(Gecikme için üzgünüm bi internet problemi yaşadım. İyi okumalar 😘)
Uyarı!
Bu bölümde şiddet betimlemeleri bulunmaktadır.
Şarkı Önerisi:
Son Lux - Let Me Follow
Taylor Swift - The Great War (yine)
♡
Ağzından çenesine doğru kan damlarken, bir süre yüzüne yayılan ıstırabın keyfini sürdü.
Beklentiyle Will'in gözlerine bakıyordu.
Will, kafasını yana eğdi. "Biraz önce de söylediğim gibi; seni öldürmeyeceğim Edwin." Bıçağı çıkarmadan ayağa kalktı. "Tabii kendi kendine ölürsen o başka..."
Eline bulaşan, Edwin'in kanını cebindeki mendile sildikten sonra çöp poşetinin içine attı. Hannibal'a doğru dönmeden önce Jack'in dehşetle bakan gözleriyle karşılaşmıştı. Sadece dehşet değil, nefret de vardı, bu bakışlarda.
Ama Will'i etkilemedi. Önüne döndü ve Hannibal'ın olduğu yere doğru ilerlemeye başladı.
Hannibal'ın elini battaniyenin içinden çıkarmış karnının üzerine koymuş olduğunu fark etti.
Uyanmıştı.
Gözleri aralık, karşıdaki boydan cam olan odaya doğru bakıyordu.
Will'in yaklaştığını işitince gözlerini kırptı ve kafasını ağır ağır yana çevirdi.
Her an geri uyuyabilirdi, bu yüzden aceleyle yüzünü ellerinin arasına aldı.
"Nasıl hissediyorsun?" diye sormadan önce dudaklarına iffetli bir öpücük bıraktı.
Hannibal, tebessüm ederek, Will'in yüzüne odaklanmaya çalıştı. Göz kapağını taşımakta zorlanıyordu. "Daha iyiyim." diye mırıldandı. Sesi boğuk geliyordu.
Cevap vermişti. Bu bir gelişmeydi. Kendini daha dinç hissediyor olmalıydı. Kanaması durduğundan beri durumu daha iyi gidiyordu. Nabzı normaldi. Nefes alıp verirken bazen zorlansa da, her şey stabildi.
"Beni korkuttun. Uyuyacağını anladığın zaman söylediklerin-" Kısaca kafasını iki yana sallladı. "Buna hakkın yoktu."
"Hazırlıklı olmalıydın."
"Dehşet içindeydim. Her şeyi batırabilirdim."
"Neticesinde işe yaramış."
Will, burnundan nefes verdi ve pes etti. "Kanaman tamamen durdu. Serumun içine antibiyotik karıştırdım." Kafasını sola çevirdi ve kolundaki saate baktı. "Chiyoh, birazdan burada olur. Uyanık kalabilecek misin?"
"Bu nasıl oldu?"
Hannibal'a döndüğünde onun kendisine değil, çenesine baktığını fark etti. Hemen sonra karnının üzerinde duran elini aralarından geçirdi ve çenesinden yanağına doğru uzanan yaraya dokundu.
"Önemli bir şey değil." Üzerinden doğrulduktan sonra bitmek üzere olan serumunu kontrol etti. "Aramızda hallettik."
Hannibal, sert bir ifadeyle kafasını biraz sola çevirdi. Yüzü öne düşmüş, ağzından bacaklarına doğru kan damlayan adama baktı. Çenesinden aşağı sarkan bıçağı görünce gülümsedi. Biraz önce uyandığında, Will, önünde olduğu için bir şey görememişti. Sadece sesleri duyabilmişti. Ama bu görüntü Hannibal'ın keyfini yerine getirmeye yetmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I Forgive You | Hannigram
Fanfiction2. sezonun son bölümüne kadar dizinin gidişatına bağlıyım. Ancak sezonun son bölümünde verilen kararlarda ufak bir değişiklik yaparak 3. sezonu en baştan yazmaya karar verdim. Will, Hannibal ile kaçmayı kabul etseydi, olaylar nasıl evrilirdi?