"Hanımefendi, hemen oluşumu kapatıp sizi içeri alacağız!" diye bağırdı yaşlı bir kadın, Menekşe Ruh Yıldız Sarayı'nın girişini çevreleyen duvardan.

"Lütfen yapmayın! Büyük dizilim açıldığında, kesinlikle bize saldıracaklar. Tuzaklarına düştük!" Zi Qingcheng endişeyle bağırdı, "Formu kapatmayın!"

Qin Yun bunu duyduğunda gizlice telaşlandı.

Zi Qingcheng meydan okumayı kabul etmek için dışarı çıktı. Başlangıçta kazanmak için yeterli olacağını düşünmüştü ama rakibinin bu kadar uğursuz olacağını beklemiyordu.

Şimdi kazanmıştı ama çok fazla enerji tüketmişti.

Ejderha Yumruğu Ruh Tarikatı'na gelince, onların Ruh aleminde hala iki güçlü yetiştiricisi vardı.

"Hahaha... Küçük kız! Benden birkaç yüz yıl gençsin, yine de bizimle aynı kültür seviyesine sahipsin, ayrıca sonsuza dek gençsin, gerçekten kıskanılacaksın!" Zavallı kamburu olan yaşlı adam alaycı bir şekilde sırıttı ve siyah bir Kurt Dişi Çubuğu çıkardı.

Zi Qingcheng aceleyle havaya yükselirken dişlerini gıcırdattı. Buradan kaçmak istedi ama tek gözlü yaşlı bir adamın yumruğuyla yere serildi.

"Hepiniz aşağılıksınız! Üst düzey yetkililerin bunu öğrenmesinden korkmuyor musunuz?" diye bağırdı Zi Qingcheng öfkeyle.

Kambur ihtiyar güldü ve şöyle dedi, "Hepimiz terk edilmiş mezhepleriz. Burada yaşayıp yaşamamamızı umursamıyorlar!"

"Aslında, birbirimizi öldürmemizi bile umuyorlardı. Bu şekilde, kazanan taraf daha da güçlenecek ve Ölümsüz Mezarlığı keşfetmeye yoğunlaşacaktı!"

Tek gözlü yaşlı adam soğukça güldü: “Zi Qingcheng, Xiao Yuelan’ı elde ettiğin için kesinlikle Ölümsüz Mezarlık hakkında bir fikrin var! Hepiniz Ölümsüz Mezarlığa tek başınıza gidip oradaki ölümsüz hazineleri elde etmek mi istiyorsunuz?”

Zi Qingcheng aceleyle altın bir top tüketti. Enerjisini mümkün olan en kısa sürede geri yüklemeliydi, aksi takdirde kesinlikle yere serilecekti.

“Saray Hanım, dışarı çıkmamızı ister misiniz?” diye endişeyle bağırdı yaşlı bir kadın.

“Hayır, dışarı çıkmamalısın! Sen Menekşe Ruhu Yıldız Sarayı’nın son garantisisin!” Zi Qingcheng sertçe bağırdı: “Ben Saray Hanımıyım, hepiniz emirlerimi dinlemelisiniz. Ne olursa olsun, büyük oluşumu kapatamazsınız ve dışarı çıkamazsınız! Menekşe Ruhu Yıldız Sarayı’nı iyi korumalısınız!”

Zi Qingcheng'in ifadesi kararlıydı, sanki en kötüsüne hazırlanmıştı.

Bitkin düşmüş kadının, Ruh Savaşçıları Aleminin iki güçlü savaşçısına karşı kazanma şansı yoktu!

"Bakalım ne kadar dayanabileceksin!"

Kambur yaşlı adam alaycı bir şekilde sırıttı ve uçarak elindeki Kurt Dişi Asasını hızla salladı. Bu bir Xuan Eseriydi ve saldırıdan kaynaklanan güç aşırı derecede korkutucuydu. Yerdeki toprağı süpürdü.

Tek gözlü yaşlı adam da saldırısına başladı. Silahı bir üç çatallı mızraktı ve uğursuz bir bakışla arkadan Zi Qingcheng'e doğru koştu.

Zi Qingcheng'in kullandığı silah iki uzun mor kancaydı, aynı zamanda bir Xuan Eseriydi.

Kapıdaki yaşlı kadın yüksek sesle azarladı, "Ejderha Yumruğu Ruh Tarikatı, siz ikiniz bir biriyle dövüşüyorsunuz ve hatta insanlar yorgunken bile saldırıyorsunuz. Ne kadar utanmazca!"