Selamlar canlarım!
Bir yeni bölüm ile karşınızdayım.
Bu arada Wattpad üzerinde yazmaya devam ettiğim KARANLIK RUHLAR adlı hikayeme de herkesi bekliyorum.Keyifli okumalar!
***
11.Bölüm: İnanmak Kolay mı? ~~
Elinde kupası masanın diğer ucunda oturan kadına bakıyordu görmeyen gözlerle. Ne zaman sonra çayından ilk yudumu önüne konan kekten de ilk lokmasını aldı. Ağzına dağılan tat ile sanki hiçbir şey değişmemiş gibi, diye düşünürken genç kadının dilinden dökülenlerle kendisini nasıl da iyi tanıdığını fark etti bir kez daha...
"Tıpkı tabağındaki kekin tadı gibi, sana ve bana dair hiçbir şey değişmedi. Değişmeyecek de, asla!"
"Hak etmiyorum ben İpek. Bağırıp kovmalıydın beni, eşiğinden geçirmemeliydin yuvanın..."
"Ne demek yuvana almayacaktın? Bu eşik yıllardır seni bekliyor! Sen kanımdan olmasan da canım olansın. Yıllar geçse de derdin derdim, canım canın. Sen hep o acı dolu kara gözleriyle gözlerime bakan çocuksun. Tek derdim, tek sığınağım."
"Değil İpek, değil. Hiçbir şey eskisi gibi değil. Senden af dilemem gerekirken acıma ortak edecek kadar bencil, lanet bir insanım ben!"
"Neyin affı? Beni sensiz bıraktığın üç yılın mı? Ah, evet bak onun için bir af alabilirim senden yani neden olmasın ki!" durup derin bir nefes aldı genç kadın. Oturduğu sandalyeden kalkıp salona doğru yol aldı düşünmeden. Yüzünü yeniden adama dönmeden "Ama," dedi. "Ama eğer o lanet olasıca olay yüzündense, hala o ahmakça olaydan dolayı kendini suçluyor, beni canımdan mahrum ediyorsan günlerce dilinden affet beni, dışında tek bir söz çıkmasa bile affetmem seni! Sen benim canımsın, benim derdim. Neyin affı? Söyle neyin affı? Yeter artık derdim... Çektiğin, çektirdiğin acı dayanılmaz oldu, artık yeter!"
"Nesi yeter İpek. Söyle, nesi yeter? O lanet herifin elleri değdi senin tenine, parmakları sardı saçlarını..."
"Yeter dedim!"
"Ben hak etmiyorum İpek. Ne seni ne onu ne Füsun Ana'yı... Babam haklıydı belki de... Yıllarca beni neden sevmediğini sorup durdum kendime ama o haklıydı."
"Yeter, dedim. Kes artık saçmalamayı. Nesi haklıydı? Senelerce canını yaktıktan sonra nasıl onun haklı olduğunu söylersin? Onca sene yapayalnız kalmış, suskunluğunla dost olmuş, kimsesiz yaşamışken şimdi nasıl o adi herifin haklı olduğunu söylersin? O adam hastalıklı bir pislikti. Haklı falan değil!"
"Bir pislik varsa o da benim! Hayatımdaki herkese acı verdim ben. Hala da vermeye devam ediyorum işte."
"Neden yapıyorsun bunu? Ne geçiyor eline? Kendini aşağılayıp suçladıkça ne geçiyor eline ahmak adam? Çektiğin onca acıdan sonra hayata sövmen gerekirken sen nasıl hala kendini suçlayabilirsin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~~Havin~~ #TAMAMLANDI!
General Fiction♥ Gözleri miydi insanın kaderini belirleyen? Kapkaranlık gözlerinden sebep miydi bu acı dolu hayat? Gece gözlerine okyanuslar kuran bir kadın mı aydınlatacaktı dünyasını? Ondan sonra mı kurtulacaktı ömrünün karasından? Sevdiği kadından uzak, sevil...