ATHENA

AKIL

Herşey durulmuştu. Aresle kavga etmeyi bırakmıştık, dost olmaya çalışıyoruz; tabi ki olmuyor, sadece deniyoruz işte. Babam yani Zeus söyle söylemişti " kim daha dostani davranırsa ona savaş gemisini vereceğim ister savaşır kazanırsınız, ister barış yapar kazanırsınız" savaş istemiyorum kimse ölmesin, ama illaki savaş olacaksa son gücümüze kadar yıkılmayız. Ares dostani davranamazdı, savaşçı ne kadar dostani veya akıllıca davranırdı? Bugün bir kaç eğitime tabii tutacaktım kendimi, akıl oyunu gibi bir şey hazırlanması için bekliyorum. Yanıma yardımcım Seanın geldiğini gördüm.
-"Athena, sanırım hazırlandı, yapamazsan ne ceza vereceksin kendine?" Ah evet kendime ceza vericektim. -"sanırım afrodite ile zaman geçirmek benim için oldukça büyük ceza ne dersin Sean?"- gülmek için kendini zor tuttuğunu anladığımda *kahkahayı bastım oda güldü*
"-Sanırım harika bir ceza, kendimi gülmekten alamıyorum affet tanrıçam-" O benim yardımcım değilde arkadaşım gibiydi. "-Öyle deme lütfen ben senin arkadaşınım ve seninle bende güldüm, kendime gülemem mi?-" *Kızardı* "-Athena sen böyle düşünüyorsun ama herkes senin gibi saf değil unutma lütfen"- *Gülümsedi ve gitti* kızdım, neden önemsiyordu? Çok mu dertti? *Antrenman sahasına yürümeye başladım* Zeka bölümne tabii. Geldiğimde *şaşırdım* çok güzel olmuştu puzzlem çok detaylıydı, harikaydı tam istediğim gibiydi. 126 küp Kareli yerleştirmeden oluşan bi puzzle. Dakikamız standart 45 dakikaydı. Daha erken bitiriceğime inanıyorum. *başladım tek tek yerleini değiştirmeye* resim artemisin avıydı neden buydu ki? Zorlanıyorum diyemem, bana göre kolaydı. *yanlış yapıp hemen düzelttim* Arkadan çalan Apollonun müziği kafamı cırmalıyordu. *Seana kapatması için kafamla işaret ettim* Müzik gidince daha iyi olduğuma inandim 13. Dakikam geçmişti bile *puzzlenin daha 92 sini yerleştirmiştim* Afrodite ile bir gün geçirmek? Cidden mi tabiki asla olmaz. 20. Dakikada bitirmiştim. *Sean elimi tuttu* "-Banada mı öğretsen ne?-" *kafamı salladım elimi çektim ensemi oynadım* "-Öğretirim Sean sen iste yeter, kısa zamansa bitirdiğime göre Afrodite diye bir şey kalmadı-" *Güldü* "-Acaba sana ödül mü versek-" *Kafamı olumlu yönde salladım* "-aslında Dünyaya inip ziyafet mi versek?-" *Kaşlarını kaldırdı ciddi misin bakışı attı-" *Ben daha önce hiç Dünyaya inmedim, bilmiyorum yabancıyım-" *Gülümsedim* "-Senden daha çok garip insanlar gördüklerine eminim Sean kolay alışırsın-" *başını salladı* "-Sence ne giymeliyim? Nasıl giyiniyorlar-" *Beyaz t-shirt, mavi beyaz blazer ceket ve altına keten krem pantolon ayarlayıp odasına yolladım* "-odana git bi bak akşam onları giyin, güzel yerlere gidelim sana hayatı gösteririm-" *Hemen odasının yolunu tutar bende toplantı odasının yolunu tutmaya başladım* geldiğimde *Zeus ve Poseidon konuşuyolardı* "-Genç yaşayıp, genç kalacaklar ne konuşuyorsunuz bakalım?-" *şaşkınca bakarlar* "-Athena ne bu şiddet? Ne bu mutluluk-" Poseidonun ağzına mavi kek vermek istedim ama babam vardı saygı saygi *içimden geçirdim* "-Mutlu olmak suç mu Poseidon?-" *Babam lafa girdi* "-Kızım sizin gemiyi konuşuyorduk Poseidon direkt sana vermemi istediğini söyledi-" *sevesim gelmedi değil hani* "-Poseidon teşekkür ederim, zaten ben kazanıcaktım ama olsun-" *Bana baktı ve güldü* bana mı güldü o bana? Sabır sabır sabır. "-Baba kike veriyorsun gemiyi?-" *Babam bana baktı* Zeus bana baktı ama sert ifadesi vardı eğer bana vermezse bir sürü kaybımız olacaktı. "-Yüce Zeus eğer bu gemiyi bana vermezsen Arese verirsen ne olur? Zorla savaşa sokarsın, melezlerimiz Ölebilir bu bi hata olur. Ben kimsenin ölmesini istemiyorum savaş olmaması gerekirken, savaş olursa çok kaybımız olur.-" *sözümü kesti* "-Senin olacak zaten-" *tebessüm ettim* "-Tamam o zaman benim gemi o zaman ares savaş çıkaramaz-" *Ares gelir* -"Baba gemimi alabilir miyim?-" *Herkes arese baktı bende dahil* "-Ares gemi Athenanın onun daha güzel zamanlarda kullanacağına eminim-" *Saldırmaya geldi Kılıcımı kanından çıkardım* "-Ares hiç bakmayacak mısın yenilmekten?-" *ilk kılıcını savuşturdum kılıcını yere düşürdüm Poseidon suyuyla Aresi içine aldı* "-Athena gidebilirsin ben aresi hallederim, senin daha önemli işlerin var-" *odadan çıkıp odama giderken Poseidon geldi* "-Athena uğraşmak zor mu ? Yani Aresle-" onunla konuşmak istemiyordum *yürümeye devam ettim arkamdan geldi* "-Soru sordum Athena-" *sert sesiyle konuşmuştu ona döndüm ve durdum* "-Soru mu sordun? Demek soru sordun seninle konuşmak isteyen kim Poseidon?-" *şaşkınca baktı* "-peki Athena-" *yürümeye başladı zıttıma arkasından gittim* "-Aresle uğraşmak zor çocuk gibi, hep bana saldırıyor sanki onun eşitiymişim gibi davranıyor. Canımı sıkıyor bide Öfkesine yenik düşmese-" , iç çektim bana baktı güldü* "-Konuşmak istemediğini sanmıştım?-" *Kaşımı kaldırdım* "-Yani kalbini kırmak istemedim bilirsin barışçıyım-" "-Kalbimiz yok Athena biliyorsun, Barışçısın ama bi türlü beni affedemedin-" söylemek istediğim çok şey vardı "-Bilmiyorum Poseidon, çok uzun zamandır düşman gibiyiz arayı kapatamıyorum.-" *gözlerime baktı* "-Kapatalım mı? Barışsak mı?-" Barışmak isterdim ama bana kin güden kendisiydi, şimdi değişmesi bilmiyorum. "-Poseidon barışalım ama dost değiliz unutma iyi zamanlar sana-" *Kıyafetlerimi hazırlayıp giyindim* Siyah bi bluz kırmızı bol paçalı kot kahverengi ince bi kemer converse kombinim spor severdim öyle çok şah şahalı sevmiyordum. *Seanın yanına gittim cok hoş olmuştu* "-Yakışıklı arkadaşım benim-" *güldük* "-Güzel arkadaşım benim-" "-Dünya bizi bekliyor şuan, kızlar falan senin yanından ayrılamıyacak yakışıklı dostum-"