ÜÇ GÖLGE KÖYÜ NEDEN TERKEDILDI?

3.9K 60 5
                                    

Üc Gölge Köyü (bazi kaynaklarda uc catalli gölge koyu olarak da geçer) Bursanın Inegol ilçesine bagli bir yol kenarı koyudur. Bugünlerde terk edilmiş bir halde bulunan köyde şu an sadece Bursa- Eskişehir yolu yapımında çalışan işçiler kalmaktadır. Asil adi Mezit 1dir. (Mezit adinda 12 koy daha vardır ve bunlara "mezitler" denir...her bir mezitin arası yaslasik 6-7 kilometredir.)
2003 yilindan beri saglikli bir yapilanma ve sabit bir yerlisi bulunmayan uc golge köyü hakkinda pek cok rivayet edilmiştir. Kimi koyun çevresinde cok fazla yabani hayvan olduğunu,kimi koyun yol çalışmaları yuzunden cok fazla zelzele aldigini kimi ise butun bunlara baska varlıkların sebep oldugunu soyleyip durmustut.
Koyde uzun yıllar erkek cocuk dunyaya gelmemis,hayvanlar telef edilmis,köy Mezarlıklari oyulup acilmis,patika yollardan sürekli tas yagmistir. Bu dosya Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Jeoloji Muhendisligi bölümü öğrencisi Oktay Ar agzindan yazılmıştır...
2002 yılında ek bir univetsite okumak amacıyla Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği bölümüne girdim...Eskişehir de yaşıyordum. Ailemi cocukken bir trafik kazasinda kaybetmistim,hayatimin büyük bir çoğunluğunu dedemle ve babannemle geçirmiştim. Lise yıllarımi Bursa erkek lisesinde yatili okuyup üniversiteyi kazanmis ve yeniden Eskişehir'e dönmüştüm. Okulla pek fazla alakali bir öğrenci degildim...Zaten daha onceden insaat mühendisliği diplomam vardı. Jeoloji okumamdaki tek sebep askerligimi daha da uzatmakti. Soyledigim gibi okulla pek fazla alakasi olan bir öğrenci degildim ve projelerden pek de anlamiyordum...
Bir gun okula gittigimde okulda bir proje hazitlanacagini söylediler. Her öğrenci sececegi bir bölgenin jeolojik yapisini araştıracak,bilgiler toplayacakti. Kimi öğrenci Eskişehir Inonuyu secmisti,kimi öğrenci Kutahyadaki termalleri secmisti...Listede geriye sadece Üç Catal Koyu kalmisti. Mecburen benim projemi hazırlamak icin oraya gitmem gerekiyordu. Guzel bir degisiklik olabilirdi,ustelik Bursayi da uzun zamandır görmemiştim. Bos zaman buldukça Bursayi gezer,eski okulumun önünden geçerim diye düşünüyordum. Eve gidip eşyalarımi toplamaya basladim. Civarda kalabilecegim bir yer yoktu ama 2 liraya inegolden minubuslerin kalktigini biliyordum. O zamanlarda yol calismasinda calisan isciler de sürekli o minibuslerle insaata gidiyordu zaten.
Eşyalarımi toparladiktan sonra evden ciktim ve Bursa arabasına atladim. Yarıyıl tatili henuz girmemişti,bu odevi tatile kadar hazırlamam gerekiyordu. Kafam rahatti,gerekenden erken davranmistim ve rahat rahat odevi bitirmeyi planlıyordum. Lapa lapa kar yağıyordu. Eskişehir'in sogugunu bilenler bilir.
Bindigim otobus aslinda istanbul arrabasiydi ve asil yolcuları Bursa garajindan alacakti. Otobuste benim disimda sadece 2-3 kisi vardı ve onlar da daha inegole gelmeden Eskisehirin bazi ilçelerinde otobusten inip evlerine gitmisti. Otobus şoförü ve ben kalmistik. On koltuklara doğru ilerleyip "kar fena bastırdı,devam edebilecek miyiz" diye sordum.
"Zor kardeşim ama deneyecegiz belki durur" dedi...Aradan 15-20 dakika geçti Bursa yönüne gittikçe kar yagisi daha da artıyordu. Otobus şoförü daha fazla iletleyemiyecegimizi anlayip "arabayi saga cekemeyiz,Eskişehir'e geri donelim" dedi. Inegole pek fazla bir sey de kalmamisti. "Su an tam nerdeyiz?" diye sordum. "Mezit 1 uc golge koyu" dedi. " tamam ineyim burada" dedim..." Kardesim kar kiyamet ne yapacaksin sokaklarda?" dedi. O donem biraz daha deli dolu biraz daha heyecan arayan bi insandim. Şöförü dinlemeyecektim tabi ki. "Allah misafiri der kalırız bir evde" dedim. Otobus şoförü otobusu geri çevirdi ve beni indirdi. Ben koyun patikasina doğru yürümeye baslayacaktim arkadan seslendi. "Bak kardeşim,bu koy icin pek iyi şeyler soylemezler..dikkat et" dedi. "Nasil" diye sormaya kalkmadan otobus şoförü sürmeye devam etti. Gozden kayboldu. Herhalde koyun yerlisi bir garriptir diye düşündüm ve gece kar yagisinda yürümeye devam ettim. Telefonumun şarjı bitmek üzereydi,hava da cidden soguktu. Saat 9 10 sularıydi. Koye de pek fazla bir mesafe kalmamisti zaten. Çantalar buyuk ağırlık yapıyordu,kitaplar,kıyafetler ust usteydi...Heleki ustune kar da binince hepten yorgun dusmustum. Sonucunda koye vardım.

Türkiye de yasanmis cin ve hayalet olaylariHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin