Remus Lupin ve Çapulcular

ஓ|Yetinmeyi Bilmek

Keyifli okumalar...

Çapulcular, Lily ve Clara trenden inmiş, çoktan şatoya varmıştı. Lily ve Clara beraber oturmaya karar vermişti. Tabii James yüzünden, diğer Çapulçular da onların dibinde bitmişlerdi. James, Lily'nin tam karşısına oturmuştu. Onun yanında Sirius ve Peter vardı. Lily'nin yanında ise Clara ve Remus vardı. Remus ve Clara'nın yemek yerken , omuzları birbirine değiyordu ve bu, ikisinin de irkilmesine neden oluyordu.

 Herkes yemeğini yerken Lily yemiyordu. O, küçükken de böyleydi. Yemek yemeyi sevmezdi. Yaşayabileceğini bilse hiç yemek yemezdi. Bu huyunu herkes bilirdi. Lily , yemek yemediği için birazcık zayıftı. Neşesine rağmen, diğerlerine göre daha halsizdi. James yemeğini yerken birden kafasını kaldırdı ve Lily'ye baktı.

 Çatalını, tabağında gezdiriyordu. Aniden elinden çatalı aldı ve yemeğe batırdı. Sonra da çatal , şaşkınlıktan ağzı açık kalmış Lily'nin ağzına koydu. Lily gafil avlanmış, o lokmayı yutmak zorunda kalmıştı.

"Potter, ne yapıyorsun?" dedi. Sesinde hafif bir kızgınlık vardı.

James cevap vermek yerine kalktı ve Clara ile Lily'nin arasına oturdu. Herkes şaşkınca James'in ne yapacağına bakarken, James rahat bir tavırla konuştu .

"Ah, Lily-Çiçeğim, yemek yemiyorsun. Bak ne kadar zayıfsın. Tabii yanlış anlama ben seni her halinle seviyor- Ne vuruyorsun?"

James kendisine gerçekten önem veriyor ve seviyordu.  Bir anlık onu çok şirin buldu, James'e baktı. Gülümsüyordu. Lily'nin bir şey demesine fırsat vermeden konuştu.

"Şimdi, istersen bana vurabilir, lanet atabilir ya da hakaret edebilirsin . Ancak inan bana, buna değdi. Seni öyle halsiz görmek beni ne kadar üzüyor bilemezsin."

Lily içinden James'e çok kızmıştı. Çünkü o çok iyi bir insandı. Ayrıca kendisine bu kadar iyi davranıyorken onu reddetmek çok zor oluyordu. Şimdi herkesin ortasında ona teşekkür etse, James yüz bulur, diğerleri ise aralarında bir şey olduğunu falan zannederdi. Hiçbir şey demeyip ona kötü davransa, içi rahat etmezdi. Bu yüzden, gergin bir gülümseme yollayıp orayı terketti.

Lily'nin bu hareketi yüzünden, James dışında herkes şaşırmıştı. James ise gayet mutluydu. Sonunda o gözlerde nefret dışında bir duygu görmüştü. Sırıttı ve arkasından koştu.

Lily Ortak Salon'a gitmişti. Koltukta oturmuş, eline de bir muggle kitabı almıştı. Gerçi kitaba dikkatini veremiyordu. 

İçeriye James girdiğinde rahatsızca yerinde kıpırdandı ve kitaba kafasını daha çok gömdü. James gelip yanına oturduğunda ise kafasını kaldırmadan, göz ucuyla ona baktı. Bir süre ikisi de bir şey demedi. Yaklaşık beş dakika sonra James bir 'of' çekti. Lily kafasını kaldırıp ona baktı. Sonunda James konuştu.

"Ee, Lily-Çiçeğim, yaz tatilin nasıl geçti?" dedi, şirin bir gülümsemeyle .

Lily de aynı şekilde -James'i eriten bir şekilde- gülümsedi. Sonra konuştu.  "İyiydi. Yazlığımıza gittik. John'la beraber her gün denize girdik." Dedi. Sonra da saçından bir tutamı James'e uzattı ve ekledi. "Baksana, deniz tuzu saçımı ne hale getirdi." Diye yakındı.

James ise şuan Lily'nin saçıyla ilgilenmiyordu. Çatık kaşlarla Lily'ye bakıyordu.

"John? O kim Evans ?" diye hırladı adeta.

"Sanane, Potter." Diye karşılık verdi Lily. Bu işten keyif alır gibiydi.

James tavrının farkına vardı vardı ve yumuşadı. Bir anlığına kabadayı gibi davranmıştı. Lily özgürdü, herkes gibi. "Sadece merak ettim Lily, söylemen için zorlayamam."

Yere bakıyordu ve sevgilisi olmaması için dua eder gibi bir hali vardı.

Lily ufak bir kahkaha kopardı. Gülümsedi ve konuştu.  "Ne oldu, Potter? Yoksa kıskandın mı? Diye sordu.

"Evans, bu da soru mu? Tabii ki kıskandım." dedi, kabullenmiş bir şekilde.

Lily, James'e daha fazla işkence çektirmek istemedi.

"Merak ediyorsan Potter, John benim kuzenim." dedi.

James rahatlamış gözüküyordu. Ayağa kalktı . Üstünü düzeltti. Yatakhanesine doğru ilerlemeden önce arkasını döndü.

"İyi geceler, Evans." dedi.

Lily de ayağa kalktı. James'e seslendi .

"Potter!" dedi.

James yavaşça arkasını döndü .

"Efendim, Evans."

Lily, James'e daha da yaklaştı.

"Sana teşekkür edememiştim." Dedi. Sonra da James' in yanağına dudağını bastırdı. James'in gözleri kocaman olmuştu.

James şaşkınlıkla konuştu. "N-ne için?"

"Beni düşündüğün için." dedi Lily. Sonra da ekledi.  "Sanırım bu teşekkür etmek için yeterlidir. " dedi 

 James, Lily'nin gözünün önüne düşen bir tutamı kulağının arkasına attı. Bakışları Lily'nin dudağına doğru kayarken fısıldadı.

"Peki ya yeterli değilse, Evans?" diye sordu. 

"O zaman yetinmesini bileceksin ve haddini aşmayacaksın." dedi . Sonra da ekledi.  "Tatlı rüyalar, Potter. Sonra görüşürüz." Arkasını döndü ve merdivenlerden çıkarken James'in sesi duyuldu.

"Rüyamda sen olacağın için zaten tatlı olacak, Evans!"

Lily kafasını iki yana salladı ve istemsizce gülümsedi. Bu çocuktan nasıl kurtulacaktı? Daha da önemlisi kurtulmak istiyor muydu?

Bu sırada geri kalan Çapulcular ve Clara yemek yiyordu. Sirius yemek yerken konuştu.

"Bence bu yıl Evans ve Çat- James çıkacaklar. " dedi . Az daha James'e, Çatalak diyordu. Sonra gözü Clara'ya kaymıştı.

Remus kayıtsız bir şekilde konustu.

"Lily ve James bence tam birbirlerine göre. Ne demişler, 'Zıt kutuplar birbirlerini çeker ' James umursamaz ve yaramaz Lily ise akıllı ve uslu. " dedi.

Clara her ne kadar belli etmese de onları dinliyordu.

Sirius konuştu. "Ee, Remus, senin şu 'zıt kutbun' nerede?"

Remus bu soru üzerine rahatsız olmuştu. Clara'nın yanında oturması da cabasıydı.

Remus, Clara ile birlikte olamazdı. Bu yüzden hiç onun ağzından çıkmayacak cümleler çıktı ağzından.

"Sirius ben asla James gibi olmadım biliyorsun. Belki günü gelince ama geleceğimde birisin olması çok düşük bir ihtimal." dedi.

Zaten bu sözler ağzından çıkar çıkmaz pişman olmuştu. Gözlerini bir an için kapattı. Şimdi Clara ondan hoşlanıyordu ise bile artık hiç şansı kalmamıştı. Gerçi zaten amacı da bu değil miydi?

 Sonra Remus içinden güldü kendine. Clara Mensis mi Remus Lupin'den hoşlanacaktı? Gerçekten çok komikti. Ama hemen sonra kafasında soru işaretleri kalmasına neden olan bir olay olmuştu. Clara, tabağında yemek olmasına rağmen masadan kalkıp gitmişti. 

Clara duyduğu cümleler karşısında afallamıştı. Remus'tan hoşlanıyordu, evet. Çünkü onu hep duygusal biri zannediyordu. İyi kalpli, düşünceli, zeki. -ve evet fazlasıyla yakışıklı- Şimdiyse aklındaki hayaller uçup gitmişti.

Orada daha fazla kalmaya dayanamamıştı. Koşarak yatakhanesine çıktı. Sadece Lily vardı ki o da zaten çoktan uyumuştu. Clara buna şaşırmamıştı. Lily hep erkenden uyur, herkesten önce kalkardı. Üstüne geceliğini giydi ve kendini yatağa attı. Belki diye düşünüyordu. Belki o da ... Ancak az önce görmüştü. Remus, kimseyi sevmiyordu ve sevmeyecekti. Bir an için Lily'yi kıskandı. James ne olursa olsun Lily'den vazgeçmemişti. Remus'un da öyle olduğunu sanıyordu. Belli ki o kendine James'i değil, Sirius'u örnek alıyordu.

Sevgilerle,

-Zeynep