Bundan 2 yıl önceydi. Vizelerim harika geçmiş,geriye sadece çok rahat gireceğim finaller kalmisti. Ben de finalleri universite okuduğum sehirde değil, ailemin yaninda beklemeyi tercih etmistim. Yurda gidip eşyalarimi falan topladim,ardindan otobuse atlayip bizimkilere supriz yapmak icin yola koyuldum.
Annem,babam ve dedem bir arada yasiyordu. Koyumuz büyük sayilacak bir koy değildi. Cevremizde 2-3 köy daha vardı,onun dışında kus ucmaz kervan gecmez bir yerdi. Herkes birbirini taniyordu ve sehir hayatina kapali insanlar yasiyordu. Bütün köy bizi tanir,cok severlerdi. Universiteyi kazandigimda köyün meydaninda fotoğrafim asilmisti hatta.
Yolculuk bitmisti,otogardan bizim koye gitmek arabayla 1 saatti. Ben de cepteki son parayi taksiye atip koye gidecektim. Koye vardim,evin kapısını caldim kapının acilmasiyla şok oldum.
Koyun bütün insanlari bizim eve toplanmıştı,yerde beyaz ortuye sarılı üstünde bıçak olan dedemin naasi yatiyordu. Babam aglaya aglaya yanima geldi,sarildik. Neden haber vermediniz baba dedim. Arrayacaktik oglum ama dersinden geri kal istemedik dedi.
Defin ertesi gün yapilacakti...O gun dedemi yatagina tasidik,basinda dualar okuduk ve sabahin olmasini bekledik.
Bütün gece dedemin bas ucunda dualar etmistik...Sabah oldugunda köyün hocasiyla birrlikte defin islerini yapmak için köy mezarlığına doğru yola koyulduk. Koydeki tanidiklarimizda dedemin naasinin arkasindan bizi takip ediyordu. Mezarliga vardık,tam defin islemini gerceklestirecektik ki babam islemi durdurdu...hepimiz saskin saskin babama bakarken babam elindeki kagidi hocaya gosterdi. Dedem vasiyet olarak kardesinin yanina gomulmek istediğini belirtmisti...Dedemin abisi 22 yasinda vefat etmiş ve kendi evlerinin bahcesine gomulmustu...O ev bizim komsu koyumuzdeydi. Harabe bir halde duruyor,bahcesinde dedemin abisinin mezariyla yillardir bekliyordu.
Koyde yeterrli sayida otobus ve araba olmadigi için define gelen insanlarin çoğu evlerine geri dönmüştü.
Ben,babam,Hoca,köyden 2-3 abi ve dedemin cok yakınları disinda herkes dönmüştü. Biz de yola koyulup komsu koye,dedemin çocukluğunun gectigi eve dogru harekete gecmistik.
Ev 3 katli mustakil bir evdi...Tapusu bizdeydi ancak alacak insan yoktu o yüzden satiliga da cikarmamistik. Restore ettirecek paramiz da yoktu. Komşu köy Rum köyüydü. Köyün çoğunluğu ortodokstu ve koydeki muslumanlara çok sicak davranmazlardi. Yillar once koyun papazi meydanda silahla vurulduktan sonra muslumanlara karşı bir soğuk savas baslatmislar ve muhattap olmayi kesmislerdi. Kendilerine gore haklılardi tabi...Biz dedemin tabutu sirtimizda yürürken köyün meydanindan geçtik,baslariyla selam verip bakislarini baska yone cevirdiler...Ve nihayetinde eve varmistik...Son gördüğümden beri iyice harabeye dönmüştü. Kapidan iceri girer girmez çok kötü bir kokuyla karsilasmistik. Icerde onlarca kedi,sarap şişeleri,ne oldugu belirsiz yunanca oldugunu tahmin ettigim yazilarin bulunduğu kagitlar vardi...
Tahta sürgülü bir kapi vardı,kapiyi güç bela açıp evin bahcesine ciktik. Dedemin abisinin mezarı direk karsimizda bize dönüktü. Gidip onun mezarını da temizledik. Otlarini falan aldik...Daha sonra koydeki abilerimiz ve ben mezarı kazil dedemi defin ettik. O sirada babam ve hocaya gözüm takildi. Evin en ust kattaki balkonuna çıkmış hararetli bir seyler konusuyorlardi...Aradan 5 -10 dakika gecmeden hoca kapiyi vurup cikti. Biz asagida babama bakiyorduk. Babam bize seslenip bi an once gömün,derhal gidiyoruz burdan dedi. Neden baba demeye kalmadan babam da hararetli bir şekilde kapiyi kapatti,biz de hizlica peşinden gittik. Acikcasi bu halleri bizi korkutmustu...Babamin pesinden giderken yolun yarisinda cep telefonumu evin icinde unuttuğum aklima geldi. Hava da yavastan karar misti,komsu koye gidene kadar güneş batacakti bile...Ben de biraz Korkmuştum zaten,ertesi gun gidip alirim diyip ses cikarmadim. Ama babam ve hocanin bu tavri beni meraklandirmisti. Kendi evimize girer girmez babama hocanin neden böyle davrandigini ve evden neden alel acele ciktigimizi sordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Türkiye de yasanmis cin ve hayalet olaylari
TerrorBu topraklarda yasanmis garip ve aciklanamayan olaylar