Yalnızlıkla büyüdüm. Umduğum şeylerin aslında hiç umduğum gibi olmadığını öğrendim. Eksik parçalarımın teker teker kaybolduğuna şahit oldum.
Çok canım yandı. Hala da yanıyor. Kalbimin olduğu yer sonu olmayan bir kara delik. Ağlamalarım artık tamamen gittiler. Gözyaşlarımdaki damlalar kurudu ve hiçliğe kayboldu. Belki de deliriyorumdur. Belki de çoktan yitirdim ama farkında değilim.
Ağlıyorum, biliyor musun? Eksiğim ama ağlayabiliyorum. Hıçkıramasam da, gözlerimde hala yaş kaldığını bilmek dünyanın en güzel şeyi. Hıçkırmanın nasıl bir şey olduğunu unuttum. Kalbimin yaralarını sarmaktan yoruldum. Sadece istediğim tek şey onu görebilmek. Arkadaşım olarak görüyorum onu hala ama artık konuşmuyor oluşumuz sanki buna engel oluyor gibi. Tekrar, sadece tekrar bana merhaba demesini isterdim. Selam yazsa da olur, hatta görüldü bile atabilir. Onu çok özledim çünkü. Sesini bile özledim ve dün gönderdiğim mektubumun ona ulaşmasını çok istiyorum.
Umarım ona ulaşır ve ben burada böyle meraktan çatlamaktan kurtulurum. Şu anda tek istediğim şey şu sikik mektubun ona ulaşması.
Başka bir şey değil.
***
Yorum yaparsanız sevinirim, soru da sorabilirsin ileride ne olacağıyla ilgili veya final ile ilgili;)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
October // Irwin
Fiksi PenggemarTekrar bir araya gelmek için fazla kırığım varsa, Ya da o kırıklar aslında kaybolmuşsa? Onları bulabilir misin? Yeniden nefes almamı sağlayabilir misin? *** 29.12.2015