TAALİMLER

953 43 0
                                    

Ve yeni bir güne melezler Günaydın dedi. Biz o arada konuşmuştuk melezler hakkında günün en iyi çifti Annabeth ve Percy’miş  babam bile böyle demişti. Onlar’da farklı bir şey var birbirlerine o kadar güveniyorlar ki ölümüne oluyor biraz. Onları yanlarımız’a çağırdık bekletmediler bizi hemen geldiler ve onlara iyi olduklarını melezlere ders vermeleri teklifini sunduk. Eskiden olsa Percy’in ölmesi için hüküm verirdim ama kararlar yanlış olabilirmiş. Ne bilebilirim bilgeliğin bile şaşıracağını, biraz düşündüler sanıyorum sonra bir cevap geldi ‘’Sanmıyorum efendim’’ bu ses percy’indi. Sonra Annabeth devam etti ‘’Ares Çocukları varken bize eğitmek düşmez o kadar güçlü melez değilim ben ama Percy yapabilir onda bu güç var’’ hafif gülümsedi. Lafa girmek istiyordum o güce sahip değilmiş hadi ama sen benim kızımsın. Sonra poseidon ‘’ Annabeth kendini küçümsüyorsun burada herkes senin ne kadar güçlü olduğunu biliyoruz istersen bu kampı yok bile edebilirsin pegasuslar sentorlar baukuşlar ve yılanlar emrinde senin onlarla neler yapabilirsin bilmiyorsun çok güçlüsün fakat onları zor anında çağırmayı bilmiyorsun’’ haklıydı güzel bir konuşmaydı. Zeus ‘’ Poseidon’un dedikleri bire bir doğru zaten biz melezlerin hepsini eğitemeyiz yardıma ihtiyacımız olacak ve yardım istiyoruz sizin  gibi çok iyi melez gördükçe eğitmelerini isteyeceğiz zaten merak etmeyin isyan çakmaz’’ Annabeth şımarmamıştı çok ciddi bir kız doğru dürüst gülmezdi bile veya bir sebebi vardı bilemem.

Annabeth ‘’Pekala ama Percy ok kullanmakta iyi değildir kılıcı çok iyi kullanır ben okçuları alıyım Percy’de Kılıçları görev ayrımı çok önemlidir’’ veee işte güldü.

Percy’de hemen Annabeth’in arkasından koştu yetişmek için, ve biz devam ettik Afrodit dedi ki ‘’ NE iyi çift cancağızlarım’’ ahh yine aynı konu onlar sevgili olamazdı. Ama birbirleri’nin cümlelerini devam ettiriyorlardı. Afrodit yine başladı konuşma’ya ‘’Apollon sen kader’i yazarsın söyle bakalım bunların kaderleri bir mi ? Athena öğrensin ciddi olup olmadığımı’’ başlıyor saçını başını yolmak istiyorum ama benim mevkimde ki bir tanrıça’ya yakışmazdı.

Apollon başladı söz’e ‘’ Uğraşmayı kesin artık bir birinizle çocuk gibisiniz’’  beni’de kattı bu sözüne

 ‘’ Ben çocuk değilin Apollon, Afrodit uğraşacak yer bulamadığı zaman bana sataşıyor ben uğraşmıyorum. Bu benim kızım’ın hayatı istediği erkekle birlikte olur. Şimdi’ye kadar babam sağolsun kızım’ın yanın’da olamamışım şimdi mi  ona annelik yapacağım isyan eder karışma der benim hayatım der ben o ne yaparsa yapsın arkasındayım o kadar.’’ Ve kalktım hemen uzaklaştım çünki herkes üzerime gelecekti şuan onlara cevap verecek ne havam kalmıştı nede halim. Bay.D yani bizim ihtiyar karşım’a çıktı ‘’Üzerine çok geliyorlar değil mi ?’’ hemen’de nasıl anladı evet manasın’da kafamı salladım. ‘’ Birkaç kadeh’e ne dersin?’’ belki içmeliydim belki’de hayır  ama ağzımdan ‘’Tamam’’ kelimesi çıkmıştı çoktan ve takip etmeye başladım.

Seçenek sundu ‘’ Şarap Şampanya ? ahh tabi ki şarap düşünmeme gerek yoktu değilmi?’’ güldü biraz bende sadece kafamı sallamakla yetindim. Arkamda Annabeth vardı ‘’Bay D.’’ Dedi ve devam etti ‘’Söyle bakalım Annabeth’’ sanki canı sıkkındı ‘’şey Kheiron sizinle konuşmak istiyor önemli bir şey olmuş kehanet gelmiş sanırım’’  kehanet kimin adınaydı merak ettim açıkçası ama bizim bunları bilmemiz yasaktı. ‘’Sen burada kal annenle hayatım’’ dedi ve çıktı Annabeth söze başladı ‘’hımm pekala o zaman size hizmet etmeliyim Şarap şurda Cruturk olmalıydı’’ bunları nereden biliyor ayrıca bana hizmet etmek zorunda değildi aklım karışmıştı bir bardak uzattı ‘’Buyurun efendim’’ sanki annesi değilmişim de sadece tanrıçaymışım gibi soğuk davranıyordu aslında haklıydı. Aldım elinden bardağı ve ona meyve suyu uzattım. ‘’ Yoo alamam bunu teşekkür ederim Bay D. Gelir gelmez gideceğim başka bir şeye ihtiyacını olursa seslenmeniz yeter ben şarapları düzenleyeceğim’’ güldü ve yan rafta şaraplarla uğraştı Bay D. Öğretmişti sanırım.  Söze başlamalıydım onunla konuşmalıydım.

‘’Annabeth bana böyle davranman gerekmez ben senin annenim ne kadar kabullenmesende öyle bunun için yapabileceğim hiçbir şey yok’’ bana baktı ateş püskürüyordu sanki ‘’ Öyle mi siz hepiniz aynısınız yap çocuğu birak orta’ya burda ki melezler’in çoğu ya annesiz yada babasız büyüdü siz ne bilirsiniz taş kalplisiniz siz sevmeyi bilmezsiniz siz daha neler sayardım ama şimdi beni lanetlersin  falan fazla konuşmayayım ben ama siz kötüsünüz Poseidon hariç o yine oğlunun yanına gidermiş 7 aylıkken bırakmış Percy’i ama sen beni doğar doğmaz bıraktın bir daha’da görmedin sesin gelebilir kulağıma yardım edebilirsin ama bana sarılmadın bir kere bile her neyse efendim haddimi aştıysam özür dilerim işime koyulmalıyım’’ doğru mu söylemişti yanlış mı anlama kabiliyetim sanki kaybolmuştu cümlelerini tek tek aklıma getirmeye çalışıyordum ama şimdi anlıyorum bize sitem dolu bakışlarnı anlamaya başladım şimdi. Bizi sevmiyorlardı istemiyorlardı kabul etmiyorlardı ama ne olursa olsun onar bizim çocuklarımız ve Poseidon’la karşılaştırdı bizi ne olursa olsun onun yüzünden olmuştu babam bu yüzden koymuştu bu yasağı ama ben ondan öncede Annabeth’i görmemiştim hiç gitmemiştim çünkü korkuyordum.

Bay D. Geldi ‘’ Annabeth tamam hayatım hadi sen çık önce ki işini hallet’’ dedi. Tamam manasında kafasını aşağı yukarı salladı. Hava kararmaya başladı kalktım yerimden ‘’ Ben gitmeliyim sonra tekrar konuşuruz şimdi iş zamanı’’ güldü ‘’ Evet hadi bakalım iş zamanı melezler çok çekilmez dimi’’

‘’ evet hemde nasıl’’ güldü ve dışarıya çıktık. Hava hala sıcacıktı çok güzeldi gerçekten güzeldi ama artık olimpos’a dönmek istiyordum Annabeth haklıydı kendimizden ailemizden başka hiçbir şey düşünmeyen bencillerin tekiyiz biz. Hatta bu savaşta bize yardımcı olsunlar diye onları eğitmeye gelmiştik keşke bu nedenle değilde onları görmeye gelseydik ama yook olmaz o zaman insan olmaya başlıyormuşuz sanki çok kötü bir şey biraz çocuklarımızla zaman geçirsek ama işlerimizi boşluyoruz.

Elime bir kitap aldım kampın kütüphanesinden okumaya başlayacaktım sıkılmıştım iyice açtım sayfa değiştirdim  bu çocuklarımın kitabıydı sanırım her tarafında kulübeler çizilmiş nede güzeldi kitap çok iyi çizimler var dedim kendi kendime gerçekten güzeldi. Ve yine yemek yine kamp ateşi derken saat kaç olmuştu 11 sanırım ve Kheiron melezleri yatmaları için küçük bir konuşma yaptı ve herkes odalarına koşmaya başladı.

ATHENAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin