Derdus Tasasus Bakterisi

165 49 14
                                    

Işığın yokluğunda karanlık hüküm sürer.

Hellboy Filminden


Tarihçesi:

Bu bakteri ilk kez M.Ö 196.000 yıllarında görülmüştür. Bir dinozor saldırısı nedeniyle diktiği bütün muşmulalarını kaybeden bir çiftçi, tarihte ilk kez "Dert ve Tasa" kavramlarını insanlığa kazandırmıştır. Oturup kara kara düşünürken, bu garip tavırları daha önce hiç görmeyen insanların, "Neyin var hayırdır", yani "Ugala unga mun?" sorusuna, "Sormayın çok dertliyim" yani "Unga mun a derdus tasasus" diye yanıt vermiştir. Virüs sonra hızla yayılmaya başlamıştır.

Derdus Tasasus virüsünün nereden nasıl geldiği bilinmemektedir. Bir rivayete göre uzaylılar, "bunlar yarın öbür gün bizi galaksiden kovarlar" düşüncesiyle bizi birbirimize düşürmek amacıyla bu virüsü dünyamıza göndermişlerdir. Bir rivayete göre ise, "Big Sneeze" yani "Büyük Hapşırma" olayıyla dünyamıza yayılmıştır. Big Sneeze olayı, bir dinozorun hapşırması sonucunda onun ağzından çıkan "Derdus Tasasus" virüsünün insanlara bulaşması olayıdır. Tarihte buna, "Deli Dinozor" da denilir. Dinozorların neslinin bu yüzden tükendiği rivayet olunur.

Nasıl ortaya çıktığı bilinmese de, "Derdus Tasasus" virüsü, ilk görüldüğü haliyle, hiç mutasyona uğramadan günümüze kadar ulaşmıştır.

Belirtileri:

Bu bakteri, bulaştığı zihni anında uyuşuk bir hâle getirmesiyle bilinir. Durup dururken kendinizi "Dert ve Tasa" içinde bulduğunuz anda, bilin ki bu virüs zihninize yerleşmiştir.

Bağışıklık sisteminizi zayıflatır, sürekli bir "Düşünme" hali içinde olmanızı sağlar. Durup dururken iç çekmenize neden olur. Hayat gözünüzde bomboş ve anlamsız görünür.

Bazı bünyelerde saldırganlığa, bazılarında içine kapanmaya, bazılarında da, "Siz gidin beklemeyin artık" gibi tepkilere dönüşür. İnsanlar "İyi de nereye gidelim" dediklerinde, "Tamam ben hallederim" cevabını verir o kişi. Durum bu kadar vahimdir işte.

Derdus Tasasus bakterisi, omuzlarda bir çöküklüğe, gözlerde ölü gibi cansız bakışlara, ses tonunun ayaklar altında sürünmesine sebep olabilir. Bu virüs beyninize bulaştığı andan itibaren etkisini hemen gösterir. Önce, yüzünüzdeki gülümseme gider ve onun yerine kocaman bir boş bakış ifadesi yerleşir.

Bu virüs çok kolay bulaşır. Bakteriyi taşıyan kişilerden biriyle sohbete başladığınız anda hemen etkilenebilirsiniz. Eğer aşı yaptırmadıysanız, o kişi tek bir söz etmese bile anında size de bu mikrobu bulaştırabilir.

Mikrop; dinlediğiniz hüzünlü şarkılardan, izlediğiniz haberlerden ya da okuduğunuz gazetelerden bile anında size geçebilir.

Sinsi bir virüs olduğu için, bulaştığı an hemen anlamayabilirsiniz. Eğer enerjiniz düşerse, "Batsın bu dünya" gibi şeyler mırıldandığınızı fark ederseniz, en yakın kitapçıya gidip, bir adet, "Mutsuz Olmak Günahtır" alın. Enerjiniz düştüğü anda bir sayfa yırtıp ağzınıza atabilirsiniz. Okumanıza bile gerek yok. Beklenmeyen bir etki görüldüğünde, "İçindekiler" kısmına göz atabilirsiniz.

Lütfen Dikkat!

Kitabı; "Sevenler gece ölür", "Hani bensiz horlamayacaktın" gibi şarkılar dinlerken okursanız, ciddi yan etkiler görülebilir. Bir gülüp bir ağlayabilir, bir ayağa kalkıp bir yıkılabilirsiniz. Bu yüzden kitabı normal insanlar gibi okumanızı öneririz.

Nasıl Kurtuluruz?

Bu bakteriden kurtulmak için, "Vur patlasın çal oynasın" gibi yöntemlere ihtiyacınız olacaktır. Dertmiş tasaymış, bırakın artık bunları. Bu bakteri, kahkahanın olduğu yerde barınamaz. Mutlu insanlardan nefret eder ve onların bünyesini anında terk eder. Hemen her durumdan keyif almayı öğrenmelisiniz. Bunu başardığınızda, zihniniz bu bakteriye karşı bağışıklık kazanacak ve kolay kolay da etkilenmeyecektir.

Sorunlara gülüp geçmek inanılmaz derecede işinize yarar. Bu kitabın daha ilk sayfasından beri söz ettiğimiz her şey, kendimizi bu bakterilerden korumak içindir.

"Dertler benim olsun" dedikçe, virüs daha hızlı yayılmaya başlar. O yüzden artık dertli olsanız bile, bunu bağıra bağıra söylemekten vazgeçin. Bunu yapanlardan olmayın. Kendi dertleriyle bizi de dert sahibi yapan yeteri kadar devlet sanatçımız var. Hem sizin gibi bilgece düşünen birisine yakışıyor mu dertlerinden söz etmek, onları tüm dünyaya haykırmak?

"Derdus Tasasus" mikrobu, onu adam yerine koydukça daha da çoğalmaya başlar. Umursamayın o mikrobu. Adı üstünde, mikrop işte... Bir mikroptan ne bekliyorsunuz ki? Hayatınızı güzelleştirmesini mi?

"Dertler benim olsun" diyenlere, "Al... Hepsi senin olsun!" deyin ve kaçın oradan. Eğer çocuklar gibi ağlarlarsa, ellerine bir şeker verin ve susturun onları. Yine ağlarlarsa, alkışlayın hatta bir tane kasetlerini alın ve susturun. Ama sakın o kaseti dinlemeyin. Çünkü içinde, milyonlarca "Derdus Tasasus" mikrobu var. 

Mutsuz Olmak Günahtır - (Raflarda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin