-11-

9.6K 352 23
                                    

Biraz kısa bir bölüm oldu ama yeni bölüm yarın gelebilir yani yakın zamanda gelecek :D 
Yorum ve vote için teşekkürler.
Bu bölüm @CupcakeHazza1D'nin yorum için teşekkürleer bebek :D 


'Ne oluyor Porsche!' dedim dehşetle.

'Ateş ediyorlar Diana.' dedi arabayı sola saptırırken. Araba kaydı ve gürültülü bir ses duyuldu.

'Kim?'diye bağırırken araba biraz daha hızlanmıştı. Tanrı aşkına! Daha ne kadar hızlanacaktı.
'Eğil Diana çünkü bu sefer hedef ben değilim.'
'Ben miyim?' diye şaşkınlıkla konuşurken Porsche bir eliyle direksiyonu öbür eliyle kafamı aşağı eğmeye çalışıyordu. Aşağı eğildiğimde Porsche baktım. Yüzündeki dehşet iyice yayılmıştı. Dişlerini sıkıyordu, kaşları çatıktı. Korkmadığına emindim ama yüzündeki daha farklı bişeydi.


'Tanıyor musun?'

'Bilmiyorum.' diye mırıldandı.

Arabanın hızı devam ediyordu. Resmen koltuğun dibinde cenin pozisyonu almıştım. Arabaya çarpan kurşunların sesi hala geliyordu. Arabanın kurşuna dayanıklı olmasına şükrederken korkudan kalbimin göğüs kafesinden fırlayacağını düşündüm.


'Lanet olsun!' diye bağırdı Porsche.

'Ne oldu?'

Kalbim çıkacakmış gibi atmaya devam ederken Porsche'n gergin suratından başka bişey göremiyordum. Cevap vermemişti. Kötü bişeydi. Merakıma yenik düşüp doğruldum ve başımı cama yaklaştırıp dışarı baktım. Simsiyah bir arabaydı, bizi sollamış, önümüzü kesmeye çalışıyordu.


'Ne yapacağız?' dedim dehşetle.

Porsche bir kez daha kükredi 'Diana eğil!'
Ama eğilmek için geç kalmıştım başımdaki acıyla bedenim küçücük boşluğa düştü.
'Diana!'

***

Burnuma gelen yanık şeker kokusu beni baştan aşağı büyülemiştim. Bu koku tanıdıktı. Bu koku huzur verici ve biraz şımartıcıydı. Dudaklarım gerilmişti, gülümsüyordum. Bu koku beni başka diyarlara götürmüştü. Gözlerimi açtığımda ilk biraz sisli bir görüş alanım olsa da sonradan kendime gelmiştim ve bana bakan iki yeşil gözü görmüştüm.

'Harry?'
'Bana şükretmelisin o şapkayı kafana takmasaydım şimdi ölmüş olabilirdin.'
Rahatlamış gibi kendini popo üstü yanıma bıraktı.

'Ne oldu bana?'

Kendimi doğrultmaya çalışırken başımın zonklamasıyla kendimi tekrar yere bıraktım. Etrafıma bakmayı akıl ettiğim de ormanda olduğumuzu anlamıştım. Ağaçların büyük dalgaları arasından temiz gökyüzünü görebiliyordum. Açık maviliğiyle insanda büyü etkisi bırakabiliyordu ve sonsuzdu.

'Ölümden döndün.' dedi sırıtarak.

Gözlerimi devirdim. Keşke yaşamasaydım diye dileklerimi içten sundum.


'Ve benim çirkin şapkam seni kurtardı. Kurşun sert kısmına denk gelmiş. Birazcıkta sihirli bu işten kurtuldun.' dedi alayına devam ederken.

Kaşlarımı çattım ve ağaç dallarının arasından görebildiğim gökyüzünün bulutlarla kaplanmasını izledim. 'Neden buradayız?'

'Arabayı sollamaya çalışırlarken küçük bir kaza oldu. Defalarca takla attık ve bu ormana geldik. Daha önce buraya gelmemiştim.'

Daha demin dalga geçen o değilmiş gibi ciddileşti ve yavaş hareketlerle ayağı kalktı. Sonra önümde çömelip bir elini belime koyarak benimde kalkmama yardımcı oldu.
Etrafa bakındım ve daha önce buraya hiç gelmediğimi düşündüm. Sakin verici bir yerdi. Gelseydim unutmazdım.

Meleğin Fısıltısı (Harry Styles Fanfic)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin