**
Bölüm Şarkısı: Nat King Cole – L-O-V-E
**
AMERİKA"Seni çok seviyorum"
"Ben de seni seviyorum Liz"
Gözlerinin aniden mutluluktan dehşete döndüğünü fark edince az önce söylediklerimi idrak edebilmiştim. Yine Liz'in adı çıkmıştı ağzımdan, en güzel anlarımızdan birini yine ben mahvetmiştim.
"Caithlin ben.."
"Sakın, sakın bana açıklama yapma Daniel". O kadar sinirliydi ki zaten ona söyleyeceğimi bile bilmiyordum.
"Hala Liz'i seviyorsun sen. Beni hiç sevmedin. En güzel anlarımızda bile aklında o var. Benim yerimde onu hayal ediyorsun belki de"
"Saçmalama yok öyle bir şey". O gözyaşlarını silmeye çalışırken ona doğru bir adım attım ama o benden daha da uzağa kaçtı.
Gözyaşlarını silerken bile güçlü olmaya çalışıyordu. "Git buradan Daniel. Şu anda olmaz, şu anda seninle konuşamam. Sen bir ölüye aşıksın ya. Hala onun hayaleti aramıza giriyor. Eminim bu onun da çok hoşuna gidiyordur. Diğer dünyada nasıl da keyfi yerindedir"
Şok olmuş bir şekilde Caithlin'e bakıyordum. Gerçekten bu sözleri o mu söylüyordu! "Kes sesini Caithlin. Sen nasıl öylesine birinden bahsediyormuş gibi Elizabeth'den 'o' diye bahsedersin! Lan o benim sevgilimse senin de en yakın arkadaşındı. Nasıl bu sözler ağzından çıkabilir"
"Sen galiba beni az önce nasıl kırdığının farkında değilsin?", hala yüzsüzce kendini savunuyordu.
"Seni tanıyamıyorum ben, bu sen değilsin. Ya da sen hep buydun ama ben göremedim"
"Saçmalama Daniel. Sen az önce 'seni seviyorum Liz' dedin diye ben öyle söyledim"
"Yani içindeki tüm pisliği kustun. Evet ben Liz'i seviyorum, hala deli gibi Elizabet'i seviyorum. Ölene kadar da onu seveceğim"
"Sen tam bir nankörsün. Senin için yaptığım onca şeyden sonra bile bana bunları söyleyebiliyorsun. Zavallısın biliyor musun? Hala bir ölüye aşık olacak kadar zavallısın"
Yüzsüzce bana dik dik bakmaya devam ederken ona istediği cevabı vermeyip koltuktan ceketimi alıp üzerime geçirdim. Kapıya doğru yürürken arkamdan seslendi. "Nereye gidiyorsun?"
Bu kız hep bu kadar aşşağılık ve yüzsüz müydü? Kapıyı açtıktan sonra ona dönüp "Gidiyorum ve bir daha dönmeyeceğim. Bitti Caithlin" dedikten sonra evden çıkıp arkamdaki kapıyı sertçe çekip büyük bir gürültüyle kapanmasını sağladım. Caithlin'e mi inanamıyordum yoksa onun bu kadar adi olduğunu göremeyen kendime mi inanamıyordum bilmiyorum ama eğer Elizabeth onun dediği gibi yukarılardan bir yerden bizi görüyorsa üzülürdü biliyordum. O Caithlin gibi değildi, o hassastı, şefkatliydi.
Tanrım, onu çok özlüyordum.
***
Yere çökmüş bir halde kaderime razı olmuştum. O adamdan korkmuyordum, beni öldürse de korkmuyordum. Beni her gün bana yaşattığı korkularla öldürüyordu zaten. Beni tek seferde öldürmesi belki de bana en büyük iyili olacaktı.
İçimden ona kadar sayı döndüğümde karşımda gördüğüm kişi beni bir an rahatlatmıştı ama sonrasında yeniden korkmaya başlamıştı. Evimi bu hale getirenler olmamasını dilemiştim ama gelen kişi Aras da olmamalıydı. Ona buranın bu berbat hale gelmesini açıklayamazdım ki. Zaten öyle bir hali vardı ki benim gibi o da kilitlenmiş bir haldeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalanlar Üzerinde Aşk
RomanceTüm hayatı yalandan ibaret olan ve gerçek ailesini bile tanımayan bir kız. Bir anda yaşamak istemediği diyarlara sürüldü ve geri dönmemesi için tehdit edildi. Eğer geri dönerse ailesi öldürülecekti. Peki bir anda hayatının aşkını o diyarda bulması...