Gunune kucuk bir sarsıntıyla uyandı. Daha ne oldugunu anlayamadan kendini yerde buluvermisti....uykusunun sonuna dogru gordugu kabusa fazla kaptırmıstı kendini anladıgı kadarıyla, ama neler gordugunu hatırlayamayacak kadar karısıktı kafası ya da dagınıktı. Yuzunu yıkamak icin banyoya gittigine, yuzundeki damarların belirginleşmiş oldugunu farketti. "Bu gecenin sakin gecemeyecegini bilmeliydim" dedi kaba saba bir sekilde, sesinin bu denli itinasız olması onu da rahatsız etmisti yine de kendini haklı gorerek "boyle bir sabah bundan daha guzel bir sesi hakedemez" aklının altyazılarından gecerken aynaya daha da odaklandı "♫cirkin sesli bir politikacı♫" huysuz bir ritm ile agzından cıkarken. Gozbebeklerinin titremelerini farketmisti ve duracak gibi de degillerdi. Meraklanmaya basladı, ne gormus olabilirdi ki hem de boylesine guzel ve derin bir uykunun dahilinde? Kendisine sorular soruyordu ama cevaplayamıyordu, "neden kendime sıkları olan sorular soramıyorum ki?" dedi fakat tum kelimeler kırmızı ısıga yakalanmamak isteyen soforler gibi hızlı cıktıgından agzından, yalpalamasına neden olmustu. Bir kac defa hızlı hızlı gozlerini kırptı, ardından ilk gordugu kendi saskın yuz ifadesiydi. "Gecmişim kadar korkutu muydu ki bu kabus? Gokgurultusunden korkan bir cocuk gibi saga sola kacısıyor gozbebeklerim, hic adil degil bu....hem de hic....".Tum bunları derken "geçmiş" kelimesinde takılı kalmıstı aslında, ama farkedememişti henuz. Yuzune bir iki kez daha su vurduktan az sonra takılı kaldıgı o kancalı gunler onu tekrar aralarına davet ediyorlardı. Bu dongunun tek guzel yanı gidis-donus biletlerinin ayırtılmıs olmasıydı. Kazandıgı basarılara nasıl sarıldıgını hatırladı ve basarısızlıklarını nasıl utanc verici buldugunu....Aklına geldikce basını salladı sanki bunun onları aklından ve dusuncelerinden atacagına inanır gibi....Kendini hala buyuyememiş bir insan olarak gorurdu. Cocuk demek isterdi kendine ama o kadar masum ve iyi niyetli olmadıgını biliyordu, yoksa herseye yeniden baslamak istiyordu "ama bildiklerimi de kaybetmek istemiyorum" der ve vazgecerdi, aynı seyleri yasama riskini goze almak sadece aptallıktı onun icin. "Basardıklarıma sarılmak, bircok kızla cıkmıs olmak, onlarca kitap okumus olmak gecmisiyle yasayan insanlar icin doyurucu bir hayat olabilir ama dunun faizi bugunun karı olmaz...." dedi dalgınlıgını ustunden atarken. Dislerini fırcaladı ve son kez aynada kendisine bakıp saclarını duzeltti elleriyle. Gecmisinden korkan bakısları yoktu ve bunu kendine hatırlatmak icin yine kelimelere sarıldı:"bedenin ve aklın yazar kasaları kapandıgında, hesap verecek tek vicdan kalır....orada fiyatlar yuksek, vergiler dusuktur...."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Sehrin Yalnızlıgı
De TodoSoguk sehir duvarlarının, bir insanı kucaklayarak usutmesini anlatan, kahramanı olmayan ve bir kahramana gerek duymayan bir hikaye