Keyifli okumalar...
Genç adam sabah uyandığında başında müthiş bir ağrı vardı. Gözlerini açtı ve etrafına baktı. Sanki son birkaç günlük hafızası silinmiş gibiydi. Şuan bildiği tek şey deli gibi ağrıyan başıydı. Birazcık kendine geldiğinde ayağa kalkmaya çalıştı. Ayağa kalktığında sağ bacağının üstünde duramadığını farketti. Yanında komidinden destek alarak ayakta duruyordu. Etrafına baktı. Anlaşılan Erkekler Yatakhanesi'ndeydi, Remus Lupin...
Sonra , dört direkli yatağına oturdu ve vücuduna baktı. Elleri yara bere içindeydi. Sağ bacağında sargı bezi vardı ve kan izleri vardı bezde. Ellerini şakaklarına götürdü. Gözlerini kapattı. Hafızasında kalan son anı parçacıklarını bulmaya çalışıyordu. Evet , bir şeyler hatırlamaya başlamıştı.
~~~~~
Bağıran Baraka'ya varlıktan sonra , bir köpeğe dönüşmeden önce ki son sözleri ;İşte yine başlıyoruz. Çatalak , Kılkuyruk ve Aylak... iyi şanslar.
Olmuştu Sirius'un.
James kafasını sallarken çoktan , görkemli boynuzları olan bir geyiğe dönüşmüştü.
Daha sonra , Remus , ayın iyice en tepeye geldiği zaman büyük bir baş ağrısı ile kurtadam olma dürtüsüne karşı gelmeye çalışıyordu. Ama olmuyordu işte , bu istediği zaman olan bir şey değildi. Zaten Remus'a kalsa asla böyle bir canavara dönüşmezdi.
Üstündeki kıyafetlerin , yatağına sığmayan bir akarsu gibi yırtıldığını hissediyordu. Yavaş yavaş Remus gidiyor , kurtadam geliyordu. Az bir zaman sonra 'kardeşlerim' dediği kişileri bir 'av' olarak görecekti.
Son hatırladığı şey , ona şefkatle bakan geyiğin , güzel ela gözleriydi.Onlara zarar vermemişti , değil mi ?
~~~~~Remus hatırladığı şeylerle , gergin bir yaydan , hırsla atılan bir ok gibi fırladı.
***
"Sirius !" Dedi Remus umutla. "Peter !" Dedi Peter'a dönerken.
Remus'u karşılarında gören Sirius ve Peter acı bir şekilde gülümsediler. Daha önceki gece olan şeylerden sonra hiç uyumayı bırakın, gözlerini bile kırpmadan oturmuşlardı. Lily gittikten sonra , Remus'a ne diyeceklerini konuşmuşlardı.
Remus onlara sıkıca sarıldığında ise iyice köşeye sıkıştıklarını hissediyorlardı.
Remus onlardan ayrıldığında , onları inceledi ve ufak tefek yaralar dışında bir şey olmadığını görünce sırıttı.
"James nerede?- Bir dakika, Lily'nin yanında , öyle değil mi?" Diye sordu.
Hala sırıtıyordu.
Sirius ufak sessizlikten sonra çaresiz bir sekilde konuşmaya başladı.
"Aslında... şuan Lily'nin yanında değil." Dedi.
Remus surat ifadesini bozmadan ve umursamazca konuştu.
"Nere- dur! Bu havada yine Quiddittch antrenmanına gitti , öyle değil mi?" Diye sordu.
"Hayır." Diye yanıt verdi Peter.
Remus anlamsız bakışlarla onlara bakarken Sirius konuştu.
"O... Hastane Kanadı'nda."
Remus bağırdı.
"Neden ki?" Sesinde endişe ve telaş vardı.
"Sakin ol , Aylak. James'i bilmiyormuş gibi konuşuyorsun. İki güne iyileşir o. Geyik kanı var onda. " dedi ve gülümsemeye çalıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Remus Lupin ve Çapulcular
FanfictionBu seferki başka bir kurgu. Değişik. Çapulcular'ın yanı sıra Clara, Lily ve Amberly de bu hikayede bize eşlik ediyor. Hogwarts'ın tozunu dumanına katan bir grup gencin, güzel hikayesini okumak isterseniz, beklerim... 《Tüm hakları İhtiyaç Odası'ndad...