5.Bölüm

26 2 0
                                    

Barış

Emre'den önce davranıp onu kucağıma aldım. Bir günde iki yıkılış fazla geldi galiba.
Koşarak arabama gidip Açelya'yı arabanın arka koltuğuna yatırdım
"O bende!" dedikten sonra kendimde şöför koltuğuna geçip gazı kökledim. Hastaneye gitmek... Bilmiyorum, evime götürsem? Nasılsa bayıldı.
Of! Ne saçmalıyorum ben!

Önüme geçen arabaları sollayıp en yakın hastaneye giden yolu takip ettim.

***

"Uyandı!" dedi hep solgun olan kız. Adı neydi....Nazlı falan mı?
Evet, evet! Nazlı!
Hızlı adımlarla Açelya'nın kaldığı odaya girdik.
Serkan, ben ve Emre.
Kızlar içerideydi.

Ona baktığımda gözlerini bıkkın bir şekilde yumduğunu gördüm. Dudaklarını yeni yalamış olacak ki ıslak görünüyordu.
Saçlarında bone vardı.

Olsun böylede güzel.

Elini yumuruk yapmasının sebebini anlamadım ama o kadar sıkı sıkıyordu ki elini. Damarlarının rengi gözüküyordu.

Perişan olmuştu. Ama bu ona yakışmıyor. Asi ve huysuz kız.
Evet! Onu rehberime 'Asi Kız' diye kaydetmeliyim.

Kolunda ki serumu her an sinirden çıkarıp atacakmış gibi bir hali vardı. Ama böyle birşey yapmayacağına herkes ben kadar emindi.

"Güzelim. Karamel civcivim, uyandın işte. Aç gözlerini hadi." dedi Emre, Açelya'nın elini tutarken.

"Uyumak istiyorum."

"Açelya. Kendine gel artık, halini görsen miden kalkar heralde." dedi Merve sinirini belli edercesine.

"Lan mide kalkıp yürür mü acaba?"
Serkan'ın cümlesine herkes ters bakış atarken Açelya yanında ki su bardağını fırlattı.

Istemsizce gülümsedim. Hakkaten Asiydi.

"Açelya." dedim en sonunda. Gözlerini açıp gözlerime baktı.
Sonra kaşlarını çattı.
"Barış?"
"Seni o getirdi." dedi Nazlı en sonunda sessizliğini bozarak.

"Ben doktorun yanına gidiyorum." diyerek ayrıldı odadan Emre.
"Bizde kantine gidelim hadi kızlar. Karnım acıktı." dedi Merve. Sonra da ayağa kalkarak,
"Siz birşeyler istiyor musunuz?" dedi. Ikimizde başımızı olumsuz anlamda salladık.

Onlar giderken Serkan'a
'gitmen gerek' gibisinden bakış attım.

"Ee bende hemşire tavlamaya gideyim bari. Belki stajer falan da vardır. Owvv onu geçtim, danışman kız gördüm gelirken kapıda. Abi çok sexiydi lan. Neyse ben yanına gideyim." diyerek sonunda oda ayrıldı odadan.

Yanına ilerleyip yanıbaşında duran tekli koltuğa oturdum.
Bakışları tavandan çekmiyordu.
Elimi eline uzattım ama daha elim eline deymeden çekti.

"Sorunumuz ne?"

"Anlamıyor musun? Empati falan yapamıyor musun sen? Hiç gözlerimin derinlerine indin mi? Ne hissettiğimi anlamaya çalıştın mı? Seni daha tanımıyorum bile ama intikam planları peşinde koşuyorum. Hemde tek başıma. Serkan geri duruyor. Merve ve Nazlı isteksiz yapıyorlar.
Cerem, o başından beri karşı zaten. Emre! Emre herşeyi anlatmış sana. Bana ihanet etti. Ve ben hiçbir şey olmamış gibi yapmaktan yoruldum.Onsuz uyuyamadığımı sanıyordum ama yanılmışım. Meğersem her gece onunsuz uyumuşum!"

Haklıydı. Ama Emre bana herşeyi anlatmadı.
Sadece planlarını anlattı. Bilmiyorum neden anlattı ama ondan nefret etmemi sağlayan birşey var bende. Bana iyilik yaparken ben ona ufaktan ufaktan kin güdüyordum.

Papatya'MHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin