Meleğin Fısıltısı (Harry Styles Fanfic)

-6-

Heeey! Bölüm erken geldi ha? :D ehehe Yorum ve votes için teşekkürleer çok naziksiniiz =)) ARkadaşlarınıza da bu hikayeyi önerirseniz çok iyi olur nedersiniz? He bir de eğer facebook ve twitter dan hikayeyi takip ediyorsanız aşağıda like şeysi falan var onlara basarsanız seviniriiim =)

Bu bölüm çok çok uzun yorum yazan StyleSude'nin teşekkürleer bebeeek <3

İyi okumalarrr

Sıcak.. Yüzüme vuran sıcaklığa doğru yaklaştım. Göz kapaklarım birbirine yapışmıştı. Çapak.. Iy.. En sevmediğim şey. Uykunun en kötü tarafı! Başımı sert bişeye yasladım. Yasladığım şeyden yüzüme sıcaklık vuruyordu. Memnuniyetle mırıldandım. Bir kahkaha sesi duyduğum da tek gözümü açtım.

Karşımda otuz iki dişini de gösterip sırıtan Porsche vardı ve çok yakınımdı. O an başımı onun başına yasladığımı anladım. Hızla geri çekildim 'Ne!' diye tısladım.

'Hiiçç.' dedi muzur bir tavırla.

Gözümü tekrar kapattım ve uyumayı düşündüm. Bir an uyku… Hızla doğruldum.

'İş!' Diye bağırdım.

Harry kahkaha atmaya başladı.Pislik! Bu çaresiz hallerimden memnun olduğu belliydi. Sadist! Ayağı kalkıp dün akşam yere bıraktığım ayakkabılarımı aradım. Onları sandalyenin üstünde görünce elime alıp sırayla ayaklarıma giydim. Giyerken 'Saat-saat kaç?' diye sordum.
Porsche hala sırıtmasına devam ederken 'Yedi.' dedi.

Ofladım 'Sekizde işte olmam lazım.' Telaşla ayağı kalkıp etrafa bakındım 'Telefonum nerede?' diye ararken Harrynin iki parmağının arasında olduğunu fark ettim.

Pis pis gülüyordu. 'Onu bana ver Harry!' diye tısladım. Tanrım! Böyle bir durumda bile benle oyun oynuyordu.

Dudakları yukarı kıvrılığından vazgeçmedi 'Bir şartla.' dedi yatakta doğrulurken.
'Neymiş o?' derken sesimin iğrenç bir ses tonu ile çıktığını fark ettim. Hala üstümde uyku mahmurluğu vardı.
'Beni öp' dedi omuz silkerek.

'O bir kere olur hadi ver şunu.'

'Uğraşmak istemiyorsan beni öp!'

Sıkıntıyla nefesimi verdim. Kızmaya başlıyordum. Zaten geç kalacaktım işe birde onun saçma sapan oyunlarına alet oluyordum. 'Seni niye öpeyim ki?'

'Bu nasıl bir soru?' dedi anında kaşları çatıldı.

'Gayet iyi bir soru sevgilim değilsin doğru dürüst arkadaş bile değiliz. Birkaç kere böyle saçma bişey oldu diye bir daha olacak anlamına gelmiyor.' dedim.

Ağır oldu kabul ediyorum ama hakketti. Ben herkesi öpen bir kız değildim. Doğru dürüst sevgilim bile olmazdı. Hayatım da ilk kez hiç tanımadığım bir adamın dudaklarını tatmıştım. Çatık kaşları iyice çatıldı. Uvv! Çok kızgın! Telefonu hızla yatağın üstüne attı ve gardolaba doğru yürüdü.

Telefonu elime aldım.

'Lanet olsun Elliot aramış.' diye mırıldandım. Bana baktığını hissettim. Evet aynen öyle olmuştu. Bana kızgınca bakmıştı.

Umursamadım.

'Kim o? Sevgilin mi?' dedi alayla. Gardolabından kıyafet seçmeye çalışıyordu.

'Hay- Sanane!' Diye çıkıştım.

Ona neydi ki? Salak! Aptal!

Kaşları çatıkken dudakları nasıl gülebilmişti anlayamamıştım. 'Ben gidiyorum kesin geç kalacağım. Sen iyisin değil mi? Yaran geçti yani.'

Gözlerini devirdi ve alayla 'Sorduğun için teşekkürler.' dedi dilini dışarı çıkarıp bana göz kırptı.
Bende onun alayını aratmayacak bir şekilde 'Önemli değil.' dedim yapmacık gülümsememle.