Tarkan – Aşk, Yüksek Sadakat – Belki Üstümüzden Bir Kuş Geçer ve İngilizce şarkı sevenler için Gym Class Heroes & Adam Levine – Stereo Hearts.
**
Acaba bir şeyi unutmuş muyum diye odayı kontrol ederken aslında iç geçirerek geçtiğimiz iki haftayı düşünüyordum. Aras'la bu adada rüya gibi iki hafta geçirmiştik. Sadece ikimiz, kimse olmadan hem birbirimizi ezberledik hem de tekrar tekrar aşık olduk. Fakat her güzel şeyin bir sonu olduğu gibi tatilimizin de sonuna gelmiştik. Aras her ne kadar fırsat buldukça geleceğimizi söylese de o fırsatın bir daha kolay kolay elimize geçmeyeceğinin farkındaydım. İşkolik adamı iki hafta zevkle ve asla pişman olmadan işinden etmiştim; bu bile bana yeterdi. Şimdi odaya göz gezdirirken tek tek anılar da gözlerimin önünden film şeridi gibi geçiyordu. Geçerken de hepsi bir damla yaş bırakıyordu göz pınarlarıma. Sanki bir daha bu kadar mutlu olamayacakmışım gibi hissediyordum. Çocukken de mutlu olduğum yerlerden ayrılırken ağlardım şimdi de sanki bir çocuk gibi oturup ağlamak istiyordum. Gitmeliydik, gitmeyi ben de istiyordum ama burayı ve Aras'la burada geçirdiğimiz anları çok özleyecektim.
"Hazır mısın?"
Aras'ın sesini duyunca aceleyle beceriksiz bir şekilde gözlerimdeki yaşları sildikten sonra ona dönüp gülümsemeye çalışarak "Hazırım. Tekne geldi mi?" diye sordum ama o cevabımdan çok suratıma odaklanmıştı; ağladığımı anlamıştı.
Sesindeki korkuyu gizlemeye çalışmadan "Neden ağladın?" diye sorup bana doğru yaklaşmaya başladı. Nasıl anlatırdım ki ona içimdeki çocukça hüznü; geri dönüşümüzün kalbimi nasıl da kırdığını.
Karşıma geldiğinde gözlerine bakmadan derin bir nefes alıp başımı kaldırıp onunla yüzleştim. Kahretsin şefkatle kısılan gözleri karşısında asla kaçamak bir yanıt veremezdim ki. Gözlerini kaçırmaya çalışarak "Buradan ayrılacağımız için üzülüyorum" dedim; sesimin titremesine bile engel olamamıştım. Zorlarsam tekrar ağlamaya bile başlayabilirdim.
"Bebeğim istersen biraz daha kalabiliriz". Benim üzülmemi istemiyordu biliyordum ama geri dönmemiz gerektiğini biliyordum. Sonsuza kadar bir rüyanın içinde yaşayamazdık. Yaşama şansımız olsaydı zaten bu şeyin adı 'rüya' olmazdı. Gerçek hayata dönmeli az çekmişiz gibi yeni sorunlarla yüzleşmeliydik. Arada böyle rüyalar görürsek de şükretmeliydik.
"Hayır daha fazla kalmak istemiyorum. Gitmemiz lazım; ailemi, Ela'yı çok özledim ama burayı da özleyeceğim. O yüzden üzülüyorum ama kalırsam da yine üzülürüm", sonlara doğru yeniden gözlerim dolmaya başlamıştı. Kendimi onun kollarına atlatıp doya doya ağlamamak için zor tutuyordum.
Benim atlamama kalmadan Aras beni kollarına alıp sımsıkı sarılınca gözyaşlarımı daha fazlaya saklayamadan akıtmaya başladım. Aras yüzümü elleri arasına alıp gözyaşlarımı yüzümü okşayarak sildikten sonra "Ben de çok özleyeceğim ama merak etme geri döndüğümüzde hiçbir şey değişmeyecek ki. Biz birlikte olduktan sonra dünyanın her yeri cennet bize" deyip anlıma bir öpücük bıraktı. "Hadi şimdi yeni anılarımıza doğru yola çıkmaya", Aras'ın bana uzattığı eline elimi koyduktan sonra ellerimizi birbirine kenetleyip odadan çıktık. Bu adam benim ilacım gibiydi, az önce hüzünle kahrolurken şimdi mutlu hissediyordum. Biz eve geri dönmüyorduk, sadece başka anılara doğru yelken açıyorduk. Bu iki haftada sadece güzel anılar biriktirmemiştik, aynı zamanda birbirimizi yeniden keşfetmiştik. Aras'ı tanıyordum, seneler boyunca onun hakkında bilgi toplamıştım. Sırf ona daha yakın hissederim diye sürekli Ela'nın ağzından bilgi almaya çalıştım ama onu ondan tanımak bambaşkaydı. Her halini kendim keşfetmiştim. Artık uyurken nasıl göründüğünü biliyordum. Arada uykusunda konuştuğunu keşfetmiştim. Sabah kalktığında gözlerini açar açmaz sevdiği bir şarkıyı mırıldandığını öğrenmiştim. Sadece iş dosyalarında değil de günlük yaşamında da ayrıntıları atlamayıp detayları dikkatle incelediğini öğrenmiştim. Sevdiği rengi, sevdiği yemeği, konuşurken hangi kelimeleri daha çok kullandığını, onunla ilgili bunlara benzer daha birçok şeyi öğrenmiştim. Şimdi eve dönme zamanıydı, ne kadar üzülsem de öğrendiğim özellikleri ışığında işkolik adamımın işe geri dönmesi gerektiğinin farkındaydım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalanlar Üzerinde Aşk
RomanceTüm hayatı yalandan ibaret olan ve gerçek ailesini bile tanımayan bir kız. Bir anda yaşamak istemediği diyarlara sürüldü ve geri dönmemesi için tehdit edildi. Eğer geri dönerse ailesi öldürülecekti. Peki bir anda hayatının aşkını o diyarda bulması...